Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2018/5555 E. 2018/20033 K. 11.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/5555
KARAR NO : 2018/20033
KARAR TARİHİ : 11.12.2018

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Ecrimisil

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup hükmün taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

KARAR

Davacı, paydaşı olduğu 530 ada 19 parsel sayılı taşınmazın davalı tarafından ……ya verildiğini ileri sürerek elatmasının önlenmesine ve ecrimisile karar verilmesini istemiştir.
Davalı, taşınmazın davacı tarafından kullanıldığını, kendisinin yurt dışında yaşadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddianın kanıtlandığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişmeli …… nitelikli 530 ada 19 parsel sayılı taşınmazın 1/2 paylarla taraflar adına kayıtlı iken davacının payını 21.01.2014 tarihinde satış suretiyle dava dışı kişilere temlik ettiği, taşınmazın 3 katlı işyeri olarak kullanıldığı, davacının …… Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2013/31 D.iş sayılı dosyasında çekişmeli taşınmazın kim tarafından kullanıldığının tespitini istediği, anılan dosyada yapılan keşif üzerine ……cı sıfatıyla taşınmazda bulunduğunu iddia eden kişilerce davalının ……layan sıfatında olduğu …… sözleşmelerinin sunulduğu, sözleşme altındaki imzanın davalı tarafından inkar edildiği açıktır.
Mahkemece yazılı şekilde karar verilmiş ise de, yapılan inceleme ve araştırmanın hüküm kurmaya yeterli olduğunu söyleyebilme imkanı yoktur.
Şöyle ki, davalı savunması değerlendirilerek ……ların yatırıldığı davacıya ait olduğu iddia edilen banka kayıtları getirtilmediği gibi …… sözleşmelerindeki imzanın davalıya ait olup olmadığı da tam olarak tespit edilmiş değildir.
Hal böyle olunca; taraf delillerin eksiksiz toplanması, tanıkların dinlenilmesi, davalının savunması da değerlendirilerek davacıya ait hesap özetlerinin getirtilmesi ve …… yatırılıp yatırılmadığının tespit edilmesi, …… sözleşmeleri altındaki imzanın davalıya ait olup olmadığının saptanması, var ise davalının hangi dönemde taşınmaza müdahale ettiğinin tam olarak belirlenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik araştırmayla yetinilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenle davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulüyle, hükmün 6100 sayılı HMK’nin geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, taraflarca HUMK’un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın istek halinde temyiz edenlere ayrı ayrı iadesine 11.12.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.