Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2021/10663 E. 2023/3003 K. 22.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/10663
KARAR NO : 2023/3003
KARAR TARİHİ : 22.05.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddine
İLK DERECE MAHKEMESİ : … 4. Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince, davanın davalı … yönünden esastan reddine, davalı Hazine yönünden ise husumetten reddine karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
1. Davacı … İdaresi vekili dava dilekçesinde; … ili … ilçesi … 749 ada 12 parsel sayılı taşınmazın davalı … adına kayıtlı olduğunu, anılan taşınmazın kesinleşmiş orman tahdit tutanak ve haritalarına göre orman sınırları içerisinde kaldığının tespit edildiğini, tapusunun 1957 yılında yapılan tapulama çalışmaları sırasında orman sınırlarına uyulmadan oluşturulduğunu, bu nedenle tapunun hukuki geçerliliğinin olmadığını ileri sürerek, çekişme konusu taşınmazın mevcut olan koordinatlarla sınırlandırılmış alanla sınırlı olarak tapu kaydının iptali ile orman vasfıyla Hazine adına tesciline, tapu kaydında bulunan tüm beyan ve şerhlerin kaldırılmasına, varsa taşınmaz üzerinde bulunan her türlü bina ve tesisin kal’ine, davalı tarafın taşınmaz üzerindeki müdahalesinin men’ine karar verilmesini istemiştir.

2. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde, 3116 sayılı Orman Kanunu (3116 sayılı Kanun) hükümlerine göre 1938 yılında orman tahdidi, 1957 yılında arazi kadastrosu, 14.09.1982 tarihinde ilan edilerek kesinleşen daha önce sınırlaması yapılan devlet ormanları ile özel ormanların aplikasyonu ve 1744 sayılı 6831 sayılı Orman Kanunu’nun Bazı Maddelerinin Değiştirilmesine ve Bu Kanuna 3 Ek Madde ile Bir Geçici Madde Eklenmesine Dair Kanun (1744 Sayılı Kanun) ile değişik 2 nci madde uygulaması ile herhangi bir nedenle orman sınırı dışında kalan ormanların kadastrosu, 1984 yılında 2896 sayılı 6831 sayılı Orman Kanunu’nun Bazı Maddelerinin Değiştirilmesine Dair Kanun (2896 sayılı Kanun) ile değişik 2/B madde uygulaması ve 13.08.1993 tarihinde ilan edilerek kesinleşen 3302 sayılı 31.08.1956 tarihli ve 6831 sayılı Orman Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun (3302 sayılı Kanun) ile değişik 2/B madde uygulaması çalışmaları mevcuttur.

II. CEVAP
1. Davalı … vekili cevap dilekçesinde; dava konusu aynı gayrimenkul için ve davacı … İdaresi ile kopya şeklinde aynı iddialarla Maliye Hazinesinin daha önce … Asliye Hukuk Mahkemesinde (… 19. Asliye Hukuk Mahkemesi) 2009/118 Esas sayılı dosya ile tapu iptali ve tescil davası açtığını ve bu mahkemenin 2016/269 Karar sayılı ilamıyla davanın reddine karar verildiğini ve hükmün Yargıtayca onanarak kesinleştiğini ileri sürerek, davanın reddini savunmuştur.

