Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2021/11854 E. 2023/117 K. 16.01.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/11854
KARAR NO : 2023/117
KARAR TARİHİ : 16.01.2023

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
SAYISI : 2016/44 E., 2018/3 K.
KARAR : Davanın kısmen kabulüne

Taraflar arasındaki Kadastro Tespitine İtiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda verilen karar temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (Kapatılan) 20. Hukuk Dairesince bozulmuştur.

İlk Derece Mahkemesince bozma ilamına uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesinin kararı davacı … vekili, davalı …, davalı … ve davalı … tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
1. Kadastro sırasında, … ili … ilçesi … Köyü çalışma alanında bulunan 159 ada 31 sayılı parsel eski 174 ada 32 sayılı parsel taşınmaz orman vasfıyla, 174 ada 154, 173 ve 174 sayılı parsel sayılı taşınmazlar hali arazi vasfıyla, 174 ada 176, 177 ve 178 sayılı parseller sayılı taşınmazlar ham toprak vasfıyla Hazine adına; … Mahallesi çalışma alanında bulunan 583 ada (eski 174 ada) 71, 80, 81, 82, 83, 84, 85, 86, 87, 88, 97, 98, 99, 100, 101, 102, 103, 104, 146, 147, 148, 149, 150, 151, 152, 153, 154, 155, 156, 169 ve 172 parsel sayılı taşınmazlar davalılar adına tespit edilmiş; … Köyü 174 ada 34 parsel sayılı taşınmaz ise komşu … köyünde yapılıp kesinleşen orman kadastrosu sırasında ölçümünün yapıldığı ve orman tahdidi içinde kaldığı gerekçesiyle hakkında kadastro sırasında tutanak düzenlenmeksizin 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun (3402 sayılı Kanun) 22/son maddesi gereğince parsel numarası verilerek tapu kütüğüne aktarılmıştır.

2. Davacı … İdaresi 30.03.2006 tarihli dava dilekçesi ile; … ili … ilçesi … Köyünde yapılan kadastro tespitleri esnasında dava dilekçesinde ve de dava dilekçesi ekindeki inceleme raporu krokilerinde belirtmiş oldukları OS noktaları arasında kalan taşınmazların 3402 sayılı Kanun’un değişik 5304 sayılı Kanun’un 4/3 üncü maddesi gereğince yapılan sınırlandırma esnasında orman sınırları dışında tespit edildiğini ileri sürerek, orman sayılan taşınmazların tespitlerinin iptali ile orman vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesi istemiyle dava açmıştır.

3. Davacı … vekili, birleşen dava dosyasına sunduğu 15.05.2006 tarihli dava dilekçesinde; atalarından vekil edeni olan davacıya intikal eden dava dilekçesinde sınırları bildirilen 3 parça tarlanın orman parseli içinde tespit edildiğini iddia ederek, tespitin iptali ile taşınmazların davacı adına tapuya kayıt ve tescilini istemiştir.

II. CEVAP
Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 11.04.2014 tarih ve 2013/29 Esas, 2014/19 Karar sayılı önceki kararı ile, davaya konu … ili … ilçesi 159 ada 31, 174 ada 71, 80, 81, 82, 83, 84, 85, 86, 87, 88, 97, 98, 99, 100, 101, 102, 103, 104, 146, 147, 148, 149, 150, 151, 152, 153, 154, 155, 156, 169, 172, 173, 174, 176, 177 ve 178 sayılı parsel sayılı taşınmazlara yönelik davanın kabulü ile taşınmazların kadastro tespitinin iptaline, kadastro tutanağında yazılı diğer tüm hususlar aynı kalmak suretiyle ve de “orman” vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline; 159 ada 32 parsele yönelik olarak asıl dosya davacısı Orman İdaresinin açmış olduğu davanın hukukî menfaat yokluğundan reddine, birleşen dosya davacısı …’in davasının ise sübut bulmadığından reddine, taşınmazın tespit gibi “orman” vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen önceki kararı, birleşen dosya davacısı …, davalı Hazine vekili, davalılar …, …, …, …, …, …, …, …, …, … tarafından temyiz edilmiştir.
2. Temyiz incelemesi neticesinde, Yargıtay (20.) Hukuk Dairesinin 23.11.2015 tarih ve 2015/11856 Esas, 2015/1160 Karar sayılı ilamıyla; birleşen dosya davacısı …’in dava konusu 159 ada 32 parsel sayılı taşınmaza yönelik temyiz itirazlarının reddi ile hükmün onanmasına, yine birleşen dosya davacısı …’in dava konusu olduğu halde karar verilmeyen 159 ada 34 parsel sayılı taşınmaza yönelik temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bozulmasına, davalı Hazinenin 174 ada 154, 173, 174, 176, 177 ve 178 parsel ve 159 ada 31 parsele, davalılar …, …, …, …, …, …, …, …, … ve …’ın 174 ada 71, 83, 97, 100, 101, 102, 149, 150 ve 151 sayılı parsellere yönelik temyiz itirazlarının kabulüyle İlk Derece Mahkemesince yapılan inceleme ve araştırmanın, taşınmazların orman sayılan yerlerden olup olmadığını belirleme noktasında yeterli olmadığı gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

