Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2018/8161 E. 2019/692 K. 22.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/8161
KARAR NO : 2019/692
KARAR TARİHİ : 22.01.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi Ve Eski Hale Getirme

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

K… A R A R

Davacılar, paydaşı oldukları 1911 parsel sayılı taşınmazda bulunan bina ve bahçede davalının kişisel tasarruflarda bulunup bir takım değişiklikler yaptığını ileri sürerek elatmasının önlenmesine ve taşınmazın eski haline getirilmesine karar verilmesini istemişlerdir.
Davalı, taşınmazda kendisinin de payının bulunduğunu, yaptığı değişikliklerin taşınmaza değer kattığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, tüm paydaşların rızasının bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne dair verilen karar, davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve eski hale getirme isteklerine ilişkindir.
1- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmediğinden, REDDİNE,
2- Davalı vekilinin elatmanın önlenmesine yönelik temyiz itirazlarına gelince;
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişmeli, iki katlı kargir bina nitelikli 1911 parsel sayılı taşınmazda tarafların paydaş olduğu, taraflar arasında fiili kullanım biçiminin oluştuğu, alt katı davalının üst katı ise davacıların kullandığı, davalının iki kat arasına 18.26m² alanlı sundurma yaptığı sabittir.
Mahkemece, davalının sundurma yapmak suretiyle taşınmaza elattığı tespit edilerek bu alana elatmasının önlenmesine karar verilmesi gerekirken, paydaşı olduğu 1911 parsel sayılı taşınmaza elatmasının önlenmesine karar verilmesi doğru değil ise de, anılan hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından, Mahkeme kararının düzeltilerek onanması uygun görülmüştür (HUMK m. 438/7, HMK 370/2).
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte yazılı nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde görülmediğinden REDDİNE, (2) numaralı bentte yazılı nedenle davalı vekilinin elatmanın önlenmesine yönelik temyiz itirazlarının kabulü ile; temyiz olunan kararın 1. parağrafında bulunan ” … 1911 parselde kayıtlı taşınmaza davalının haksız müdahalesinin menine … ” ibaresinin madde metninden çıkarılarak yerine ” … 1911 parsel sayılı taşınmazda bulunan ve fen bilirkişilerinin 26.11.2013 tarihli raporunda sundurma alanı olarak belirtilen 18.26m²’lik kısma davalının elatmasının önlenmesine, … ” cümlesinin yazılmasına, 6100 sayılı HMK’nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’un 438/7. maddesi uyarınca hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, taraflarca HUMK’un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 22/01/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.