Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2018/3810 E. 2019/7639 K. 17.09.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/3810
KARAR NO : 2019/7639
KARAR TARİHİ : 17.09.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Ecrimisil

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

KARAR

Davacı … vekili, ortak muris Fehmi Üçer’in 10.12.2008 tarihinde vefat ettiğini, 7 parsel sayılı taşınmazın miras olarak kaldığını, davacının bahse konu taşınmazdan hissesi oranında faydalanamadığını, davalı tarafından davacıya isabet eden kısmın da izinsiz olarak kullanıldığını ve davacının kullanımına izin verilmediğini belirterek bahse konu taşınmazda davacı hissesine tekabül eden kısma ilişkin olarak bina hariç olmak üzere davalı tarafından kullanılması nedeniyle taşınmazın satış tarihi olan 22.07.2014 tarihinden geriye doğru 15.10.2009 tarihine kadar geriye dönük olarak hesap edilecek ecrimisil bedeli olan 20.000 TL’nin fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı … vekili, dava konusu taşınmazın ekip biçmeye uygun bir arazi olmadığını ve herhangi bir ürün almanın da mümkün bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kısmen kabul kısmen reddine 799,50 TL ecrimisil alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine karar verilmiştir. Hüküm, süresi içerisinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine, takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2-Davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince;
Dosya kapsamındaki tüm bilgi ve belgeler incelendiğinde, dava konusu 7 parsele kayıtlı taşınmazın tarafların ortak murisi dava dışı Fehmi adına tapuda kayıtlı iken 17.06.2008 tarihinde satış yoluyla davalı … adına tescil edildiği, davacı tarafça açılan muvazaaya dayalı iptal tescil davasının kabulü ile 14.09.2012 tarihinde 3/8 hissenin davacı …, 5/8 hissenin davalı … adına hükmen tescil edildiği, ortaklığın giderilmesi davası sonucu 14.08.2014 tarihinde satış ve tevhit yoluyla tamamının davalı … adına kaydedildiği anlaşılmaktadır. Taşınmazın tamamının davalı kullanımında olduğu ve yukarıda açıklandığı üzere davacının da taşınmazda 3/8 paydaş olduğu dosya kapsamından sabit olup, davacı lehine ecrimisil hesabı yapılması yerinde olmuş ise de, yöntem incelendiğinde gereği gibi yapılmadığı anlaşılmaktadır.
Dava konusu taşınmaz tapuda 574 metrekare olup, teknik bilirkişi raporunda ecrimisil hesabı ise sadece ağaçlar (toplamda 370 metrekare alandaki ) üzerinden ürün geliri esas alınarak yapılmış, taşınmazın 574 metrekare zemini ile ilgili bir hesaplama yapılmamıştır. Mahkemece, davacının hisse oranı, talep ve dosya kapsamı gözetilerek Dairenin yerleşik ilke ve esaslarına uygun şekilde taşınmazın zemini yönünden de ecrimisil hesabı yaptırılıp oluşacak sonuç dairesinde bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (2) nolu bentte gösterilen nedenlerle davacı vekilinin yazılı temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün 6100 sayılı HMK’nin Geçici 3. maddesi yollaması ile HUMK’un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, diğer temyiz itirazlarının yukarıda (1) nolu bentte gösterilen nedenle reddine, taraflarca HUMK’un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine 17.09.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.