Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2021/12312 E. 2023/1402 K. 13.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/12312
KARAR NO : 2023/1402
KARAR TARİHİ : 13.03.2023

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2013/297 E., 2014/318 K.
KARAR : Asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulüne

Taraflar arasında görülen orman kadastrosuna itiraz ve tapu iptali ve tescil davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince, asıl davanın reddine, birleşen davanın ise kabulüne karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı, davacı-birleşen davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
1. Asıl davada davacı … vekili dava dilekçesinde; Kocaeli ili … ilçesi … Mahallesi 66 ada 1 parsel sayılı taşınmaza 23.08.1977 yılında tarla vasıflı olduğunu belirtir tapu verildiğini, müvekkili olan davacının 08.11.1994 yılında dava konusu taşınmazı satın aldığını, bu doğrultuda yerin tapusu olup orman vasfının da olmadığını, davaya konu taşınmazda bulunan orman alanı şerhinin kaldırılması gerektiğini ileri sürerek, 66 ada 1 parselde kayıtlı taşınmazın bir kısmında bulunan orman şerhinin kaldırılarak orman olmadığının tesipiti ile davacı adına tespit ve tescilini, olmadığı takdirde benzer özelliklerde bir Hazine arazisinin verilmesini, bu da uygun görülmezse taşınmazın orman tespiti yapılan kısmının emlak bedelinin verilmesini talep etmiştir.

2. Birleşen davada davacı … İdaresi vekili dava dilekçesinde;Kocaeli ili … ilçesi … Mahallesi 66 ada 1 parselin orman sınırları içinde kalan kısmının tapusunun iptali ile orman vasfıyla Hazine adına tescilini istemiştir.

3. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde, 6831 sayılı Orman Kanun’u (6831 sayılı Kanun) uyarınca yapılarak 03.05.2005 tarihinde ilan edilen orman kadastrosu ve 2/B madde çalışmaları bulunmakta olup, arazi kadastrosu ise 1977 yılında yapılmıştır.

II. CEVAP
Asıl dava ve birleşen davada davalı vekilleri cevap dilekçelerinde; haksız ve mesnetsiz açılan davaların reddini savunmuşlardır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, bilirkişi raporları doğrultusunda asıl davanın reddine, birleşen 2013/366 Esas sayılı dosyada açılan davanın ise kabulüne karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve numarası belirtilen kararı, davacı – birleşen davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı – birleşen davalı vekili temyiz dilekçesinde; bilirkişi raporları arasında çelişki bulunduğunu, araştırmanın yeterli olmadığını ve terditli taleplerinin değerlendirilmediğini açıklayarak hükmün bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, orman kadastrosuna itiraz ve tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 Sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 Sayılı Kanun) 428 inci maddesi, 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası ve 6100 sayılı Kanun’un 297 nci maddesi, 6831 sayılı Orman Kanunu’ nun 1 inci ve devamı maddeleri,

3. Değerlendirme
1. 6100 sayılı Kanun’un 297 nci maddesinin ikinci fıkrasında; “Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.” düzenlemesi getirilmiştir.

2. Somut olayda; İlk Derece Mahkemesince, “asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulüne” şeklinde hüküm kurulmuş, taraflara yüklenen borç ve tanınan haklar ile ilgili herhangi bir belirtme yapılmamıştır.
Bu doğrultuda İlk Derece Mahkemesince kurulan hükmün, yukarıda belirtilen 6100 sayılı Kanun’un amir 297 nci maddesine açıkça aykırılık teşkil ettiğinden, bozulması gerekmiş ve bozma nedenine göre de, sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

V. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un Geçici 3 üncü maddesi yollaması ile 1086 sayılı Kanun’un 428 inci maddesi uyarınca BOZULMASINA,

Bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına,

İstek halinde peşin harcın temyiz edene iadesine,

1086 sayılı Kanun’un 440/I maddesi gereğince Yargıtay ilamının tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,13.03.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.