Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2021/5819 E. 2023/3558 K. 07.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/5819
KARAR NO : 2023/3558
KARAR TARİHİ : 07.06.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
KARAR : Davanın reddine

Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonunda Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesince İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın reddine karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı davacı … tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmekle; duruşma talebinin değerden reddine karar verilerek. kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
1. Kadastro sırasında Antalya ili, … ilçesi, Köprülü … … mahallesi çalışma alanında bulunan temyize konu 312 ada 1 parsel sayılı 3.166,31 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz hibe ve kazandırıcı zaman aşımı zilyetliği nedeni ile … adına tespit edilmiştir.

2. Davacı … dava dilekçesinde; çekişmeli taşınmazın müşterek murisleri …’a ait iken 25.10.1962 tarihli ve 1962/199 yevmiye numaralı noter senedi ile kendisi ve kardeşi …’a hibe ettiğini, bilahare aralarında yaptıkları taksim neticesinde ise kendisine isabet ettiğini ileri sürerek taşınmazın adına tescilini istemiştir.

II. CEVAP
Davalı … 30.04.2019 tarihli dilekçesinde; çekişmeli 312 ada 1 parsel sayılı taşınmaz ile dava dışı 311 ada 9 ve 312 ada 21 parsel sayılı taşınmazların davacı ile ortak olup, paylaşılmadığını belirtmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 15.12.2015 tarihli ve 2013/97 Esas, 2015/153 Karar sayılı kararı ile keşif esnasında 312 ada 1 parsel açısından davacının davasını yarı hisse oranında kabul ettiğini beyan ettiği, kabulün hukuki sonuçlarını bildiğini belirterek beyanını mahkeme huzurunda imzaladığının anlaşıldığı gerekçesi ile dava konusu 312 ada 1 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin iptaline, Fen Bilirkişileri … ve … tarafından düzenlenen 01.09.2015 tarihli rapor eki krokide A harfi ile mavi renkle taralı olarak gösterilen 1.583,16 m² yüzölçümündeki kısmın …, B harfi ile mavi renkle taralı olarak gösterilen 1.583,15 m² yüzölçümündeki kısmın ise … adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, davacı … ile davalı … temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 24.06.2019 tarihli ve 2016/9185 Esas, 2019/4783 Karar sayılı kararıyla iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, çekişmeli taşınmaz ile dava dışı 312 ada 21 parsel sayılı taşınmazın öncesinde tarafların miras bırakanı …’a ait olduğu, babaları … tarafından, sağlığında bu taşınmazların davacı … ve davalı …’ye hibe edildiği, daha sonra … tarafından hibeden dönüldüğü, murisin ölümünden sonra ise davacı, davalı ve diğer mirasçıları tarafından murislerinden kalan tüm taşınmazların taksim edildiği ve davaya konu 312 ada 1 parsel sayılı taşınmazın bu taksime göre kadastro tespitine kadar davacı tarafından, aynı ada 21 nolu parselin ise davalı … tarafından kullanıldığı, buna rağmen 312 ada 1 nolu parselin kadastro tespitinin davalı … adına, dava dışı aynı ada 21 nolu parselin tespitinin ise davacı … adına yapıldığının anlaşıldığı, yargılama sırasında davacı, dava dışı 312 ada 21 parsel sayılı taşınmazın davalı … tarafından, çekişme konusu aynı ada 1 parsel sayılı taşınmazın ise kendisi tarafından kullanıldığını; davalı … ise, dava dışı 312 ada 21 nolu parselin adına tescil edilmesi şartıyla dava konusu 312 ada 1 parsel sayılı taşınmazın mülkiyetini davacıya vermeyi kabul ettiğini beyan ettiği, şu halde, davalının beyanının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 313 ve devamı maddeleri uyarınca sulh teklifi olarak değerlendirilmesi gerektiği açıklanarak, Mahkemece taraflara sulhun gereği için önel verilmesi gereğine değinilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile taraflar arasında sulhün gerçekleşmediği gerekçesi ile davanın reddine ve çekişmeli 312 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tespit gibi tesciline karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, davacı … temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı … temyiz başvuru dilekçesinde, kararın usul ve kanuna aykırı olduğunu, Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2008/10 Esas sayılı dosyasında değer atfedilen noter senedinin gözden kaçırıldığını, beyanlarının dikkate alınmayıp, fiili durumun gözetilmediğini ileri sürerek, İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, çekişmeli taşınmazın tarafların müşterek miras bırakanının sağlığında davacı ve davalı tarafa hibe edilip edilmediği, hibe gerçekleşmiş ise davacı ve davalı arasında, hibe gerçekleşmemiş ise murisin tüm mirasçıları arasında taksim edilip edilmediği, taksim edilmiş ise taşınmazın kime isabet ettiği hususlarına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 Sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 Sayılı Kanun) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedinci fıkrası ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası, 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14 üncü ve 15 inci maddeleri

3. Değerlendirme
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyulan bozma ilamı doğrultusunda inceleme ve araştırma yapılarak, mevcut deliller takdir edilerek karar verildiğine, uygulanması gereken hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığına, bozmaya uyulmakla taraflar lehine ve aleyhine kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin yeniden incelenmesine hukukça imkan olmadığı gibi 6100 sayılı Kanun’un Geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun’un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerin biri de var olmadığına göre, İlk Derece Mahkemesi kararında yazılı gerekçeler dikkate alındığında temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davacı …’ın temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının ONANMASINA,

59,30 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 120,60 TL’nin temyiz eden davacıdan alınmasına,

1086 sayılı Kanun’un 440/I maddesi gereğince Yargıtay ilamının tebliğinden itibaren 15 … içinde karar düzeltme yoluna başvurulabileceğine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

07.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.