Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2021/12017 E. 2023/436 K. 06.02.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/12017
KARAR NO : 2023/436
KARAR TARİHİ : 06.02.2023

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
SAYISI : 2016/50 E., 2019/4 K.
KARAR : Davanın kısmen kabulüne

Taraflar arasında görülen kadastro tespitine itiraz davasından dolayı İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karar, yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (Kapatılan) 20. Hukuk Dairesince bozulmuştur.

İlk Derece Mahkemesince bozma ilamına uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı davacı … İdaresi vekili ve davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda; davalı … İdaresi vekilinin gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
1. Kadastro sırasında, … ilçesi çalışma alanında bulunan 162 ada 2 parsel sayılı 449,51 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle belgesizden, tarla niteliği ile davalı … adına tespit edilmiştir.

2. Davacı … İdaresi 20.09.2007 havale tarihli dava dilekçesinde; … ilçesi 162 ada 2 parsel sayılı taşınmazın tamamının kesinleşen orman kadastro sınır hattı içinde (O.S 266-O.S 267) kaldığından bahisle, kadastro tespitinin iptali ile bitişiğindeki 260 ada 1 parsel sayılı Karakuz Devlet Ormanı ile birleştirilerek (tek parsel halinde) orman vasfıyla tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP
Davalılar cevaplarında; davanın reddini savunmuşlardır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 10.06.2014 tarih ve 2007/162 Esas, 2014/95 Karar sayılı önceki kararıyla, davanın reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. İlk Derece Mahkemesinin 10.06.2014 tarih ve 2007/162 Esas, 2014/95 Karar sayılı önceki kararı, davacı … İdaresi vekili tarafından temyiz edilmiştir.

2. Temyiz incelemesi neticesinde, Yargıtay (Kapatılan) 20. Hukuk Dairesinin 2015/3552 Esas, 2016/1035 Karar sayılı ilamıyla; “hükme esas alınan raporlar arasında çelişki bulunmasının isabetsizliğine” değinilerek, ilk derece mahkemesi kararır bozulmuştur.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozma ilamına Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesince, bozma ilamı doğrultusunda yapılan yargılama neticesinde yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararla, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve numarası belirtilen kararı, davacı … İdaresi vekili, davalı Hazine vekili ve davalı … tarafından temyiz edilmiş, davalı …’ın süresinde temyiz harcını yatırmadığı gerekçesiyle ilk derece mahkemesince 12.06.2019 tarihli ek kararla, temyiz başvurusu yapmamış sayılmasına karar verilmiş ve bu ek karar davalı …’a usulüne uygun olarak tebliğ edildiği halde davalı tarafından ek karar temyiz edilmemiştir.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı … İdaresi vekili temyiz dilekçesinde; dava konusu taşınmazın tamamının devletin hüküm ve tasarrufu altında olan yerler olduğunu belirterek, ilk derece mahkemesi kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369/1, 370 ve 371 inci maddeleri, 6831 sayılı Orman Kanunu,

3. Değerlendirme
1. Davalı Hazinenin temyiz talebinin incelenmesinde; Kural olarak hüküm temyiz etme yetkisi, davanın taraflarına ve verilen karardan hukuken etkilenen üçüncü kişilere aittir.
Eldeki dava, kadastro tespitine itiraza ilişkin olup, bu davanın tespit malikine yönültilerek açılması gerekir. Somut olayda, çekişmeli 162 ada 2 parsel sayılı taşınmazın tespit maliki davalı … olup dava, genel mahkemelerden aktarılan dava olmadığına ve Hazine tarafından yöntemine uygun şekilde açılan bir dava ve katılma talebi de bulunmadığına göre, davalı Hazinenin taraf sıfatı bulunmamaktadır.
Öte yandan, verilen hükümle davalı Hazine aleyhine hukuki bir durum da yaratılmadığı anlaşılmaktadır.
Bu itibarla, hükmü temyiz etme hakkı bulunmayan davalı Hazinenin, temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.

2. Davacı … İdaresi vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyulan bozma ilamı doğrultusunda inceleme ve araştırma yapılarak, mevcut deliller takdir edilerek karar verildiğine, uygulanması gereken hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığına, bozmaya uyulmakla taraflar lehine ve aleyhine kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin yeniden incelenmesine hukukça imkan olmadığı gibi 6100 sayılı Kanun’un Geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun’un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerin biri de var olmadığına göre, İlk Derece Mahkemesi kararında yazılı gerekçeler dikkate alındığında temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davacı … Yönetimi vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı Hazine vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE,

Davacı … İdaresinin temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının ONANMASINA,

Harçtan muaf olduğundan Hazineden ve 7139 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesi uyarınca Orman İdaresinden harç alınmasına yer olmadığına,

1086 sayılı Kanun’un 440/I maddesi gereğince Yargıtay ilamının tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,06.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.