YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/6176
KARAR NO : 2018/17990
KARAR TARİHİ : 25.10.2018
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Muarazanın Önlenmesi
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup, hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 25/10/2018 Perşembe günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden taraftan gelen olmadı. Karşı taraftan davacı vekili Avukat … geldi. Duruşmaya başlanarak temyiz isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan ve hazır bulunanın sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, vekil edeninin davaya konu 1415 parselin 7001//46128000 hisse ile maliki olduğunu,müvekkilinin davalıya geçici kullanmak üzere verdiği binaya ait bölümlerin davalı tarafından iade edilmediğini,davalının binayı sahiplenmeye çalıştığını,taşınmazda hak iddia edip geçici kullanma hakkından vazgeçmediğini belirterek davalının yaptığı muarazanın giderilmesine ve elatmanın önlenmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.
Ne var ki, temyizden sonra davacı, 23.10.2018 havale tarihli usulüne göre mahkemece kimlik tespiti de yapılan dilekçesi ile davasından feragat ettiğini belirtmiş;davacı vekili de müvekkili davacının davasından feragat ettiğini bildirir dilekçe sunmuştur.
6100 sayılı HMK’nin 311. (HUMK’un 95) maddesi uyarınca kesin hüküm gibi sonuç doğuran davadan feragat edilmesi aynı yasanın 310. maddesine göre hüküm kesinleşinceye kadar mümkündür. Ancak karar kesinleşinceye kadar davadan feragat mümkün ise de, mahkemece, bir karar verilip, davadan el çekildikten sonra temyiz aşamasında davacı tarafından davadan feragat edildiğine ve bu aşamada feragat hakkında karar verme yetkisi mahalli mahkemeye ait bulunduğuna göre vaki feragat hakkında bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle kararın, davacının davadan feragatı dikkate alınarak mahkemesince feragat ile ilgili hüküm kurulmak üzere 6100 sayılı HMK.nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, taraflarca HUMK’un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 25.10.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.