Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2021/5943 E. 2022/1092 K. 10.02.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/5943
KARAR NO : 2022/1092
KARAR TARİHİ : 10.02.2022

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Kullanım Kadastrosu Tespitine İtiraz

Taraflar arasında … 2. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen dava sonucunda verilen hükme karşı davacı tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine … Bölge Adliye Mahkemesi …. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun reddine karar verilmiş olup, bu kez davacı tarafından Bölge Adliye Mahkemesi kararı temyiz edilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kullanım kadastrosu sırasında … İlçesi … Mahallesi çalışma alanında bulunan 1289 ada 2 parsel sayılı taşınmaz beyanlar hanesine 6831 sayılı Yasa’nın 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı ve …, …, …, …’un kullanımında olduğu şerhi verilerek bahçe niteliği ile Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı …, çekişmeli taşınmazın 600 m2 bölümünün kendi kullanımında olduğunu öne sürerek, bu bölüm için kendi adına kullanıcı şerhi verilmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş, davacının istinaf başvurusunda bulunması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun reddine karar verilmiş, hüküm; davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Dairemizce ve öncesinde … (Kapatılan) …. Hukuk Dairesince istikrar bulan uygulama ile 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun Ek. 4. maddesi uyarınca yapılan kullanım kadastrosu ya da güncelleme çalışmasının kesinleşmesi ve akabinde taşınmazın maliki olan Hazine tarafından 6292 sayılı Kanun uyarınca kullanıcısı ya da kullanıcısının muvafakati ile diğer kişilere satılması ve kişiler adına tapu kaydı oluşması halinde bu taşınmazlar hakkında kullanıcı şerhine yönelik olarak açılmış ya da açılacak davaların dinlenemeyeceği kabul edilmiştir.
Eldeki dosya kapsamına göre; davanın konusunu oluşturan … İlçesi … Mahallesi kadastro çalışma alanında bulunan 1289 ada 2 parsel sayılı taşınmazın tespitinin beyanlar hanesinde 6831 sayılı Yasa uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı ve 30 yıldan beri …, …, …, …’un kullanımında olduğu belirtilerek 01.06.2010 tarihinde Hazine adına tespitinin yapıldığı, 15.04.2013 tarihinde kesinleşerek tapu kaydının oluştuğu, davacı … tarafından taşınmazın bir bölümünün kendi kullanımlarında olduğu iddiasıyla kullanıcı şerhine yönelik olarak 23.07.2015 tarihinde eldeki davanın açıldığı, ….01.2014 tarihinde 6292 sayılı Yasa gereğince satışı yapıldığı belirtilerek malik olarak … Belediyesi adına tapu kaydının oluştuğu, beyanlar hanesinde de tespitte oluşan kullanıcı şerhinin korunduğu anlaşılmaktadır.
Taşınmazın her ne kadar 6292 sayılı Yasa uyarınca davalı … Belediyesine satışı nedeniyle Belediye adına tapu kaydı oluşmuş ise de, bu devrin 6292 sayılı Yasa’nın 8. maddesi uyarınca devredildiği, anılan maddenin 2. bendinde, “… hak sahipleri ve mevcut hakları da belirtilmek suretiyle…” devrin yapılacağının düzenlendiği, 7. bendinde ise “Devralan idareler devraldıkları taşınmazları; hak sahiplerinin talebi üzerine fiili durumuna uygun olarak ifraz edilmek suretiyle müstakil parsel veya paylı olarak, üzerinde çok katlı bina bulunan taşınmazlarda ise kat mülkiyeti tesisi suretiyle, bunun mümkün olmaması hâlinde paylı olarak hak sahipleri ile bunların kanuni veya bu Kanunun yayımı tarihinden önce yapılmış olan akdî haleflerine tabi oldukları mevzuatına göre bu Kanunda belirtilen satış ve ödeme koşullarını da dikkate alarak rayiç bedel üzerinden doğrudan satabileceği gibi; hak sahipleri taşınmazı doğrudan satın almış olsaydı Hazineye ödeyeceği bedeli devralan idarelere ödemeyi kabul etmesi hâlinde, taşınmaz kendisine ait kabul edilerek hakları karşılanmak kaydıyla devir alan idarelerin kendi projelerinde ve mevzuatlarına göre değerlendirebileceği, üzerinde … ve eklentileri bulunan proje alanında kalan taşınmazların üzerindeki yapılar için; o yıla ait Çevre ve Şehircilik Bakanlığı … birim fiyatlarından eksik imalat bedeli ve yıpranma payı düşüldükten sonra kalan bedelin ödeneceği ya da bu bedelin, devralan idareler tarafından gerçekleştirilen projeler kapsamında hak sahiplerine verilecek taşınmazların bedelinden mahsup edileceği, bu durumda hak sahipleri, bu hakların dışında taşınmazların doğrudan satış hakkından yararlanamayacakları” hükmünün getirildiği anlaşılmaktadır.
Diğer yandan … Belediyesi Emlak ve İstimlak Müdürlüğü tarafından verilen 01.12.2021 tarihli cevabi yazıda; … Mahallesi de dahil olmak üzere Belediye sınırları kapsamında olan ve isimleri belirtilen mahallelerde bulunan 2B niteliğindeki taşınmazların Çevre ve Şehircilik Bakanlığının olurları ile proje alanında kalan ve uygun görülenlerin Emlak Vergi Değerleri üzerinden Belediyeye devirlerinin yapıldığını, daha sonra devredilen taşınmazların 6292 sayılı Kanun’un 8. maddesi kapsamında hak sahiplerine satışı 10.01.2014 tarihli ve 2014/9 sayılı … Belediyesi Encümen Kararıyla uygun görüldüğü bildirilmiştir.
Hal böyle olunca; taşınmazın, 6292 sayılı Yasa’nın 8. maddesi uyarınca Hazineye ait satış yetkisini de içeren şekilde … Belediyesine devredildiğin kabulü gerektiği ve nitekim Belediye Encümen kararıyla bu taşınmazların kullanıcılarına satışına karar verildiğine göre, Hazine tarafından yapılan bu mülkiyet devrin gerçek kişilere yapılan satış işlemi gibi düşünülemeyeceği, eldeki davada, taşınmazın mülkiyeti hususunda bir ihtilaf bulunmayıp davanın kullanıcı şerhine yönelik bulunduğunun kabulü gerekir. Buna göre, Mahkemece işin esasına girilmesi, tarafların iddia ve savunmaları çerçevesinde delillerinin toplanarak değerlendirilmesi, oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği halde, taşınmazın Hazine mülkiyetinden çıkıp 3. şahıs adına tapuya tescil edildikten sonra şerhe yönelik davanın dinlenemeyeceği gerekçe gösterilerek davanın reddedilmesi yerinde olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle, davacının temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile … Bölge Adliye Mahkemesi …. Hukuk Dairesinin 02.11.2017 tarihli ve 2017/2112 Esas, 2017/2043 Karar sayılı istinaf başvurusunun esastan reddine dair kararının KALDIRILMASINA, İlk Derece Mahkemesi hükmünün 6100 sayılı HMK’nin 371. maddesi uyarınca BOZULMASINA, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 10.02.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.