Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2021/4140 E. 2022/6003 K. 21.06.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/4140
KARAR NO : 2022/6003
KARAR TARİHİ : 21.06.2022

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Kadastro

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup, hükmün davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Mahkemenin verdiği önceki karar Yargıtay tarafından; “davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının yerinde olmadığı belirtilerek davacı tarafın yargılama sırasında 05.08.1952 tarihli ve 10 sıra numaralı tapu kaydına dayandığı halde Mahkemece bu kayıt tesisinden itibaren tüm tedavülleri ile getirtilip uygulanmamıştır. Doğru sonuca varılabilmesi için davacı tarafın dayanağı 05.08.1952 tarihli ve 10 sıra numaralı tapu kaydının tesisinden itibaren tüm tedavüllerini ve iktisap sebeplerini gösterecek şekilde getirtilip dosya ikmal edildikten sonra mahallinde yerel bilirkişi kurulu, taraf tanıkları ve fen bilirkişinin katılımı ile yeniden keşif yapılmalı, davalı tarafın dayandığı tapu kaydı, yerel bilirkişiler yardımı ve fen bilirkişisi aracılığı ile zemine uygulanmalı, hudutları tek tek zeminde gösterilmeli, bilinmeyen sınırlar yönünden taraflara tanık dinletme imkanı tanınmalı, yerel bilirkişilerce gösterilen hudutlar fen bilirkişi krokisinde işaretlenmeli, tapu uygulamasına ilişkin yerel bilirkişi beyanı komşu parsellerin tutanak içerikleri ve malikleri ile denetlenmeli, bu şekilde kaydın kapsamı belirlenmeli ve sonucuna göre bir karar verilmelidir.” gereğiyle bozulmuştur.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, davanın kabulü ile çekişmeli 206 ada 3 parsel sayılı 436,19 metrekare yüzölçümündeki taşınmazın kadastro tespitinin iptali ile, bu parselin davacı … adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Her ne kadar Mahkemece bozma gerekleri yerine getirilerek bir karar verilmiş ise de verilen kararın isabetli olduğundan bahsedilemez. Davacı tarafın yargılama sırasında dayandığı 05.08.1952 tarihli ve 10 sıra numaralı tapu kaydı 22.975,00 metrekare yüzölçümünde olup şarken; Kasrandan gelen hark ve Sivtari Miram, garben; Gazi … hali ve Hamo Giravi Tarlası, şimalen; Karyesiye giden tarik ve cenuben; Şivk Miram okuduğu, taşınmazın sabit hudut ya da hudutlara sahip olmadığı gibi Mahkemece yapılan keşif, mahallinde dinlenen mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarından da anlaşılacağı üzere hudutlarının hiçbirisinin çekişme konusu taşınmaza uymadığı gibi, Hazine adına tapu kaydının oluştuğu tarihten geriye doğru davacı ya da maliki evvellerinin 20 yılı aşkın zilyetliğinin bulunmadığı, taşınmazın üzerinde GSM baz istasyonlarının bulunduğu anlaşıldığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmesi doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile usul ve kanuna aykırı olan hükmün 6100 sayılı HMK’nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflarca HUMK’un 440/I maddesi gereğince Yargıtay ilamının tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 21.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.