Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2022/4476 E. 2023/2128 K. 06.04.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/4476
KARAR NO : 2023/2128
KARAR TARİHİ : 06.04.2023

MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddine
İLK DERECE MAHKEMESİ : Antalya Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki kullanım kadastrosuna itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince, davanın reddine karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1. Kadastro çalışmaları sırasında, Antalya ili … ilçesi … Mahallesi çalışma alanında bulunan 5357 parsel sayılı 2.704,94 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, orman sınırı dışına çıkartılarak, 5831 sayılı Tapu Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un (5381 sayılı Kanun) 8 inci maddesi uyarınca çalılık niteliği ile Hazine adına tespit edilmiştir.
2. Davacı … vekili dava dilekçesinde; Antalya ili … ilçesi … Mahallesi 5357 parsel sayılı taşınmazın tümünün müvekkili olan davacının zilyetliğinde olduğunu, bu taşınmaza komşu 5356 ve 5358 parsellerin tamamının davacının kullanımında yazıldığını, davacının 4268 parselin de maliki olduğunu, bu şekilde dört parselin bir bütün halde davacının kullanımında olduğunu, yapılan kadastro çalışmasında bu dört parselin bütünlüğünün bozularak bu taşınmazın kullanımsız olarak yazıldığını ileri sürerek, hatalı yapılan tespitin iptali ile taşınmazın beyanlar hanesine davacının kullanımında olduğu şerhinin yazılmasına karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP
Davalı Hazine vekili cevap dilekçesi ile; davacının iddialarının araştırılarak sonucuna göre karar verilmesini gerektiğini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, taşınmaz üzerinde davacının 31.12.2011 tarihi ve öncesinde ekonomik amaca uygun kullanımının bulunmadığı, taşınmazın %40, %45 oranında eğimli olup üzerinde orman ağaçlarının bulunduğu, orman ağaçları ve çok yıllık çalılıklara ait kök ve gövde ağaçlarının artıklarının mevcut olduğu, kuzeyinde bulunan devlet ormanı ile bir bütün halinde bulunduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve numarası belirtilen kararına karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; bilirkişi raporlarına karşı itirazlarının dikkate alınmadan hüküm kurulduğunu, bilirkişi raporunun gerçeğe aykırı olarak düzenlendiğini, taşınmaz üzerinde bulunan 87 adet zeytin ağacının dikkate alınmadan orman olduğu ima edilerek davanın reddine karar verildiğini, bu haliyle taşınmazın orman sayılmasının mümkün olmadığını belirterek, İlk Derece Mahkemesinin kaldırılması suretiyle davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, dosya kapsamında bulunan ziraat bilirkişisi raporuna göre, keşiften önce orman ağaçları ve çalılardan taşınmazın temizlenmeye çalışıldığının anlaşıldığı, 2009, 2011, 2017, 2020 tarihli uydu görüntülerinde de parselin orman ağaçlarıyla kaplı olduğunun ve kuzeyindeki Devlet ormanı ile bütün olduğunun rapor edildiği, keşifteki beyanlarla davacının taşınmaz üzerinde tespit öncesinde kullanımının bulunduğunu ispatlayamadığı ve bu haliyle İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353/(1)-b.1 inci maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeleri tekrar ederek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kullanım kadastrosuna itiraza ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 369/1, 370 ve 371 inci maddeleri, 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun (3402 sayılı Kanun) Ek 4 üncü maddesi,

3. Değerlendirme
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararlarındaki gerekçelere, 6100 sayılı Kanun’un 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri de bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,

80,70 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 99,20 TL’nin temyiz eden davacıdan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

06.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.