Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2019/862 E. 2021/2362 K. 16.03.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2019/862
KARAR NO : 2021/2362
KARAR TARİHİ : 16.03.2021

DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi Ve Kal
MAHKEMESİ : Zonguldak 2. Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Zonguldak 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin davanın reddine ilişkin kararına karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş, Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince istinaf talebinin kabulüne İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına davanın kabulüne karar verilmiş olup, bu kez de hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtay’ca incelenmesi davalılardan … vekili tarafından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 16.03.2021 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden gelmedi. Karşı taraftan davalılardan … geldi. Duruşmaya başlanarak temyiz isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan ve hazır bulunanın sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, Zonguldak Havzasının vekil edeni kurumun iş ve emniyet sahası içinde bulunduğunu, dava konusu alanın aynı zamanda dinamit ruhsatı sahası içinde kaldığını, davalılar tarafından ev yapılmak suretiyle işgal edildiğini, bu alanda dinamit ve patlayıcı maddeler bulunması nedeniyle davalılar için son derece tehlike arz ettiğini, söz konusu patlayıcı madde ruhsat alanının bir kısmı Hazine’ye ait olsa da dava konusu yer üzerinde vekil edeni kurumun kullanma hakkı olduğunu açıklayarak davalıların müdahalesinin men’ine ve muhdesatın kal’ine karar verilmesini istemiştir.
Davalılardan … vekili, taşınmazın muris …’den kaldığını, murisin sağlığında aynı konuda Zonguldak 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 1989/224 Esas sayılı dosyası ile dava açıldığını ve kabul kararı verildiğini, bu nedenle kesin hüküm bulunduğunu, dava konusu alanın emniyet sahası dışında kaldığını, dinamit ve patlayıcı madde tesisine uzak olduğunu, taşınmaz için Hazine’ye ecrimisil ödendiğini beyanla davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, daha önce aynı konuda dava açıldığı ve hüküm tesis edildiği gerekçesi ile, davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmesi üzerine, karara karşı davacı vekili tarafından istinaf talebinde bulunulmuş, Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 1.Hukuk Dairesinin 20.12.2018 tarihli ve 2018/30 Esas ve 2018/34 Karar sayılı kararı ile, davacı vekilinin istinaf talebinin kabulüne İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne karar verilmiş, bu defa, karara karşı davalılardan … vekili tarafından temyiz talebinde bulunulmuştur.
Dava elatmanın önlenmesi ve yıkım isteklerine ilişkindir.
Her ne kadar Bölge Adliye Mahkemesince, davalı tarafından dava konusu 291 ada 1 parsel sayılı taşınmaza ev ve depolar yapılmak sureti ile taşınmazın haksız işgal edildiği gerekçesi ile kabul kararı verilmiş ise de, dosyaya ibraz edilen ve hükme esas alınan 11.01.2016 tarihli … ve … tarafından hazırlanan bilirkişi raporunun incelenmesinden; K.T.İ Müessesi Harici Planının sayısallaştırma ve çakıştırma işlemi sonucu dava konusu yapıların bulunduğu alanın kırmızı çizgi ile gösterilen yerleşime müsaade edilmeyen alan içinde kaldığının belirtildiği, söz konusu yapıların 291 ada 1 parsel sayılı taşınmaz içinde kaldığına dair bir tespit yapılmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda, dava konusu yapıların bulunduğu alan konusunda duraksama oluşmuştur.
Hal böyle olunca, dava konusu yapıların hangi parsel sınırları içinde kaldığı, taşınmazların bulunduğu alan itibariyle davacının mülkiyetten ya da başka yasal sebepten dolayı elatmanın önlenmesi ve kal talebinde bulunmaya yetkili olup olmadığı, ayrıca, davalılardan … tarafından dava konusu taşınmazın satışın kendisine yapıldığı beyan edilmek suretiyle dosyaya tapu kaydı ibraz edilmiş olmakla, dosyaya ibraz edilen tapu kayıtlarının dava konusu alana ilişkin olup olmadığı hususlarının duraksamaya yer vermeyecek şekilde tespitinden sonra oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulması doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalılardan … vekilinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulüyle HMK’nin 371. maddesi gereğince Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA, dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine, karardan bir suretin de İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 16.03.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.