Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2018/2804 E. 2019/561 K. 17.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/2804
KARAR NO : 2019/561
KARAR TARİHİ : 17.01.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Paydaşlar Arasındaki Ecrimisil

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne ve kısmen reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili ile davalılardan … vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

K… A R A R

Davacı vekili, dava konusu 50 parsel sayılı taşınmazda vekil edeninin de pay sahibi olduğunu, taşınmaz üzerindeki yapıların davalılar tarafından kullanıldığını ve vekil edenine herhangi bir ödeme yapılmadığını açıklayarak, dava tarihinden geriye doğru beş yıllık ecrimisilin davalılardan alınmasına karar verilmesini istemiştir.
Davalılardan … vekili, taşınmaz üzerindeki yapıların davalılar tarafından yapıldığını ve davacının bu yapılarda herhangi bir hakkı bulunmadığını beyanla davanın reddini savunmuş, davalılardan … vekili ise, yapıların vekil edeni tarafından yapılıp kullanıldığını, davacının herhangi bir hakkının bulunmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne ve kısmen reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili ile davalılardan … vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.
Dava, paydaşlar arasında ecrimisil isteğine ilişkindir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; davaya konu 50 parsel sayılı taşınmazda kat mülkiyetinin ya da kat irtifakının tesis edilmediği, taşınmazda, davacı ve davalıların, dava dışı başkaca kişiler ile birlikte paylı olarak hisse sahibi olduğu anlaşılmaktadır.
Paylı mülkiyette taşınmazdan yararlanamayan paydaş, engel olan öteki paydaş veya paydaşlardan her zaman payına vaki elatmanın önlenmesini ve/veya ecrimisil isteyebilir. Ancak, o paydaşın, payına karşılık çekişmesiz olarak kullandığı / kullanabileceği bir kısım yer varsa açacağı ecrimisil davasının dinlenme olanağı yoktur. Yerleşmiş Yargıtay içtihatlarına ve aynı doğrultudaki bilimsel görüşlere göre payından az yer kullandığını ileri süren paydaşın sorununu, kesin sonuç getiren taksim veya ortaklığın satış yoluyla giderilmesi davası açmak suretiyle çözümlemesi gerekmektedir
Somut olaya gelince; az yukarıda da açıklandığı üzere, davaya konu taşınmazda, taraflar dışında çok sayıda paydaş bulunmakta olup, dava konusu yapıların bulunduğu alanın, tüm paydaşlar arasında yapılan bir taksim sonucunda tarafların kullanımına bırakıldığına ilişkin bir anlaşmanın varlığı ve davaya konu yapıların tarafların murisi tarafından yapıldığı hususları ispat edilemediği gibi, dosyaya sunulan bilirkişi raporlarından da, dava konusu taşınmazda, davalıların kullanımı dışında boş alanların bulunduğu anlaşılmaktadır.
Hâl böyle olunca, az yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda, davacı tarafın ecrimisil talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, kabulü doğru olmamıştır.
SONUÇ: Davalılardan … vekilinin temyiz itirazları yukarıda açıklanan nedenle yerinde olduğundan kabulüyle, usul ve yasaya uygun bulunmayan hükmün 6100 sayılı HMK’nin Geçici 3.maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, taraflarca HUMK’un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edenlere ayrı ayrı iadesine, 17.01.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.