YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/3921
KARAR NO : 2023/1446
KARAR TARİHİ : 14.03.2023
MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1066 E., 2022/355 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddine
İLK DERECE MAHKEMESİ : … Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki uygulama kadastrosuna itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı … tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı … tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1.Uygulama Kadastosu sırasında … ili, … ilçesi, … mahallesi çalışma alanında bulunan davalı … adına kayıtlı eski 1033 parsel sayılı 800,00 m2 yüzölçümündeki taşınmaz 167 ada 6 parsel numarasıyla 877,49 m2 yüzölçümlü olarak, davalı … adına kayıtlı eski 1035 parsel sayılı 4430,00 m2 yüzölçümündeki taşınmaz 167 ada 2 parsel numarasıyla 4316,12 m2 yüzölçümlü olarak, davacının murisi … adına kayıtlı eski 1034 parsel sayılı 850,00 m2 yüzölçümündeki taşınmaz 167 ada5 parsel numarasıyla 787,37 m2 yüzölçümlü olarak tespit edilmiştir.
2.Davacı … dava dilekçesinde; adına paylı olarak kayıtlı bulunan eski 1034 parsel sayılı taşınmazın uygulama kadastrosu sırasında yüzölçümünün azaltıldığını öne sürerek eski yüzölçümüyle tescilini istemiştir.
II. CEVAP
Davalılar davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bilirkişi raporunda hava fotoğrafları ve uydu görüntüleri üzerinde yapılan incelemede sınırların bulunduğu ve değişmediği, 22/2-A çalışmalarında davacıya ait 167 ada 5 parsel ile davalı …’a ait 167 ada 6 parsel arasındaki sınırın geçerli sınır tipinde alındığı, davalı …’a ait 167 ada 2 parsel ile olan sınırın sabit sınır olarak alındığı, ancak taşınmazların sınırlarının geçerli sınır tipinde olması gerektiği, 167 ada 5 ve 2 parsel arasındaki sınırın 22/2-a çalışmalarında sabit sınır olarak belirlenerek kadastral paftada düz hat çekerek giden sınırların kırıklar halinde gösterilerek yeni sınır oluşturulduğu, iki parsel arasındaki sınırın geçerli sınır tipinde olması gerektiği ve geçerli sınır olarak kabul edildiğinde tapudaki yüzölçümü veya paftasındaki ölçü değerlerine uyulması gerektiği, bu nedenle çalışmanın hatalı olduğu, ancak 167 ada 5 parsel ile 6 parsel arasındaki belirlenen sınırların paftadaki ölçü değerleri ile uyumlu olması nedeniyle hata olmadığı, bu haliyle davacıya ait 167 ada 5 parsel ile davalı …’ye ait 167 ada 2 parsel arasındaki sınırdaki hatanın 23.11.2020 tarihli bilirkişi raporuna ekli krokide belirtildiği üzere A harfi ile gösterilen alanın davalı parselinden çıkarılarak davacının parseline eklenmesi ile giderileceği gerekçesiyle davacının …’a yönelik davasının kabulüne, 167 ada 5, 167 ada 2 nolu parsellerin uygulama kadastro tespitlerinin iptaline, 23.11.2020 tarihli fen bilirkişi raporu ve ekli krokisinde A harfi ile gösterilen 36,26 m2 alanın 167 ada 2 parselden ifrazı ile 167 ada 5 parsele eklenerek 167 ada 5 parselin toplam 823,63 metrekare yüzölçümü ile, 167 ada 2 parselin 4279,86 metrekare yüzölçümü ile tapu kayıt malikleri adına tapuya tesciline, davacının davalı …’a yönelik davasının reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı … istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı … istinaf dilekçesinde; davacının taşınmazın maliki olmadığını, dava açma hakkının olmadığını, her iki taşınmaz arasında taş duvar olduğunu ve uygulama kadastrosunun da bu duvara göre yapıldığını öne sürerek hükmün kaldırılarak davanın reddini istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun (3402 sayılı Kanun) 22/a maddesi gereğince yapılan uygulama kadastrosuna itiraz talepli davada, uygulama kadastrosunun tesis kadastrosundan farklı ve hatalı yapıldığını belirten ve hatanın giderilmesine yönelik bilimsel veriler içeren, denetlenebilir ve hüküm vermeye yeterli bilirkişi raporu dayanak alınarak davanın kısmen kabulüne karar verilmesi isabetli olduğu gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı … temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı … istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebeplerle temyiz isteminde bulunmuş ve hükmün bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, uygulama kadastrosuna itiraza ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369/1, 370 ve 371 inci maddeleri, 3402 sayılı Kanun’un 22/A maddesi
3. Değerlendirme
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararlarındaki gerekçelere, 6100 sayılı Kanun’un 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri de bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davalı …’un temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,
80,70 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 99,20 TL’nin temyiz edenden alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 14.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.