Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2018/16256 E. 2021/2068 K. 09.03.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/16256
KARAR NO : 2021/2068
KARAR TARİHİ : 09.03.2021

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Muhdesatın Tespiti

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalılardan … vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
K A R A R
Davacı vekili, vekil edeninin dava konusu 166 parsel sayılı taşınmazın bir kısmına ağaç dikerek bahçe yaptığını bir kısmına da ev ve soğuk hava deposu yaptığını, … arası yapılacak olan yol için kamulaştırma çalışmalarının yapıldığını belirterek taşınmaz üzerindeki muhdesatların vekil edenine ait olduğunun ve değerlerinin tespitine karar verilmesini istemiş, yargılama sırasında, dava konusu parselin ifraz edildiğini 730 – 729 parsellere ayrıldığını, 730 parseldeki binaların bir kısmının 729 parselin içerisine taştığını, bu kısımların da vekil edenine ait olduğunu belirtmiştir.
Bir kısım davalılar davanın reddini savunmuş, bir kısım davalılar davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece ilk hükümle, davanın davalılar…, … ve … yönünden kabulü ile 730 parsel sayılı taşınmazda (E), (A) ve (C) harfleri ile gösterilen binaların, bu binaların 729 parsele taşan kısımlarının da mülkiyetinin davacıya ait olduğunun tespitine, 730 parsel sayılı taşınmaz içerisindeki ağaçların mülkiyetinin davacıya ait olduğunun tespitine, davalılar …, …, …, …, …, …, … yönünden davanın husumetten reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davalılardan … vekili ve davalı … tarafından temyiz edilmiş, kararın, Dairenin 05.06.2017 tarihli ve 2017/11556 Esas 2017/8353 Karar sayılı ilamı ile, 729 parsel sayılı taşınmazda davacının hukuki yararı olmadığından, bu parsel hakkında ret kararı verilmesi, davalıların tapu payı dikkate alınmaksızın ve hakkında kabul kararı verilen davalılar bakımından ayrıma gidilmeksizin davalıların tamamı aleyhine muhdesatın toplam değeri üzerinden fazla miktarda harç ve vekâlet ücretine hükmedilmesinin yanlış olması ve muhdesatların davacı tarafından meydana getirildiğinin tespitine karar verilmesi gerekirken, muhdesatların davacıya aidiyetine karar verilmesinin de doğru görülmemesi nedeni ile bozulmuştur. Mahkemece, bozmaya uyma kararı verilerek, yeniden yapılan yargılama neticesinde, davanın 729 sayılı parsel yönünden hukuki yarar yokluğundan reddine, 730 sayılı parsel yönünden ise davalılar…, … ve … yönünden kabulü ile, … ili … ilçesi … Mahallesi … mevkii 730 parsel sayılı taşınmazda (E), (A) ve (C) harfleri ile gösterilen binaların ve taşınmaz içerisindeki ağaçların davacı tarafından meydana getirildiğinin tespitine, davalılar …, …, …, …, …, … ve … yönünden davanın husumetten reddine karar verilmiş, hüküm … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1. Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve uyulan bozma ilâmında açıklandığı üzere işlem yapılıp sonucu dairesinde hüküm tesis edildiğine göre davalı … vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Dava, muhtesatın tespiti isteğine ilişkindir.
Bilindiği üzere, muhdesatın tespiti davalarında, davanın konusu (müddeabih) muhdesat iddiasını kabul etmeyen davalıların paylarına isabet eden muhdesat değeri (zemin bedeli hariç) olup, buna göre, yargılama sonucunda hüküm altına alınan nispi karar ve ilam harcından, aynı şekilde 6100 sayılı HMK’nin 326/2. madddesi uyarınca yargılama giderinden ve davacı yararına takdir edilen vekalet ücretinden davalıların tapudaki hisseleri gözönünde bulundurulmak suretiyle sorumlu tutulmaları gerekir.
Somut olayda, her ne kadar bozmaya uyularak karar verilmiş ise de, bozma gereklerinin tam olarak yerine getirildiğini söyleyebilme olanağı yoktur. Şöyle ki, Mahkemece, bakiye 13.861,20 TL harcın, 887,50 TL yargılama giderinin ve 21.433,29 TL nispi vekalet ücretinin davalılar …, … ve Karayolları Genel Müdürlüğünden tapudaki hisseleri oranında alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş ise de, harca ve vekalet ücretine esas dava değeri belirlenirken, davacının tapu payının dava değerinden düşülmesi gerektiği hususu ile 730 parsel sayılı taşınmazda (E), (A) ve (C) harfleri ile gösterilen binalar yönünden davanın kabulüne karar verildiği halde, 07.03.2014 tarihli İnşaat bilirkişi raporunda belirtilen 729 ve 730 parsellerde kalan tüm yapı değerleri göz önüne alınarak hesaplanan muhdesat değerleri üzerinden dava değerinin belirlenmiş olması doğru görülmemiştir. Ayrıca, kabule konu olmayan damlama sulama sisteminin değerinin de hesaba katılması yanlış olmuştur.
Son olarak, dava konusu 729 parsel sayılı taşınmaz yönünden davanın hukuki yarar yokluğundan reddine karar verildiği halde, davalı … lehine vekalet ücretine hükmedilmemiş olması da doğru değildir. Açıklanan tüm bu nedenlerle, hükmün, yargılama giderleri ve vekalet ücretine yönelik kısımlarının bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Davalı … Müdürlüğünün temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan kararın (2) sayılı bentte açıklanan nedenle 6100 sayılı HMK’nin Geçici 3. maddesi yollaması ile HUMK’un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, sair temyiz itirazlarının (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle reddine, taraflarca HUMK’un 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine 09.03.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.