YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/349
KARAR NO : 2023/589
KARAR TARİHİ : 09.02.2023
MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/1977 E., 2021/2022 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddine
İLK DERECE MAHKEMESİ : … 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 6831 Sayılı Orman Kanunu’nun (6831 sayılı Kanun)
11 inci maddesine göre 10 yıllık süre içinde genel mahkemede açılan orman kadastrosuna itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1. Dava konusu taşınmazın bulunduğu yerde 12.07.2005 tarihinde ilan edilerek kesinleşen 6831 sayılı Orman Kanunu uyarınca yapılan orman kadastrosu ve 31.8.1956 tarihli ve 6831 Sayılı Orman Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun 3302 sayılı Kanun (3302 Sayılı Kanun ) ile değişik 2/B uygulaması bulunmaktadır.
2. Asıl dosya davacısı … vekili dava dilekçesinde; yörede 2005 tarihinde ilk kez yapılan ve 12.07.2005 tarihinde ilan edilen orman kadastrosu ve 2/B uygulaması sırasında … ilçesi, … Köyünde bulunan çekişmeli taşınmazın orman sınırı içine alınması işleminin yanlış olduğunu, bu yere ait sınırlamanın iptali ile taşınmazın orman sınırları dışına çıkarılmasını ve 2537 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydına 94 nolu orman kadastro komisyonu kararı uyarınca konulan orman şerhinin terkinine karar verilmesini istemiştir.
3. Birleşen dosya davacısı … vekili dava dilekçesinde; yörede 2005 tarihinde ilk kez yapılan ve 12.07.2005 tarihinde ilan edilen orman kadastrosu ve 2/B uygulaması sırasında … ilçesi, … Köyünde bulunan çekişmeli taşınmazın orman sınırı içine alınması işleminin yanlış olduğunu, bu yere ait sınırlamanın iptali ile taşınmazın orman sınırları dışına çıkarılmasını ve 2622 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydına 94 nolu orman kadastro komisyonu kararı uyarınca konulan orman şerhinin terkinine karar verilmesini istemiştir. ( Davacıya ait olan taşınmazın 2534 parsel olduğu ve dava dilekçesi ekine de bu parselin tapu kaydının eklendiği, dava dilekçesinin içeriğinde de 2534 parselden bahsedilmesine rağmen sonuç kısmında 2622 parsel dendiği, dolayısıyla dava dilekçesinde sehven 2622 parsel sayılı taşınmaza ilişkin talepte bulunulduğu anlaşılmış ve 2534 parsel üzerinden yargılamaya devam edilmiştir.)
II. CEVAP
Davalı vekili hem asıl hem birleşen dosyada cevap dilekçesinde; dava konusu taşınmazların devlet ormanı olduğunu ve yapılan orman kadastro işleminin doğru olduğunu ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile “hem asıl hem birleşen davanın kabulü ile, Tekirdağ ili, … ilçesi, … Mahallesi 2537 ve 2534 parsel sayılı taşınmazların orman tahdit sınırları içerisine alınmasına ilişkin 94 nolu Orman Kadastro Komisyonu Başkanlığı işleminin iptali ile orman tahdit sınırları dışına çıkarılmasına” karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili istinaf dilekçesinde; bilirkişi raporunun eksik, yetersiz olduğunu, rapora itirazlarının dikkate alınmadığını, 1957, 1972 ve 1987 tarihli hava fotoğrafları incelendiğinde taşınmazların insan eli ile açıklık alana dönüştürüldüğünün açıkça görüldüğünü, bu taşınmazların evvelden beri Devlete ait olduğunu, Devlet ormanlarının zaman aşımı ile iktisabının mümkün olmadığını, dava konusu taşınmazların orman toprağı niteliğinde olup olmadığının bilimsel yöntemlerle incelenmesi gerektiğini belirterek, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını, hem asıl hem birleşen davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile “İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde belirtilen hususların isabetli olduğu, keşfin usule uygun yapıldığı, alınan raporların da hüküm kurmaya yeterli ve elverişli bulunduğu ve sonuç olarak dava konusu taşınmazların orman sayılmayan yerlerden olduğu gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine” karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçelerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın orman sayılan yerlerden olup olmadığı hususuna ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369/1, 370 ve 371 inci maddeleri, 6831 sayılı Kanun’un 1 inci maddesi.
3. Değerlendirme
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kurallarına, 6100 sayılı Kanun’un 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri de bulunmadığına göre, İlk Derece Mahkemesi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararlarındaki gerekçeler dikkate alındığında temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davalı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,
7139 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesi uyarınca Orman İdaresinden harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,09.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.