Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2021/12038 E. 2023/1710 K. 22.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/12038
KARAR NO : 2023/1710
KARAR TARİHİ : 22.03.2023

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2017/131 E., 2017/120 K.
KARAR : Dava şartı yokluğundan reddine

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen tescil davasında bozma ilamına uyularak verilen karar, yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (Kapatılan) 20. Hukuk Dairesince bozulmuştur.

İlk Derece Mahkemesince bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda; davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı … ve arkadaşları vekili dava dilekçesinde; Diyarbakır ili … ilçesi … köyünde bulunan, dava dilekçesinde sınırlarını bildirdiği yaklaşık 90 dönüm miktarındaki tapuya kayıtlı olmayan taşınmazın 40 yılı aşkın süredir davacıların zilyetliğinde olduğunu, taşınmaz hakkında 179 nolu vergi kaydı bulunduğunu, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının davacılar yararına oluştuğunu ileri sürerek, taşınmazın davacılar adına tapuya tescilini istemiştir.

II. CEVAP
Davalı Hazine vekili cevap dilekçesinde; davanın reddini talep ettikten sonra, yargılama sırasında 30.10.2008 tarihli oturumda, taşınmazın orman vasfı ile Hazine adına tesciline karar verilmesini istemiştir

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 30.01.2009 tarihli ve 2007/4 Esas, 2009/20 Karar sayılı kararıyla; davanın reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, davalı Hazine vekili ve davalı … İdaresi vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Temyiz incelemesi neticesinde, Yargıtay (Kapatılan) 20. Hukuk Dairesinin 20.12.2012 tarihli ve 2012/6315 Esas, 2012/14740 Karar sayılı ilamıyla; “davalı Hazine vekili tarafından 30.10.2008 tarihli celsede taşınmazın kadastro çalışmaları sırasında orman sahası olarak ayrılan sahada kaldığı bildirilerek davanın reddi ile taşınmazın orman vasfıyla Hazine adına tapuya tesciline karar verilmesinin talep edildiği gözetilerek, Hazinenin tescil talebinin kabulüyle çekişmeli taşınmazın Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesi gerekirken Hazinenin tescil talebiyle ilgili olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiş olmasının usul ve kanuna aykırı olduğu” açıklanarak, İlk Derece Mahkemesi kararı bozulmuştur.

3. İlk Derece Mahkemesinin 25.04.2013 tarihli ve 2013/45 Esas, 2013/74 Karar sayılı kararıyla; önceki kararında direnilmesine ve davanın reddine karar verilmiştir.

4. İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen direnme kararına karşı, davacılar, davalı Hazine vekili ve davalı … İdaresi vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

5. Direnme kararının temyiz incelemesi neticesinde, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 23.11.2016 tarihli ve 2014/20-1192 Esas, 2016/1076 Karar sayılı ilamıyla; “direnme kararının kaldırılmasına ve davalı … İdaresinin temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Daireye gönderilmesine” karar verilmesi üzerine, Yargıtay (Kapatılan) 20. Hukuk Dairesinin 04.05.2017 tarihli ve 2017/313 Esas, 2017/4046 Karar sayılı ilamıyla; “davalı Hazinenin tescil talebi hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmesinin doğru olmadığı, ilçe ve büyükşehir belediyesinin davaya dahil edilerek yargılamaya devam edilmesi gerektiği” açıklanarak, İlk Derece Mahkemesi kararı bozulmuştur.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin 16.10.2017 tarihli ve 2017/131 Esas, 2017/120 Karar sayılı kararı ile, davacılara gider avansının yatırılması için muhtıra çıkarıldığı, verilen kesin süre içinde davacıların gider avansını tamamlamadığı gerekçesiyle, davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, davalı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı Hazine vekili temyiz dilekçesinde; dava konusu taşınmazın orman vasfıyla Hazine adına tesciline karar verilmesi gerektiğini ileri sürerek, kararın bu yönden düzeltilerek onanmasını veya bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, tapusuz taşınmazın tescili isteğine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin 1 inci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 3402 sayılı Kadastro Kanunu (3402 sayılı Kanun), 6831 sayılı Orman Kanunu’ nun (6831 sayılı Kanun) 1 inci ve devamı maddeleri, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 713 üncü maddesi,

3. Değerlendirme
İlk Derece Mahkemesince, yukarıda açıklanan gerekçeyle, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş ise de, bu karar usul ve kanuna uygun bulunmamaktadır.

Şöyle ki; davalı Hazine vekili tarafından, 30.10.2008 tarihli yargılama oturumunda, dava konusu taşınmazın kadastro çalışmaları sırasında orman sahası olarak ayrılan alanda kaldığı bildirilerek, davanın reddi ile taşınmazın orman vasfıyla Hazine adına tapuya tesciline karar verilmesi talep edilmesine ve önceki bozma ilamında, davalı Hazinenin tescil talebi hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesinin doğru olmadığına işaret edilmiş olmasına rağmen, bozma sonrası yapılan yargılamada davalı Hazinenin tescil talebinin değerlendirilmediği anlaşılmaktadır.

Hal böyle olunca; İlk Derece Mahkemesince, tapusuz taşınmazın tescili davalarına ilişkin, 4721 sayılı Kanun’un 713/5 inci maddesinin “davalılar ve itiraz edenler, aynı davada kendi adlarına tescile karar verilmesini isteyebilirler.” yönündeki hükmü ve önceki bozma ilamı göz ardı edilerek, davalı Hazinenin, tescil davasına konu edilen taşınmazın kendi adına orman vasfıyla tescili yönündeki istemiyle ilgili olumlu yada olumsuz bir karar verilmemiş olması isabetsiz olduğundan, İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un Geçici 3 üncü maddesi yollaması ile 1086 sayılı Kanun’un 428 inci maddesi uyarınca BOZULMASINA,

Harçtan muaf olduğundan Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,

1086 sayılı Kanun’un 440/I maddesi gereğince Yargıtay ilamının tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yoluna başvurulabileceğine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,22.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.