2. Davalı Hazine vekili cevap dilekçesinde; haksız ve mesnetsiz açılan davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, “Celp edilen tüm deliller, özellikle kapatılan … 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/118 Esas ve halen … 19. Asliye Hukuk Mahkemesinde bulunan dosya içeriği topluca değerlendirildiğinde, davalı Hazinenin açtığı tapu iptali ve tescil davasını kaybettiği, hali hazırda davaya konu olan 749 ada 12 parselde malik olmadığı, bu halde de Hazineye husumet yöneltilemeyeceği, davalı … yönünden ise, adı geçen davalının 749 ada 12 parselin tapu kayıt maliki olduğu ve bu parselin orman tahdidi dışında kaldığı gibi 6831 sayılı Orman Kanunu’nun (6831 sayılı Kanun) 2/B maddesi kapsamında bir değerlendirme talebinin bulunmadığı, olsa dahi bunun muhatabının Hazine olması gerektiği, yine taşınmazı inceleyen konunun uzmanı olan bilirkişilerce de öncesinin dahi orman arazisi niteliğini taşımadığının belirtildiği” gerekçeleriyle, davanın, davalı Hazine yönünden husumet yokluğu nedeniyle, davalı … yönünden ise esastan reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve numarası belirtilen kararına karşı davacı … İdaresi vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davacı … İdaresi vekili istinaf dilekçesinde; İlk Derece Mahkemesinin davanın reddine dayanak gösterdiği … 1. Asliye Hukuk Mahkemesi kararının idareleri açısından kesin hüküm oluşturmadığını, yargılamanın tüm aşamalarında da ısrarla belirttikleri üzere anılan davanın Hazine tarafından açılan, Orman İdaresi’nin taraf olmadığı bir dava olduğunu, bu nedenle İdarelerinin taraf olmadığı … 1. Asliye Hukuk Mahkemesi kararının hükme dayanak alınmasının hatalı olduğunu açıklayarak, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, “Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 303 üncü maddesi uyarınca kesin hüküm için her iki davanın taraflarının, dava sebeplerinin ve ilk davanın hüküm fıkrası ile ikinci davaya ait talep sonucunun aynı olması gerektiği, … 19. Asliye Hukuk Mahkemesinin (Kapatılan … Asliye Hukuk Mahkemesi) ilamında davacının Hazine, davalının ise tapu maliki … olduğu, davada orman idaresinin taraf olmadığı, davacı Hazine, 749 ada 12 parselin 2/B madde uygulaması ile hazine adına orman sınırı dışına çıkarılan yerlerden olduğunu ileri sürerek tapu iptal ve tescil talep ettiği, eldeki davanın ise orman idaresi tarafından açılmış olduğu, bu doğrultuda dava nedeni ve talep sonucunun aynı olmadığı, bu nedenle davacı … İdaresinin orman iddiası yönünden bu davada kesin hüküm teşkil etmez ise de, … 19. Asliye Hukuk Mahkemesinin Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleşen ilamının içeriğinden; dava konusu taşınmazın 3116 sayılı Orman Kanunu (3116 sayılı Kanun) hükmünce 1938 yılında yapılan orman tahdidi içinde kalıp kalmadığı hususuna ilişkin araştırma ve değerlendirme yapıldığı ve dava konusu taşınmazın tahdit dışında kaldığı kabul edilmek suretiyle davanın reddine karar verilmesi karşısında o davanın eldeki dava yönünden … delil olduğunun kabulünün zorunlu olduğu, ormanların mülkiyetinin Hazine’ye intifaının ise orman idaresine ait olduğu gerçeği gözönünde bulundurulduğunda, eldeki davada orman idaresi yönünden kesin hüküm teşkil etmezse de, kesinleşen karar … delil teşkil edip, bu … delilin aksinin de aynı kuvvetle başka bir delille ispatlanması gerektiği, orman idaresi davalı taşınmazın kısmen 3116 sayılı Kanun uyarınca yapılan orman tahdidi içinde kaldığını ileri sürdüğü, kesinleşen mahkeme kararının aksini ispat eden bir delil de getiremediği, kesinleşen kararda, 1977 yılında yapılan aplikasyon işleminin hatalı olduğunun belirtildiği, aplikasyon işleminin orman kadastrosu olmadığı, aplikasyonla kesinleşmiş orman sınırlarının daraltılamayacağı gibi genişletilemeyeceği, bu itibarla aplikasyon işlemi sonucunda düzenlenen tahdit haritasının hukuken geçerliliğinin söz konusu olamayacağı” gerekçeleriyle, davacı … İdaresi vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve numarası belirtilen kararı, davacı … İdaresi vekili tarafından temyiz edilmiştir.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı … İdaresi vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kesinleşen orman tahdidine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olup, taraflar arasındaki uyuşmazlık, dava konusu edilen taşınmazın kesinleşen orman sınırları içerisinde kalıp kalmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 369/1, 370 ve 371 inci maddeleri, Anayasa’nın 169 uncu maddesi, 6831 sayılı Kanun’un 1 ve 11 inci maddeleri, 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun (3402 sayılı Kanun) 14 ve 17 nci maddeleri,

3. Değerlendirme
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararlarındaki gerekçelere, 6100 sayılı Kanun’un 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri de bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,

7139 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesi uyarınca Orman İdaresinden harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

22.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.