Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2019/89 E. 2019/668 K. 22.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2019/89
KARAR NO : 2019/668
KARAR TARİHİ : 22.01.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : İtirazın İptali

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne kısmen reddine karar verilmiş olup, hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtayca incelenmesi davalı vekili ile duruşma talepsiz olarak davacı vekili tarafından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 10/10/2018 … günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü taraflardan kimse gelmediğinden incelemenin dosya üzerinden yapılmasına karar verildi. Temyiz isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyanın incelenmesi sonucu görülen eksikliklerin ikmali için dosyanın mahal mahkemesine iadesine karar verilmesini takiben eksiklik tamamlanmış olmakla dosya yeniden incelendi gereği düşünüldü:

.K.. A R A R

Davacı vekili, vekil edeni ile davalı şirket arasında 13/09/2004 tarihinde yapılan kira sözleşmesi ile vekil edenine ait … 3 nolu antrepo içindeki 6.00 m2 lik B/48 nolu standın davalı şirkete kiralandığını, ancak davalının 6,00 m2 haricinde fazladan 43,00 m2 alanı işgal ettiğini, bu durumun … 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2007/76 D.İş sayılı dosyası ile tespit edildiğini, davalı hakkında fazladan kullanılan alana ilişkin olarak 05/07/2007-20/12/2010 tarihleri arasında hesaplanan ecrimisil bedelinin tahsili için … 2.İcra Müdürlüğünün 2011/4547 Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, davalı tarafından takibe itiraz edildiğini belirterek, davalının takip dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, vekil edeninin davacıya ait… liman sahası içinde bulunan 3 nolu antrepo içinde yer alan B blok B-48 adresindeki yerden 6 m2’lik boş standı 13/09/2004 tarihinde kiraladığını, kira bedellerini düzenli olarak ödediğini, bunun dışında herhangi bir kullanımının olmadığını, tespit dosyasında yapılan tebligatın usulsüz olduğunu,yapılan tespit ve alınan bilirkişi raporlarını kabul etmediklerini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davacının davasının kısmen kabul kısmen reddi ile takibin takip tarihi itibari ile 25.626.36 TL asıl alacak, 2.603.73 Tl birikmiş faiz üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, tarafların kötü niyet ve inkar tazminatı taleplerinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili ile davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, haksız işgal tazminatına ilişkin icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Tüm dosya içeriği ve toplanan delillerden, davacı şirket ile davalı şirket arasında yapılan 13/09/2004 başlangıç tarihli kira sözleşmesi ile, dava konusu… 3 nolu antrepo içindeki 6.00 m2’lik B/48 nolu standın davalı şirkete kiralandığı, … 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2007/76 D.İş sayılı dosyası ile, davacı şirket tarafından davalı ve dava dışı 47 kişi aleyhine … 3 nolu antrepo içinde kiracıların kira sözleşmelerine konu alan dışındaki işgal ettikleri alanların tespitinin talep edildiği, anılan mahkemece 05/07/2007 tarihinde keşif yapılıp harita ve inşaat mühendisi bilirkişilerden rapor alındığı, bahsi geçen raporda icmal tablosunda davalı şirketin sözleşmeye göre kullanması gereken yerin 6 m2 olduğu, davalının kullandığı alanın 49,00 m2 olduğu, fazla kullandığı alanın 43,00 m2 olduğunun tespit edildiği anlaşılmaktadır.
Mahkemece, az yukarıda bahsi geçen, delil tespit dosyasına göre, davalının fazladan kullandığı alan üzerinden ecrimisil bedeli hesaplanarak, takibin devamına karar verilmiş ise de, eksik inceleme ve araştırma ile hüküm kurulmuştur. Şöyle ki, davacının delil olarak dayandığı … 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2007/76 D.İş sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporu taraflar arasındaki kira sözleşmesinde davalı şirketin belirtilen adresinde tebliğ olunmamıştır. Kira sözleşmesi hükümlerine göre, davalı şirkete yapılan tebliğin usulsüz olduğunun kabulü gerekecektir. Kaldı ki, tespit dosyasında, keşif tarihi olan 05/07/2007 tarihindeki fazladan kullanılan alan tespit edilmiş, tespitler yapılırken bilirkişinin neye dayanarak davalı ve dava dışı diğer kiracıların bu yerleri kullandığı bir dayanak gösterilmeden tespit edilmiştir. Tüm bu açıklananlar ışığında, eldeki davada tespit dosyası esas alınarak karar verilmesi hatalı olmuştur.
Bununla birlikte, davacı vekilince, dava dilekçesinde diğer deliller yanında tanık deliline de dayanıldığı, ancak bildirilen tanıkların dinlenilmediği görülmektedir. O halde, mahkemece yapılacak iş, davacı tanıklarının isim ve adreslerini bildirmesi için davacı tarafa süre ve imkan tanınması, bildirilmesi halinde, mahallinde yeniden keşif icra edilerek, tanıkların beyanlarının keşif mahallinde alınması, tanıklara davalı şirketin bahsi geçen tarihlerde, dava konusu yerde kira dışı kullanımının olup-olmadığının sorulması ve elde edilecek sonuca göre toplanmış deliller çerçevesinde bir karar vermek olmaldır. Tüm bu hususlar düşünülmeden, eksik araştırma ve inceleme ile karar verilmiş olması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Davalı vekilinin temyiz itirazları yukarıda açıklanan nedenle yerinde olduğundan kabulüyle, usul ve yasaya uygun bulunmayan hükmün 6100 sayılı HMK’nin Geçici 3.maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma sebebine göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, taraflarca HUMK’un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edene ayrı ayrı iadesine, 22/01/2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.