Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2022/2439 E. 2022/5194 K. 01.06.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/2439
KARAR NO : 2022/5194
KARAR TARİHİ : 01.06.2022

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Kadastro Tespitine İtiraz

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup, hükmün davacılar … ve … vekili ile müdahil … vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Kadastro sırasında, Gazipaşa İlçesi … Köyü çalışma alanında bulunan dava ve temyize konu 101 ada 552 parsel sayılı 2975.88 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz miras yoluyla gelen hakka ve satın almaya dayanılarak 13/16 payı davalı …, 3/16 payı davacı … adına, 101 ada 553 parsel sayılı 27799.31 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz tapu kaydına, miras yoluyla gelen hakka ve satın almaya dayanılarak paylı olarak davacı …, davalı … ve arkadaşları adlarına tespit edilmiştir. Davacı … 101 ada 552 parsel sayılı taşınmazın tamamı ile 101 ada 553 parsel sayılı taşınmazın bir bölümüne yönelik olarak kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine, davacı … 101 ada 553 parsel sayılı taşınmazın bir bölümüne satın almaya dayanarak dava açmışlardır. Yargılama sırasında … ve … 101 ada 552 parsel sayılı taşınmaza … terekesi adına, … ve … 101 ada 552 parsel sayılı taşınmazın bir bölümüne yönelik olarak kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak davaya katılmışlardır.
Mahkemece, 7. Hukuk Dairesinin 16.09.2011 tarihli ve 2010/7894 Esas, 2011/5169 Karar sayılı usule ilişin bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda; çekişmeli 101 ada 552 sayılı parsel sayılı taşınmaz yönünden davacı …’un davasının feragat nedeniyle reddine, müdahiller …, …, …, …’un davalarının reddine, taşınmazın tespit gibi tesciline, davacı …, davalı … ve müdahil … arasında dava konusu 552 parseldeki sulhe dair, öncesi itibariyle davacı tarafından bu parselde feragatte bulunulması nedeniyle sulhe yönelik ayrıca karar verilmesine yer olmadığına, çekişmeli 101 ada 553 parsel sayılı taşınmaz yönünden davacı …, …’nun davalarının reddine, davalılardan … ölü olduğundan ve mirasçılarının tamamının aynı zamanda tespit maliki olması nedeniyle kadastro tespitindeki payının mahkememizce Kadastro Kanunu’nun 25/1 maddesi uyarınca çıkarılan veraset ilamı çerçevesinde mirasçılarının paylarına eklenerek, diğer tespit malikleri açısından kadastro tutanağında belirtilen payları oranında taşınmazın tespit gibi her bir tespit maliki adına hisseleri oranında tesciline, 101 ada 553 parsel sayılı taşınmazda 02.10.2014 hâkim havale tarihli fen bilirkişi raporunda ve krokide yeşil ile boyalı 19 adet ceviz ağacının tespit maliklerinden davalı …’e ait olduğunun tapunun beyanlar hanesinde gösterilmesine karar verilmiş; hüküm, davacılar … ve … vekili ve müdahil … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1. Çekişmeli 101 ada 552 parsel sayılı taşınmaza ilişkin hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; davacı …, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmış, müdahil … de aynı nedene dayanarak davaya katılmıştır. Yargılama sırasında taraflar sulh olduklarını beyan etmişler ve 17.12.2007 tarihinde yapılan keşifte, sulhe ilişkin beyanlarıyla birlikte sınırları keşif heyetine göstermişler, bilirkişiler … ve … tarafından hazırlanan 26.12.2007 tarihli raporda, taraflarca gösterilen sınırlar kroki üzerinde gösterilmiştir. Mahkemece, davacı …’un davasından feragat etmesi sebebiyle sulhe yönelik karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş ise de varılan sonuç yasal düzenlemelere ve dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır. Davacının feragat beyanı, açtığı dava yönünden bağlayıcı olup, davacı çekişmeli taşınmazın tespitinde 3/16 pay sahibi olduğuna göre, sulh beyanı doğrultusunda hüküm tesis edilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle, sulh sözleşmesine değer verilmemesi doğru görülmediğinden hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
2. Çekişmeli 101 ada 553 parsel sayılı taşınmaza ilişkin hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 1. maddesi uyarınca kadastro hakimi doğru, infazı kabil ve infaz sırasında tereddüt oluşturmayacak şekilde hüküm kurmakla yükümlü olduğu halde, tespit maliklerinden …’un ismi belirtilip, veraset ilamına atıf yapılmakla yetinilmiş, adlarına tescil hükmü verilenlerin kimler olduğu açıkça belirtilmeden, tescile karar verilmiş olması nedeniyle hükmün infazında tereddüt oluşturacağından, temyiz itirazları yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) ve (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar … ve … vekili ve müdahil … vekilinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile Yerel Mahkeme hükmünün 6100 sayılı HMK’nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK’un 440/I maddesi gereğince Yargıtay ilamının tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, istek halinde peşin harcın temyiz edenlere ayrı ayrı iadesine 01.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.