YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/4033
KARAR NO : 2022/6812
KARAR TARİHİ : 08.09.2022
MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Kadastro Tespitine İtiraz
İLK DERECE MAHKEMESİ : Doğubayazıt Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasında Doğubayazıt Kadastro Mahkemesinde görülen dava sonucunda verilen hükmün davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Erzurum Bölge Adliye Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesince, istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmiş olup, bu kez asıl ve birleşen dosya davacıları tarafından Bölge Adliye Mahkemesi kararı temyiz edilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında, Ağrı ili Doğubayazıt ilçesi … Köyü çalışma alanında bulunan 120 ada 2 ve 3 parsel sayılı sırasıyla 25.475 ve 8.664 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar, Toprak Tevzi Komisyonunca oluşturulan 25.10.1958 tarih 57 – 70 sıra nolu tapu kayıtlarına istinaden davalı … adına tarla vasfıyla tespit edilmiş ve 120 ada 2 parsel sayılı taşınmazın 1967 yılından beri davacı Hano oğlu …’ ın, 120 ada 3 parsel sayılı taşınmazın ise 1967 yılından beri Hano oğlu …’ ın işgalinde olduğu beyanlar hanesinde belirtilmiştir.
Davacı …, taksim, vergi kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, 120 ada 3 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin iptali ile adına tescili; birleşen dosya davacısı … ise, 120 ada 2 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin iptali ile babası … mirasçıları adına tescili istemiyle ayrı ayrı dava açmıştır.
Mahkemece, davaların birleştirilmesi suretiyle yapılan yargılama sonunda; dava konusu taşınmazlar üzerinde davacıların tespit tarihinden önce 20 yıl süresiyle malik sıfatıyla zilyetlik şartının oluştuğu gerekçesiyle asıl ve birleşen davanın kabulüne karar verilmiş, hükme karşı davalı … vekili tarafından istinaf talebinde bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf isteminin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davaların ayrı ayrı reddine karar verilmiş ve iş bu karar, davacılar tarafından temyiz edilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince, asıl ve birleşen davaya konu taşınmazların 4753 ve 5618 sayılı Kanunlar uyarınca Hazine adına tesis edilen tapu kaydı kapsamında olup 31.10.1958 tarih ve 18 numaralı cetvelle dağıtıma tabi tutulduğu, ancak kişiler adına tapu kaydı oluşturulmayıp Hazine üzerinde kaldığı, söz konusu dağıtım kararının Valilik Oluru taşıyan Toprak Komisyonunun 13.07.1976 tarih ve 41 sayılı kararı ile iptal edilerek taşınmazlar geri alındığı ve bu konudaki idari işlemin kesinleştiği, 3402 sayılı Yasa’nın 46/1. maddesinin Hazine adına tapu kaydı oluşturulduktan sonra tahsis ve temlik edilmeyen ve ayrıca zilyetlikle kazanılma olanağı bulunan taşınmazlarla ilgili olduğu, Hazine adına tapu kaydı oluşturulduktan sonra tevzi ve tahsise tabi tutulan çekişmeli taşınmazlar yönünden 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 46/3. maddesi uyarınca aynı Yasa’nın 46/1. maddesinin uygulama alanının bulunmadığı gerekçesiyle, yazılı şekilde karar verilmiş ise de, yapılan değerlendirme dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır.
Şöyle ki; Mahkemece yapılan keşiflerde jeodezi ve fotogrametri mühendisinden rapor alınmış ve 25.03.2014 tarihli raporda, çekişmeli taşınmazın 1969 yılından beri tarım alanı olduğu belirlenmiştir. Davacılar 1938 tarih ve 264 tahrir numaralı vergi kaydına dayanmış olup, tanık ve mahalli bilirkişiler tarafından vergi kaydının her iki taşınmazı da kapsadığı ve dava konusu taşınmazların davacılara babalarından kalması sonucu taksim yapılarak davacılar tarafından uzun yıllardır kullanıldığı beyan edilmiştir. Toprak tevzi çalışmalarında 1958 yılında Hazine adına tapu kaydı oluşturulduğu ve l958 yılında 4753 ve 5618 sayılı Kanun hükümlerine göre 66 sayılı toprak tevzi komisyonunca 6 ada içinde Hazine adına kayıtlı belgelerin belirtme tutanaklarında ismi geçen çiftçi ailelerine dağıtımını yapıldığı, cetvellerin düzenlenip valilikçe onaylanmasına rağmen ismi geçenlerin dağıtıma tabi arazileri istememesi nedeniyle 13.07.1962 tarih ve 41 numaralı ilçe idare kurulu kararı ile dağıtım cetvellerinin iptal edildiği, dolayısıyla dava konsu taşınmazların dayanağı geldisi senetsiz olan 25.10.1958 tarih ve 57 – 70 numaralı tapu kayıtları uyarınca Hazine dışında hak sahibinin bulunmadığı ve tapuların intikal ve revizyon görmediği anlaşılmıştır. Bilahare, 1997 yılında yapılan kadastro tespiti sırasında 1967 yılından beri dava konusu 120 ada 2 parsel sayılı taşınmazın …, 120 ada 3 parsel sayılı taşınmazın ise …’ın işgalinde olduğunun belirtilmiş olması karşısında, dava konusu taşınmazlar üzerinde tespit tarihine kadar davacılar lehine kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla iktisap koşullarının oluştuğu anlaşıldığına göre, asıl ve birleşen davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, dosya kapsamına uygun olmayan gerekçelerle yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olduğundan Bölge Adliye Mahkemesi Kararının bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
Öte yandan; İlk Derece Mahkemesinin kabulüne göre de, birleşen dosya davacısı …, açtığı davada dava konusu 120 ada 2 parsel sayılı taşınmazın babası … mirasçıları adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep etmesine ramen, Mahkemece, taşınmazın davacı … adına tesciline karar verilmiş olması … olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacıların temyiz itirazlarının kabulü ile HMK’ nin 371. maddesi gereğince Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA, dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine, kararın bir örneğinin İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 08.09.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.