Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2019/6086 E. 2020/3124 K. 08.06.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2019/6086
KARAR NO : 2020/3124
KARAR TARİHİ : 08.06.2020

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Müdahalenin Men’i Taşınmazın Eski Hale Getirilmesi Ve Taşınmaza Verilen Zarar Ziyanın Giderilmesi İçin Tazminat

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonucunda Mahkemece verilen davanın kabulüne dair kararın Vakıflar 2. Bölge Müdürlüğü vekili ve davalı vekilleri tarafından ayrı ayrı temyiz edilmesi üzerine Dairenin 23.05.2019 tarihli ve 2019/2190 Esas, 2019/5496 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmişti. Vakıflar 2. Bölge Müdürlüğü vekili ve davalı vekilleri tarafından ayrı ayrı süresinde kararın düzeltilmesi istenmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
KARAR
Davacı … vekili, vekil edeni İdarenin 77 ada 5 parsel sayılı taşınmazın tamamının maliki olduğunu 7.6.2010 tarihinden itibaren 49 yıl süre ile taşınmazın intifa hakkının dava dışı … Vakıf Üniversitesi’ne tahsis edildiğini, söz konusu taşınmaza davalı …… A.Ş. ve taşeronu diğer davalı … İnşaat Ltd. Şti tarafından yol inşaatı yapıldığının tespit edildiğini, bu kapsamda yol güzergahı üzerinde hafriyat çalışması yapıldığını ve yapılan çalışmalara müvekkili İdare’nin herhangi bir izni olmadığını belirterek, davalıların müdahalesinin menini, taşınmaz üzerindeki hafriyat, moloz ve inşaat atıkları masraflarının davalılardan tahsilini, taşınmazın eski hale getirilmesini ve taşınmaza verilen zarar ziyanın giderilmesi için 1.329.039,53 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiş ve bilahare ıslahla taleplerini 2.468.443,52 TL’ye yükseltmişlerdir. Davacı … İdaresi vekili 11.12.2014 havale tarihli dilekçe ile davaya konu müdahalenin yaklaşık olarak 2010 yılında olduğunu bildirmiştir. Yargılama sırasında davacı İdare dava konusu taşınmazı …’ye devretmiş ve yargılamaya … tarafından devam edilmiştir.
Davalılar, ayrı ayrı davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece davanın kabulüne, davalıların taşınmaza vaki müdahalelerinin men-ine 2.468.443,52 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı …’ye verilmesine karar verilmiş ve karar davayı açıp yargılama sırasında taşınmazı devreden Vakıflar 2. Bölge Müdürlüğü vekili, davalı …vekili ve davalı … İnşaat Taah. San. İç ve Dış Ltd. Şti vekili tarafından temyiz edilmiş ve Dairemizin 23.05.2019 tarihli ve 2019/2190 Esas, 2019/5496 Karar sayılı kararıyla hükmün onanmasına karar verilmiştir. Bu defa kararı temyiz eden Vakıflar 2. Bölge Müdürlüğü vekili, davalı …… A.Ş vekili ve davalı … İnşaat…Ltd. Şti vekili kararın düzeltilmesi isteminde bulunmuştur.
Dava müdahalenin men’i ve eski hale getirme ile birlikte tazminat talebine ilişkindir.
1.Dosya içeriği ve toplanan delillerden; dava konusu 77 ada 5 parsel sayılı taşınmazın 23.820,00 m2 bahçe vasfıyla tesis kadastrosu edinme sebebi ile … … Vakfı adına kayıtlı olduğu, 12.09.2013 tarihinde yapılan satış işlemi ile dava konusu taşınmazın …’nin mülkiyetine geçtiği, Dairemizce yapılan geri çevirmeye verilen cevapta dava konusu taşınmazın 28.10.2016 tarihli ifraz işlemi ile kapatıldığı, anlaşılmaktadır. Dava konusu 77 ada 5 parsel nolu taşınmazın imar sonucu kapatıldığına göre Mahkemece imar sonucu oluşan yeni parsel numaraları ve krokileri ilgili kurumdan getirtilmeden davacı …’nin aktif dava ehliyeti kalıp kalmadığı HMK’nin 125 maddesinin uygulama yeri olup olmadığı değerlendirilmeden esas hakkında karar verilmesi doğru olmamıştır.
Diğer yandan davalılar … Gayrimenkul Geliştirme İnşaat ve Tic. A.Ş. ve … İnşaat Taah. San. İç ve Dış Tic Ltd. Şti vekillerinin karar düzeltme itirazlarının incelenmesinde; önemle belirtmek gerekir ki; davalı … İnşaat’ın İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/580 Esas, 2014/394 Karar sayılı ilamıyla iflasına karar verildiği ve kararın 16.05.2019 tarihinde kesinleştiği anlaşıldığına göre, davanın İflas İdaresine yöneltilmesi ve bu şekilde taraf teşkilinin sağlanması gerekirken, bu hususun nazara alınmaması da doğru olmamıştır.