B. İlk Derece Mahkemece Bozma ilamına Uyularak Verilen Karar
Bozma ilamı doğrultusunda yapılan yargılama neticesinde İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, dava konusu taşınmazların bazılarının orman sayılan yerlerden olduğu, bazılarının ise orman sayılmayan yerlerden olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve numarası belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı … İdaresi vekili, davalı …, davalı … ve davalı … tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
1. Davalı … İdaresi vekili temyiz dilekçesinde; dava konusu taşınmazların zilyetlikle kazanılamayacak yerlerden olduğunu belirterek, kararın bozulmasını talep etmiştir.

2. Davalı … temyiz dilekçesinde; yapılan kadastro çalışmalarında elinde mevcut olan tarla alım senedi, bilirkişilerin ve kamu görevlilerinin beyanları doğrultusunda dava konusu 583 ada 71 parselin kendi üzerine yazıldığını, bu yeri para ile satın aldığı tarihten bu yana yaklaşık 20 yıldır ekip diktiğini belirterek, kararın bozulmasını talep etmiştir.

3. Davalı … temyiz dilekçesinde; yapılan kadastro çalışmalarında elinde mevcut olan tarla alım senedi, bilirkişilerin ve kamu görevlilerinin beyanları doğrultusunda dava konusu 583 ada 83 parselin kendi üzerine yazıldığını, bu yeri para ile satın aldığı tarihten bu yana yaklaşık 25 yıldır ekip diktiğini belirterek, kararın bozulmasını talep etmiştir.

4. Davalı … temyiz dilekçesinde; ibraz ettiği senette belirtilen 6000 m2 tarlanın büyük bir kısmının aynı yıl içerisinde yapılan Kadastro çalışmasından önce Orman sınır tespit çalışmasında orman sınırlarına dahil edildiğini, taşınmazı orman sınırları içine almalarının bahanesinin, tarlanın muhtelif yerlerinde topladığı taşların içinde büyüyen karamık çalıları, kuşburnu bitkileri ve yabani armutlar olduğunu, halbuki bu bitkilerden istifade ettiklerini ve koruduklarını, arıların polenlerinden ve çiçeklerinden faydalandıklarını belirterek, kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
1. Dava, kadastro tespitine itiraz istemine ilişkindir.

2. Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, taşınmazların orman vasfında mı yoksa tarım arazi vasfında mı oldukları ve gerçek kişiler lehine zilyetlik yoluyla kazanım koşullarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 Sayılı Kanun) Geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 Sayılı Kanun) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedinci fıkrası ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası, 5304 sayılı Kanun’la değişik 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 4, 14, 16 ve 17 inci maddeleri,

3. Değerlendirme
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyulan bozma ilamı doğrultusunda inceleme ve araştırma yapılarak, mevcut deliller takdir edilerek karar verildiğine, uygulanması gereken hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığına, bozmaya uyulmakla taraflar lehine ve aleyhine kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin yeniden incelenmesine hukukça imkan olmadığı gibi 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun’un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerin biri de var olmadığına göre, İlk Derece Mahkemesi kararında yazılı gerekçeler dikkate alındığında temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davacı … İdaresi vekili ile davalılar …, … ve …’ın temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının ONANMASINA,

35,90 TL’şer peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 135,90′ ar TL’nin temyiz eden davalılar …, …, …’dan ayrı ayrı alınmasına,

7139 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesi uyarınca Orman İdaresinden harç alınmasına yer olmadığına,

1086 sayılı Kanun’un 440/I maddesi gereğince Yargıtay ilamının tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yoluna başvurulabileceğine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,16.01.2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi