Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2019/4442 E. 2019/7641 K. 17.09.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2019/4442
KARAR NO : 2019/7641
KARAR TARİHİ : 17.09.2019

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
VASİ : …
KISITLI : ..
DAVA TÜRÜ : Vesayetin Kaldırılması

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada bozma sonrası yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün kısıtlı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

K A R A R

Kısıtlı …, kendisine atanan vasinin maddi konularda yardımcı olmadığını, ayrıca artık alkol almadığını ileri sürerek hakkındaki kısıtlama kararının kaldırılmasını istemiş; mahkemece, yapılan yargılama ve toplanan deliller neticesinde; yapılan kolluk araştırmasında kısıtlının savurganlığının devam etmediği, 2-3 ayda bir alkol aldığı, kısıtlanması için yeterli sebebin ortadan kalktığı bildirildiğinden, TMK’nin 429. maddesi uyarınca kısıtlının kısıtlılığının kaldırılarak “dava açma ve sulh olma, taşınmazların alımı, satımı, rehnedilmesi ve bunlar üzerinde başka bir ayni hak kurulması kıymetli evrakın alımı, satımı ve rehnedilmesi, olağan yönetim sınırları dışında kalan yapı işleri, ödünç verme ve alma, ana parayı alma bağışlama, kambiyo taahhüdü altına sürme, kefil olma konularında” görüşünü almak üzere eşi …’nun yasal danışman olarak atanmasına dair ek karar verilmiştir. Vasi vekili tarafından temyiz itirazı üzerine yapılan incelemede Daire’nin 2017/6074 Esas ve 2017/13547 Karar sayılı ilamıyla …’in TMK’nin 406. maddesi gereği savurganlık ve alkol bağımlılığı nedeniyle kısıtlandığının anlaşıldığı, bu her iki kısıtlama nedeni üzerinde durularak taraflardan delillerinin sorulması, toplanacak deliller çerçevesinde ve re’sen araştırma yapılabileceği de gözetilerek kısıtlama nedenlerinin ortadan kalkıp kalkmadığı hususunda oluşacak sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ve incelemeyle karar verildiğine işaret edilerek hüküm bozulmuştur.
Mahkemece, bozma sonrası yapılan yargılama neticesinde kısıtlının alkol bağımlısı olduğu, tedavisi için Amatem’e yatırılabilmesi amacıyla vesayet makamınca vasiye izin verildiği, ancak Amatem’e yatmadığı, tedavisinin sağlanamadığı, dinlenen tanık beyanlarına göre 4-5 ay alkol kullanmadığı ama sonra tekrar başladığı, alkol aldığında kendini kaybettiği, bu hususların kolluk araştırmasıyla da tespit edildiği, emekli maaşını kısıtlının kendisinin çektiği, 4-5 aydır eve gitmediği, kısıtlının beyanlarında da belirttiği üzere Kastamonu Merkez’de bulunan … Oteli’nde kaldığı, bu nedenle kendisini veya ailesini darlık veya yoksulluğa düşürme tehlikesinin bulunduğunun anlaşıldığı ve tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde, TMK’nin 406 maddesi gereğince kısıtlılık halinin sona ermesini gerektirecek bir durum tespit edilemediği, kısıtlılık sebeplerinin devam ettiği kanaatine varılmakla kısıtlılık halinin devamına dair karar verilmiştir. Hüküm, süresi içerisinde kısıtlı tarafından temyiz edilmiştir.
1.Kısıtlının temyiz itirazları incelendiğinde ;
Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve uyulan bozma ilâmında açıklandığı üzere işlem yapılıp sonucu dairesinde hüküm tesis edildiğine göre temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2.Kısıtlının vasinin şahsına itirazları incelendiğinde;
Türk Medeni Kanunu’nun 422. maddesi gereğince vasinin sıfatına karşı yapılan itirazları veya vasinin ileri sürdüğü kaçınma sebeplerini (özürleri) inceleme görevi öncelikle vesayet makamı sulh mahkemesine, onun kabul etmemesi halinde denetim makamı asliye mahkemesine aittir.
Somut olayda, vasinin şahsına yönelik itiraza ilişkin dilekçenin açıklanan kurallar çerçevesinde değerlendirilip, vesayet makamınca itiraz nedenleri yerinde görülmediği takdirde denetim makamınca incelenip bu konuda aynı Yasa’nın 488. maddesi uyarınca kesin bir karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte gösterilen nedenlerle kısıtlının yazılı temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA, vasinin şahsına yönelik itirazların incelenebilmesi için (2) nolu bentte açıklanan sebepler ile dosyanın mahkemesine İADESİNE, HUMK’un 440/III-1, 2, 3 ve 4. bentleri gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna,17/09/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.