Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2021/10208 E. 2022/1742 K. 01.03.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/10208
KARAR NO : 2022/1742
KARAR TARİHİ : 01.03.2022

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil
İLK DERECE
MAHKEMESİ : Bartın 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasında Bartın 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen dava sonucunda verilen hükme karşı davalılar Hazine ve … vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, … Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun kısmen kabulüne karar verilmiş ve bu kez davalılar Hazine ve … vekilinin Bölge Adliye Mahkemesi kararını temyizi üzerine Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R

Kadastro sonucu Bartın İli Merkez İlçesi Kaman Köyü çalışma alanında bulunan 166 ada 1 parsel sayılı 602.088,13 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz Pelikan Askeri Üssü Sahası vasfıyla Hazine adına tespit ve tescil edilmiş, beyanlar hanesinde askeri yasak bölge içinde olduğu, şerhler hanesinde ise … lehine intifa hakkı bulunduğu belirtilmiştir.
Davacı … İdaresi çekişmeli taşınmazın orman olduğu iddiasına dayanarak dava açmıştır.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne çekişmeli 166 ada 1 parsel (eski 540 parsel) sayılı taşınmazın tapu kaydının iptaline orman vasfı ile Hazine adına tapuya tesciline, üzerindeki şerhlerin silinmesine karar verilmiş, hükmün davalılar Hazine ve … vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince yargılama giderleri ve vekalet ücreti yönünden istinaf başvurusunun kısmen kabulüne, mahkeme kararının kaldırılmasına davanın kabulüne, çekişmeli 166 ada 1 parsel (eski 540 parsel) sayılı taşınmazın tapu kaydının iptaline orman vasfı ile Hazine adına tapuya tesciline, üzerindeki şerhlerin silinmesine karar verilmiş ve bu karar davalılar Hazine ve … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece çekişmeli taşınmazın orman olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermek için yeterli değildir. Şöyleki, çekişmeli taşınmazın bütün halinde tek bir taşınmaz olmadığı, 1957 yılında kişilere ait taşınmazların da bulunduğu birçok taşınmazdan oluştuğu ve … tarafından 362.200,00 metrekarelik alanın kamulaştırılarak kendisine tahsis edildiği ve bu nedenle tesis kadastrosunun yapıldığı tarihe kadar ağaçlandırma faaliyetlerinin … tarafından bizzat yapıldığı ve taşınmazın 1944 tarihli hava fotoğrafında da büyük bir bölümünün açık gözüktüğü anlaşılmakla, mahkemece kamulaştırılan ve tahsis edilen bölümlerin çekişmeli taşınmazın hangi bölümüne denk geldiği hangi bölümlerin ağaçlandırıldığı yönünde araştırma yapılıp mevcut durum tartışılmadan Milli Savunma Bakanlığınca kamulaştırılan ve Bakanlığa tahsis edilen alan belirlenmeden hüküm kurulmuş olması doğru olmamıştır.
Mahkemece, yöreye ait “en eski” tarihli dahil memleket haritası ve hava fotoğraflarının ”tamamı” ile amenajman planı ve komşu parsellere ait kadastro tutanakları, tutanaklar kesinleşmiş ise tapu kayıt örnekleri ve tapu kayıtları hükmen oluşmuş ise mahkeme karar örnekleri ve varsa ilgili … ilamlarının örnekleri ayrıca kamulaştırma evrakları, yapılan tahsis ve ağaçlandırma işlemlerine ilişkin bilgi ve belgeler ilgili yerlerden getirtilip, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan, aynı köyde ve komşu köylerde ikamet eden şahıslar arasından seçilecek ayrı ayrı 3’er kişilik yerel bilirkişi kurulu ve taraf tanıkları ile önceki bilirkişiler dışında halen Tarım ve Orman Bakanlığı ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman mühendisleri arasından seçilecek üç orman mühendisi bilirkişi kurulu, bir fen elemanı ve bir jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişi aracılığıyla yeniden keşif yapılmalıdır. Keşifte getirtilen belgeler çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle, taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı Yasalar karşısındaki durumu saptanmalı; zilyetlikle veya hukuki değeri kalmamış olan tapu kayıtlarıyla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; keşifte, hakim gözetiminde, taşınmazın dört yönden renkli fotoğrafları çektirilip, onaylanarak dosyaya eklenmeli; yukarıda değinilen diğer belgeler fen, jeodezi ve fotogrametri uzmanı ile orman bilirkişileri eliyle yerine uygulattırılıp; orijinal-renkli (renkli fotokopi) hava fotoğrafları ve memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de hava fotoğrafları ve memleket haritası ölçeğine (Net-Cad veya benzeri programlar kullanılarak) denetime elverişli olacak şekilde çevrildikten sonra komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmaz çevre parsellerle birlikte memleket haritası ve hava fotoğrafları üzerinde gösterilmeli yine kamulaştırma krokileri ve ağaçlandırma işlemlerine ilişkin varsa krokileri uygulanarak çekişmeli taşınmazın hangi bölümlerinin kamulaştırılan bölümde ve ağaçlandırılan bölümlerde kaldığı haritasında gösterilmeli, taşınmazın gerçek eğimi klizimetre aletiyle ölçülerek memleket haritalarındaki münhanilerden (yükseklik eğrilerinden) de faydalanılmak suretiyle belirlenmeli; stereoskopik hava fotoğraflarının stereoskop vasıtasıyla üç boyutlu incelemesi yapılarak temyize konu taşınmazın niteliği, üzerindeki bitki örtüsünün cinsi, yaşı, dağılımı, kapalılık oranının açıklandığı ve dava konusu taşınmazın 6831 sayılı Orman Kanunu’nun 17/2. maddesinde belirtilen orman içi açıklık vasfında olup olmadığını belirten, müşterek imzalı şekilde, yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan krokili bilimsel verileri bulunan yeterli ve dosyadaki belgeler ile karşılaştırıldığında denetime elverişli rapor alınmalı ve çekişmeli taşınmazın ne kadarının orman sayılan yerlerden ne kadarının da Milli Savunma Bakanlığınca kamulaştırılan ve tahsis sonucu ağaçlandırılan alan olduğu tereddüte mahal bırakmayacak şekilde belirlenerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalılar Hazine ve … vekilinin temyiz itirazlarının kabulüne, Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK’nin 371. maddesi uyarınca BOZULMASINA, dosyanın HMK’nin 373/2 maddesi gereğince Bölge Adliye Mahkemesine, karardan bir örneğinin İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, 01.03.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.