Kabule göre; öncelikle Mahkemece, davalıların dava konusu taşınmaza haksız müdahalesi olup olmadığı belirlenmelidir. Bu belirleme yapılırken, dava konusu taşınmaza dava dışı başka şirketlerin de hafriyat dökme, moloz yığma vs. şeklinde müdahalede bulunduğundan bahisle 2008 yılında açılmış olan İstanbul Anadolu 11. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/527 Esas sayılı derdest elatmanın önlenmesi ve eski hale getirme bedeline yönelik tazminat davası dikkate alınmalıdır. Ayrıca dava konusu taşınmazda lehine 49 yıllığına intifa hakkı kurulduğu belirtilen … Vakıf Üniversitesi ile davalı … …Ltd. Şti. arasında yapılan kira sözleşmesi olduğu nazara alınmalı, Mahkemece bu kira ilişkisi ve bu ilişkinin feshine ilişkin açılan dava ile davanın akıbeti üzerinde durularak, davalıların hafriyat ve moloz dökmesinin sözleşme kapsamında olup olmadığı tereddüde yer vermeyecek şekilde belirlenmelidir. Yapılacak araştırma ve inceleme sonucunda davalılarca dökülen moloz ve hafriyatın kira ilişkisi çerçevesinde değerlendirilemeyeceği sabit olursa o takdirde, müdahalenin akıbeti üzerinde durulmalıdır. Şöyle ki; dava konusu taşınmaz üzerinde mevcut durumda yapılar yapılmış ve davalılarca yapılan müdahale ortadan kalmış ise bu takdirde elatmanın önlenmesi talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığı kararı verilmelidir.
Mahkemece, davacının eski hale getirme nedeniyle tazminat istemine ilişkin; yukarıda belirtilen 2008 yılında açılan ve derdest olan elatmanın önlenmesi, tazminat istemine ilişkin davada yapılan hafriyat, moloz vs. dökümleri ve eldeki dosya davalılarınca yapılan dökümler bilirkişilerce değerlendirilerek eldeki dosya davalıların sorumlu olup olmadıkları ve/veya ne oranda sorumlu oldukları belirlenmelidir. Yine yukarıda da bahsedildiği üzere, eldeki dosya davalıların haksız yaptığı dökümlerin sözleşme kapsamında olup olmadığı da değerlendirilmeli ve kira sözleşmesi kapsamında olduğu sonucuna varılırsa tazminat istemin de reddine karar verilmelidir. Mahkemece davalıların fiili nedeniyle halen eski hale getirmeyi gerektirecek bir müdahale olup olmadığı tespit edildikten sonra, dava konusu taşınmazda yapılaşma olmuş ve müdahale edilen alan zaten ortadan kalkmışsa, davacı … ile özel firma arasında yapılan sözleşme şartnamesine bakılması gerekir. Şöyle ki; davacının şartnameye dava konusu moloz, hafriyat vs.’nin düzeltilmesini şart koymasının davacı aleyhine bir durum yaratıp yaratmadığının uzman bilirkişilerce belirlenmesi, eğer davacının davalıların müdahalesi sebebiyle, şartnameye koyduğu hüküm davacıya bir külfet yüklememiş ise davacının ortada bir zararı olmayacağından, davacının sebepsiz zenginleşmesine neden olmamak için eski hale getirme tazminatına yönelik talebin reddi gerekir. Ancak şartnameye böyle bir hüküm konulması davacının külfetini arttırmışsa yani taşınmazdaki moloz, hafriyat vs.nin varlığı sebebiyle daha yüksek bedel ödemesi gerekmişse, bilirkişilerce belirlenecek olan bu bedel eski hale getirmenin karşılığı olarak hüküm altına alınması gerektiği bu defaki incelemede anlaşılmıştır.
2. Davayı açıp yargılama sırasında taşınmazı devreden Vakıflar 2. Bölge Müdürlüğü vekilinin karar düzeltme itirazına gelince; taşınmazı devrettiği davacı … ile arasında yaptığını belirttiği anlaşma iç ilişkilerini ilgilendirdiğinden, yerinde olmayan karar düzeltme itirazının reddine karar verilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle Vakıflar 2. Bölge Müdürlüğü vekilinin karar düzeltme itirazlarının reddine, (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar … Gayrimenkul….A.Ş. ve … İnşaat….Ltd. Şti. vekillerinin karar düzeltme itirazlarının kabulü ile Dairemize ait 23.05.2019 tarihli ve 2019/2190 Esas, 2019/5496 Karar sayılı onama ilamının kaldırılmasına, Yerel Mahkeme hükmünün açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK’nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, takdiren 450,00 TL para cezasının karar düzeltme isteyen davacıdan alınmasına, 92,50 TL peşin harcın ret karar harcına mahsubu ile kalan 20,80 TL’nin davacıdan alınmasına, peşin harcın istek halinde davalı … GYO A.Ş.’ye iadesine 08.06.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.