Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2019/4436 E. 2019/8327 K. 01.10.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2019/4436
KARAR NO : 2019/8327
KARAR TARİHİ : 01.10.2019

MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı alacaklılar vekilleri tarafından ayrı ayrı temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

K A R A R

Davacı üçüncü kişi vekili, borçlu şirketin dava dışı … Birleşik Mağazaları A.Ş. nezdindeki hak ve alacaklarının haczinin talep edildiğini, ancak … bünyesindeki hak ve alacağın, 22/07/2010 tarihli faktoring sözleşmesi ve 27/09/2011 tarihli protokol ile müvekkil şirkete temlik edildiğini, temlik işleminin yapılması ile birlikte … A.Ş. nezdindeki alacakların borçlu şirketin mal varlığından çıktığını, müvekkil şirketin mal varlığına dahil olduğunu belirterek istihkak iddiasının kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı alacaklı Güven 89 Gümrük Müşavirliği Ltd. Şti vekili, borçlu şirketin dava dışı … Birleşik Mağazalar A.Ş. deki hak ve alacakları üzerine davacının temlik bildirim tarihinden bir gün önce … 6.İcra Müdürlüğünün 2012/6292 sayılı takip dosyası üzerinden haciz konulmuş olması ve hacizli alacağın temlikinin, borçlunun tasarruf hakkının kısıtlamış olması sebebiyle her zaman düzenlenmesi mümkün olan adi temlik sözleşmesinin bağlayıcı olamayacağını belirterek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Davalı alacaklı Timeks İç ve Dış Ticaret Ltd Şti. vekili, davacının temliknameyi … Birleşik Mağazalar A.Ş’ ye … 6.İcra Müdürlüğünün 2012/5780 Esas sayılı dosyası ile yapılan hacizden sonra bildirdiğini, 2010 ve 2011 yılında yapıldığı iddia edilen sözleşme ve protokolün adi yazılı olması nedeni ile hukuki bir değer ifade etmediğini belirterek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, haciz işlemi muhafaza tedbirlerinden olup, bir menkulun ve gayrimenkul ile hak ve alacağın haciz edilmiş olması, o menkul veya gayrimenkul ile hak ve alacağın mülkiyetinin devri sonucunu doğurmadığı, haciz işlemi ile mülkiyetten tasarrufun sınırlandırıldığı, iş bu nedenle temlik sözleşmesi ile davacı temlik alacaklısı şirkete devredilen hacze konu paranın temlik bildiriminden önce haciz edilmiş olması, mülkiyetin el değiştirmesi sonucunu doğurmadığından, hacze rağmen mülkiyetin temlik alacaklısına ait olduğunun kabulü gerektiği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı alacaklılar vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, üçüncü kişinin İİK’nin 96. vd. maddelerine dayalı istihkak iddiasına ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş ise de yapılan inceleme ve araştırma karar vermeye yeterli değildir. Bu nedenle; davacı üçüncü kişi ve borçlu şirketlerin tutması zorunlu ticari defterlerinin getirtilerek, dava dışı … Birleşik Mağazaları A.Ş’nin tutması zorunlu ticari defterlerinin ise yerinde inceleme yapılmak sureti ile 22.7.2010 tarihli Factoring Sözleşmesi ve 27.9.2011 tarihli protokol kapsamında ön ödeme, avans, factoring ücreti alınıp alınmadığı, factoring sözleşmesi ve protokol tarihi itibari ile borçlu şirketin … Birleşik Mağazaları A.Ş’den faturaya dayalı alacağı olup olmadığı, borçlunun … Birleşik Mağazaları A.Ş’den olan alacağı nedeni ile protokol ve factoring sözleşmesi gereği davacı üçüncü kişinin borçlu şirkete ödeme yapılıp yapılmadığı yani finansman sağlanıp sağlanmadığı ve Factoring Sözleşmesi kapsamında kullandırılan krediye ilişkin kayıt bulunup bulunmadığının belirlenmesi, öte yandan, … Bankası … Liman Şubesi nezdindeki 70700254 nolu hesaba ilişkin tüm hesap ekstrelerinin getirtilerek hesaba yatırılan ve başka bir hesaba aktarılan paraların tarihleri ile ayrıntılı dökümünün yapılması ve hesap temlik sözleşmesinin yapıldığı 04.01.2012 tarihi itibari ile hesapta bulunan para miktarının saptanması, ödeme, havale ve faturaların ticari defterlere işlenip işlenmediği, işlenmişse bu defterlerin usulune uygun tutulup tutulmadığı, açılış ve kapanış tasdiklerinin yapılıp yapılmadığı hususlarının yapılan ödemeler ve banka kayıtları da dikkate alınarak açıklığa kavuşturulması, öte yandan davacı üçüncü kişinin alacaklılara yönelttiği sıra cetveline itiraz davasında verilecek kararın gözetilmesi, diğer bilgi ve belgeler de dikkate alınarak uyuşmazlık hakkında bir karar verilmesi gerekirken, dosya üzerinden yapılan yetersiz bilirkişi raporu ile yetinilerek karar verilmesi doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı alacaklı vekillerinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün İİK’nin 366. ve HUMK’un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve taraflarca İİK’nin 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harçların istek halinde temyiz eden alacaklılara ayrı ayrı iadesine, 01.10.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.