Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2021/15347 E. 2022/8218 K. 18.10.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/15347
KARAR NO : 2022/8218
KARAR TARİHİ : 18.10.2022

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Kadastro Tespitine İtiraz

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup, hükmün davalı Hazine vekili ve davalı … İdaresi vekili ile davacı … vekili tarafından Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi talep edilmiş olmakla, dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 18.10.2022 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmiştir. Duruşma günü, temyiz edenler … vekili Av. … ile karşı taraftan Hazine vekili Av. …’in katılımlarıyla duruşmaya başlanarak temyiz isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan ve hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Mahkemenin verdiği önceki karar Yargıtay tarafından bozulmuş olup bozma ilamında özetle; “Mahkemece çekişmeli taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu ve davacı yararına zilyetlikle kazanma koşulları oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, mahkemenin 2013/2 Esas – 2015/2 Karar sayılı hükmüne esas alınan orman bilirkişi raporunu düzenleyen orman bilirkişisinin 24.11.2014 tarihli raporunda çekişmeli taşınmazın sürülüp nadasa bırakıldığını, üzerinde 10 – 15 yıllık … ağaçları olduğunu, yöreye ait tüm hava fotoğraflarında taşınmazların ağaçsız açık alanda kaldığını ve taşınmazların orman sayılmayan alanda kaldığını belirttiği, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 2016/14019 Esas – 2017/9750 Karar sayılı bozma kararı sonrasında verilen hükme esas alınan ve yine aynı orman bilirkişisinin 11.05.2019 tarihli raporunda ise bu kez, taşınmazların kısmen ekili ve sürülü olduğu, yöreye ait 1956, 1984 ve 2008 tarihli hava fotoğraflarında taşınmazlar üzerinde orman bitki örtüsü bulunduğu ve taşınmazların orman sayılan yerlerden olduğunu belirttiği, böylece bozma kararı öncesi ve sonrası aynı bilirkişi tarafından verilen raporlar arasında bariz çelişki oluştuğu halde, mahkemece farklı bilirkişi tayin edilerek bu çelişkinin giderilmediği açıklanarak, mahallinde yeniden keşif yapılması ve sonucuna göre karar verilmesi” gereğine değinilmiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, davanın kısmen kabulü ile Şırnak …., Merkez ilçesi …., köyü çalışma alanında bulunan 108 ada 1 nolu parselin 25.03.2021 havale tarihli fen bilirkişisinin rapor ve krokisinde “C” harfi ile gösterilen 36.893,32 metrekarelik ve “E” harfiyle gösterilen 636,73 metrekarelik kısımlar yönünden imar ihya ve zilyetlik şartları oluşmadığından reddine, “F” harfiyle gösterilen 15.424,66 metrekarelik kısmın, orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığından ve bu kısım açısından imar ihya ve zilyetlik şartları oluştuğundan davacı … adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı … vekili, davalı Hazine vekili ve davalı … İdaresi vekili ile tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve uyulan bozma ilâmında açıklandığı üzere işlem yapılıp sonucu dairesinde hüküm tesis edildiğine göre, yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul, kanun ve bozma gereklerine uygun bulunan hükmün ONANMASINA, taraflarca HUMK’un 440/I maddesi gereğince Yargıtay ilamının tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 59.30 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 21.40 TL’nin temyiz eden davacıdan alınmasına, harçtan muaf olduğundan Hazineden harç alınmasına yer olmadığına, 7139 sayılı Kanun’un 33. maddesi uyarınca Orman İdaresinden harç alınmasına yer olmadığına, 18.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.