YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/10510
KARAR NO : 2022/9306
KARAR TARİHİ : 22.11.2022
MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil
İLK DERECE MAHKEMESİ : … 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasında … 3. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen dava sonucunda verilen hükme karşı davalılar vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince, istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve yeniden hüküm tesisine şeklinde karar verilmiş olup, bu kez davacı … İdaresi vekili ve davalılar vekili tarafından Bölge Adliye Mahkemesi kararı temyiz edilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı … İdaresi, … ili …., ilçesi ….., köyü 218 ada 9 parsel sayılı taşınmazın kesinleşen orman sınırları içerisinde kaldığını belirterek, taşınmazın tapu kaydının iptali ile orman vasfıyla Hazine adına tescili istemiyle dava açmıştır.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne, dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile orman vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, taşınmaza ait tapu kaydı üzerindeki üçüncü kişiler ve kurumlar lehine olan takyidatların kaldırılmasına karar verilmiş, hükmün davalılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince, davalılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile … 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/219 Esas, 2018/269 Karar sayılı ve 20.06.2018 tarihli kararının, HMK’nin 353/(1)-b.2 maddesi gereğince kaldırılmasına ve davacının davasının reddine karar verilmiş ve iş bu karar, davacı … İdaresi tarafından esasa yönelik olarak, davalılar vekili tarafından ise vekalet ücretine yönelik olarak temyiz edilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince, Karamürsel Tapulama Mahkemesinin 1972/234 Esas, 1975/46 Karar sayılı kararıyla taşınmazın kesinleşen orman sınırları dışında kaldığının belirlendiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, anılan dava dosyasının kadastro tespitine itiraz mahiyetinde olduğu, dosyada yalnızca fen bilirkişisi tarafından düzenlenen raporun mevcut olduğu ve bu raporda taşınmazın kesinleşen orman sınırları dışında kaldığının belirtilmesinin 1947 yılında ilan edilen orman kadastrosunda orman sınırları içerisine alınan taşınmazın hukuki durumunu değiştirmeyeceği, kaldı ki anılan dava dosyasında Orman İdaresi taraf olmadığından söz konusu kararın orman idaresi açısından kesin hüküm oluşturmayacağı anlaşılmakla, halen 1947 yılında kesinleşen orman sınırları içerisinde bulunduğu sabit olan dava konusu taşınmaz hakkında Orman İdaresince açılan davanın kabülüne karar verilmesi gerekirken, aksi düşünce ile delillerin eksik ve yanılgılı değerlendirilmesi sonucu davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya açıkça aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı … İdaresinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalılar vekilinin vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, 22.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.