Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2018/16123 E. 2021/2263 K. 15.03.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/16123
KARAR NO : 2021/2263
KARAR TARİHİ : 15.03.2021

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Kira Bedelinin Tespiti, Ecrimisil Bedelinin Tespiti

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü:
KARAR
Davacı vekili, davalı ile davacı arasında kira sözleşmesinin bulunduğunu, 1989 yılından bu yana davalının kira sözleşmesine konu taşınmazda bulunduğunu ancak 2010 yılı Haziran ayından beri sadece bankaya 50 TL kira bedeli ödediğini, emsal taşınmazlar ile kıyaslandığında kira bedelinin çok düşük olduğunu, ekonomik koşullar, rayiç kiralar dikkate alındığında, dava konusu …Caddesi No: 3 ‘de bulunan taşınmazın kira bedelinin dava tarihinden itibaren aylık 350,00 TL olarak tespit edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, davanın süresinde açılmadığını, ihtarın veya dava dilekçesinin yeni başlayan kira döneminden en az 15 gün önce kiracının elinde olacak şekilde tebliğinin gerektiğini taraflar arasındaki kira sözleşmesinin başlangıç tarihinin 31.12.1987 olduğu, yeni döneme 1 yıl varken açılan tespit davasında ise bir yıl sonraki ekonomik göstergelerin, hak ve nesafet kurallarının uygulanmasında güçlük bulunduğu davada hukuki yarar da bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Nazilli 1. Sulh Hukuk Mahkemesi 24.12.2013 tarihli ve 2011/2018 Esas, 2013/2147 Karar sayılı kararı ile davanın kabulü ile taşınmazın kira bedelinin taleple bağlı kalınarak dava tarihinden itibaren aylık 350 TL olarak tayin ve tespitine dair kararın süresinde davalı tarafça temyizi neticesinde Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin 26.05.2014 tarihli ve 2014/4921 Esas, 2014/6784 Karar sayılı ilamı ile bozulmuştur.
Bozma ilamında özetle;”kira bedeli konusundaki uyuşmazlık nedeniyle artık devam eden bir kira sözleşmesinin varlığından söz edilemez. Ortada devam ettiğinden söz edilebilecek bir kira akdi bulunmadığına göre musakkaf olmayan kiralananlara yönelik açılan kira tespit davasında görev genel kurala göre belirlenir. Yapılan keşif sonucu Mahkemece taşınmazın konut ve çatılı işyeri kirası hükümlerine tabi olmadığı belirlendiği halde Hukuk Genel Kurulunun ilgili kararında da belirtildiği üzere ecrimisil saptanması gerektiği gözetilerek davaya Asliye Hukuk Mahkemesinde bakılmak üzere görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. “denilmiştir.
Bozma ilamına uyulduktan sonra Nazilli 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 23.12.2014 tarihli ve 2014/475 Esas, 2014/1046 Karar sayılı kararı ile görevsizlik kararı verilmiş ve yargılamaya görevli Nazilli 1 Asliye Hukuk Mahkemesinde devam edilmiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile dava konusu … adresindeki taşınmazın 2010 Haziran – Aralık ayları için aylık ecrimisil miktarının 280.00 TL, 2011 Ocak – Aralık ayları için aylık ecrimisil bedelinin 300.00 TL olarak tespitine dair karar süresinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 26. maddesinin 1.fıkrasında, hakimin; tarafların talep sonuçları ile bağlı olduğu talepten fazlasına veya başkasına karar veremeyeceği hükme bağlanmıştır. Açılan bir davada hakim istenilenden fazlasına veya başka bir şeye hükmedemez.
Somut olayımızda; davacı tarafından taşınmazın kira bedelinin dava tarihinden itibaren aylık 350,00 TL olarak tespit edilmesini talep ve dava edilmesine karşın, Mahkemece kendiliğinden, HMK’nin 26. madde hükmüne aykırı olarak talep aşılarak, talep tarihinden önceki dönemi de kapsayacak şekilde “taşınmazın 2010 Haziran – Aralık ayları için aylık ecrimisil miktarının 280.00 TL , 2011 Ocak – Aralık ayları için aylık ecrimisil bedelinin 300.00 TL olarak tespitine “ karar verilmesi doğru olmamıştır.
SONUÇ: Davalı vekilinin temyiz itirazları yukarıda açıklanan nedenle yerinde olduğundan kabulüyle, usul ve yasaya uygun bulunmayan hükmün 6100 sayılı HMK’nin Geçici 3.maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, HUMK’un 440/III-1, 2, 3 ve 4. bentleri gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine 15.03.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.