Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2019/158 E. 2019/1084 K. 06.02.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2019/158
KARAR NO : 2019/1084
KARAR TARİHİ : 06.02.2019

MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

DAVA TÜRÜ : İstihkak

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

KARAR

Davacı üçüncü kişi vekili, müvekkiline ait olan pancar söküm aletinin haczedildiğini, müvekkili tarafından borçluya 26/07/2014 tarihinde mahcuzun kiralandığını, gerek müvekkili ile borçlu arasında kiralamaya ilişkin yapılmış olan sözleşme, gerekse müvekkiline ait fatura ve ticari defterlerin mahcuzun 3.kişiye ait olduğunu ortaya koyduğunu açıklayarak, istihkak davasının kabulü ile haczin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı alacaklı vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, borçluya ödeme emrinin tebliğ edildiği adreste haczin yapıldığı, yasal karinenin aksinin davacı 3. kişi tarafından kesin ve güçlü delillerle kanıtlanması gerektiği, taraflar arasında yapılan kira sözleşmesinin muvazaalı olduğuna dair yeterli delilin bulunmadığı, faturanın mahcuzla uyumlu olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, üçüncü kişinin İİK’nin 96. vd. maddelerine dayalı istihkak iddiasına ilişkindir.
1.Temyiz aşamasında iken davacı vekili ile davalı asilin birlikte imza altına aldığı 22.1.2019 tarihli dilekçenin UYAP sistemi üzerinden gönderildiği, dilekçenin aslının da sonradan dosyaya eklendiği, dilekçenin içeriğinde tarafların anlaştığı aralarında alacak ve verecek kalmadığı belirtilmiştir.
Buna göre, tarafların iradelerine uygun olarak düzenledikleri 22.1.2019 tarihli dilekçe değerlendirilerek, hüküm kurulmak üzere kararın bozulması gerekmiştir.
2-Bozma sebep ve şekline göre, davalı alacaklı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün İİK’nin 366. ve HUMK’un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, taraflarca İİK’nin 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine 6.2.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.