Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2022/4935 E. 2023/2748 K. 04.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/4935
KARAR NO : 2023/2748
KARAR TARİHİ : 04.05.2023

MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddine
İLK DERECE MAHKEMESİ : Zonguldak Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince, asıl davanın kabulüne, birleşen davanın reddine karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının davalı – birleşen davanın davacısı Hazine vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı – birleşen davanın davacısı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
1. Zonguldak ili … ilçesi … Mahallesi çalışma alanında 3303 sayılı Taşkömürü Havzasındaki Taşınmaz Malların İktisabına Dair Kanun’un (3303 sayılı Kanun) Ek-1.maddesi kapsamında yapılan kadastro çalışmaları sırasında, 1807 ada 9 parsel sayılı taşınmaz, beyanlar hanesine, “3303 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesi gereğince idarenin ve ruhsat sahiplerinin maden arama ve işletme faaliyetlerine müdahale edilemeyeceği ve bundan doğacak zararlarda mülkiyet hakkına dayanılarak bir hak ve tazminat iddiasında bulunulamaz, kamu yararı ve ülke güvenliği açısından yabancı uyruklu gerçek kişiler ile kendi ülkelerinin kanunlarına göre kurulan tüzel kişiliğe sahip yabancı şirketlerince iktisap ve sınırlı ayni hak tesis edilemez, 14.11.1999 tarihinden evvel olmak üzere … oğlu … kullanımındadır.” şerhi verilmek suretiyle, bahçe niteliği ile Hazine adına tespit edilmiştir.

2. Asıl davada davacılar … ve … dava dilekçesinde özetle; Zonguldak ili … ilçesi … Mahallesi 1807 ada 9 parsel sayılı taşınmazın bir dönümlük kısmında kendi lehlerine kullanıcı şerhi tesis edilmesini istemişlerdir.

3. Birleşen davada davacı Hazine vekili dava dilekçesinde özetle; Zonguldak ili … ilçesi … Mahallesi 1807 ada 9 parsel sayılı taşınmazın yaklaşık 400 metrekarelik kısmının davalı …’ un kullanımında olmadığını ileri sürerek, bu kısımda davalı lehine olan şerhin terkinini istemiştir.

II. CEVAP
Davalı …; davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, dava konusu taşınmazın 4976 m2 yüzölçümü ile davacıların murisi … tarafından 1980 yıllarında zilyetlik devir sözleşmesi ile devr alındığı ve fındık bahçesi olarak ekilip biçildiği, davacıların murisi … ve davalının babası …’un 2’şer dönüm olarak aralarında anlaştığı, fakat davalı …’un beyanından da anlaşılacağı üzere, davalı ve ailesinin Trabzon’a taşınmaları ve kendilerine bırakılan yerin işlenmemesi sebebiyle ormana dönüştüğü, zamanında 2 dönüm yerleri olduğu için adına kullanım kadastrosunda 2 dönüm bahçe yazdırdığı, yapılan keşif, mahalli bilirkişi ve tanık beyanları ve bilirkişi raporları dikkate alındığında; dava konusu taşınmazın zilyedinin davacıların murisi olduğuna, davalının taşınmazda tanınmamakla birlikte, taşınmaza ilişkin kullanımının olmadığı gerekçesi ile birleşen 2018/152 Esas sayılı davanın reddine, 2018/118 Esas sayılı asıl davanın kabulüne, dava konusu Zonguldak ili … ilçesi … Mahallesi 1807 ada 9 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişisinin 21/05/2019 tarihli raporuna ekli krokide (A) harfi ile gösterilen 1075,70 m2’lik kısmına son parsel numarası verilmek sureti ile Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, tutanağının beyanlar hanesinde bulunan şerhlerin iptaline;
“3303 sayılı Kanunun 3 üncü maddesi gereğince idarenin ve ruhsat sahiplerinin maden arama ve işletme faaliyetlerine müdahale edilemez ve bundan doğacak zararlarda mülkiyet hakkına dayanılarak bir hak ve tazminat iddiasında bulunamaz.”
b) “Kamu yararı ve ülke güvenliği açısından yabancı uyruklu gerçek kişiler ile kendi ülkelerinin kanunlarına göre kurulan tüzel kişiliğe sahip yabancı ticari şirketlerince iktisap veya sınırlı aynı hak tesis edilemez”
c) “14.11.1999 tarihinden evvel olmak üzere 20 hisse itibarı ile
5 hissesi … kızı …,
3 hissesi … kızı …,
3 hissesi … kızı …,
3 hissesi … oğlu …,
3 hissesi … kızı …,3 hissesi … oğlu …, kullanımındadır.” şerhlerinin konulmasına, dava konusu Zonguldak ili, … ilçesi, … Mahallesi 1807 ada 9 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişisinin 21.05.2019 tarihli raporuna ekli krokide (A) harfi ile gösterilen kısmı ifraz edildikten sonra belirtilen vasıf ve 934,93 m2 yüzölçümü ile Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, tutanağının beyanlar hanesinde bulunan şerhlerin devamına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve numarası belirtilen kararına karşı davalı – birleşen davanın davacısı Hazine vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davalı – birleşen davanın davacısı Hazine vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaz üzerinde davalının yıllardır her hangi bir işlem yapmayarak zilyetliği terk ettiğini, ne zilyetlik şeklinin ve süresinin, nede başlangıç ve bitiş tarihinin belli olmadığını açıklayarak, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle davalı-birleşen davada davacı Hazine vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353/(1)-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararı, davalı – birleşen davanın davacısı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı – birleşen davanın davacısı Hazine vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kadastro tespitine itiraz istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun’un 369/1, 370 ve 371 inci maddeleri, 3303 sayılı Kanun’un (3303 sayılı Kanun) Ek 1 inci maddesi,

3. Değerlendirme
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararlarındaki gerekçelere, temyiz edenin sıfatına, 6100 sayılı Kanun’un 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri de bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davalı-birleşen davada davacı Hazine vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,

Harçtan muaf olduğundan Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

04.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.