Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2018/5582 E. 2020/4889 K. 07.09.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/5582
KARAR NO : 2020/4889
KARAR TARİHİ : 07.09.2020

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Ecrimisil

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

K A R A R

Davacı … vekili, dava konusu 6 nolu bağımsız bölümün hiçbir geçerli sebebe dayanmaksızın davalı tarafından uzun yıllar işgal edildiğini, bilahare 2014 yılının Haziran ayında taşınmazın boşaltıldığını açıklayarak, haksız işgal edilen dönemler için, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 20.000,00 TL ecrimisil bedelinin dönem sonu faiziyle davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı vekili davanın reddinin savunmuştur.
Mahkemece, kayıt maliki murisin ölümüyle davacının taşınmaza iştirak halinde malik olduğu, ecrimisil istemine ilişkin davayı tüm mirasçıların birlikte veya terekeye temsilci tayin edilerek temsilci marifetiyle açılması gerektiğinden bahisle, dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dava; ecrimisil istemine ilişkindir.
Gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere; ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, hak sahibinin, hak sahibi olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarihli 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır.
Bilindiği üzere; paylı mülkiyette taşınmazdan yararlanamayan paydaş, engel olan öteki paydaş, paydaşlardan veya hak sahibi olmayan üçüncü kişilerden her zaman payına vaki elatmanın önlenilmesini ve ecrimisil isteyebilir. Benzer olarak elbirliği mülkiyetinde de maliklerden biri öteki maliklerin olurlarını almadan veya miras şirketine temsilci atanmadan tek başına ecrimisil davası açabilir
Buna göre, davacı dava konusu taşınmazdaki hissesine (miras payına) yönelik olarak tek başına dava açarak ecrimisil isteyebileceğinden, mahkemece işin esası incelenmesi gerekirken, anılan husus gözardı edilerek davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş hükmün bu sebeple bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, usul ve yasaya aykırı hükmün 6100 sayılı HMK’nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, HUMK’un 440/1. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 07.09.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.