Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2018/15363 E. 2018/20424 K. 18.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/15363
KARAR NO : 2018/20424
KARAR TARİHİ : 18.12.2018

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ :

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

KARAR

Davacı vekili, tarafların dava konusu 13 parsel sayılı taşınmazda paydaş olduklarını, taşınmaz üzerinde 7 adet daire bulunduğunu, dairelerden bir tanesinin davalılardan … ve … tarafından on yıldır kullanıldığını, diğer altı adet dairenin ise … ve … tarafından bizzat ve kiraya verilmek sureti ile bir yıldır kullanıldığını, davalılar aleyhine icra takipleri başlatıldığını ancak, davalıların icra takiplerine itiraz ettiklerini açıklayarak, icra takiplerine yapılan itirazların iptaline ve %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalılar vekili, talebin zamanaşımına uğradığını, davacının yaklaşık bir yıl öncesine kadar dava konusu taşınmazda anne ve kardeşleriyle birlikte oturduğunu, taşınmazdaki dairelerin taksim edildiğini ve en iyi dairenin davacıya verildiğini, davacı tarafın evlendikten sonra dava konusu taşınmazı boşalttığını ve kiraya verdiğini, vekil edenlerinin taksim sonucu kendisine düşen daireleri kullandıklarını, davacının dairesine müdahale etmediklerini beyanla davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, taraflar arasında harici bir taksimin yapıldığı gerekçesi ile, “Davanın reddine” karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.
Dava, paydaşlar arasında ecrimisil isteğine ilişkindir.
1-Mahkeme gerekçesinde belirtilenin aksine, taraflar arasında yapılmış bir taksimin varlığı ispat edilememiş ise de; davacı vekili tarafından, davalılardan, … ve …’ın dava konusu bir adet daireyi bizzat kullanmak suretiyle işgal ettiği bildirildiğine ve kural olarak, men edilmedikçe paydaşlar birbirlerinden ecrimisil isteyemeyeceğine, intifadan men koşulunun gerçekleşmesi de, ecrimisil istenen süreden önce davacı paydaşın davaya konu taşınmazdan ya da gelirinden yararlanmak isteğinin davalı paydaşa bildirilmiş olmasına bağlı bulunduğuna, davalılar … ve ona tebaan taşınmazda bulunan eşi …’a karşı intifadan men koşulunun gerçekleştiği ve ayrıca adı geçen davalıların davacının dava konusu taşınmazı kullanmasına engel olduğu hususu ispatlanamadığına göre, … ve … hakkındaki davanın reddine dair karar, sonucu itibariyle doğru olup, davacı vekilinin bu davalılara yönelik temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2-Davalılardan …’nun, davacının dava konusu taşınmazı kullanmasına engel olduğu hususu ispatlanamadığına göre, bu davalı hakkındaki davanın reddine dair karar sonucu itibariyle doğru olup, davacı vekilinin bu davalıya yönelik temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
3-Davalılardan …’na yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Yargılama sırasında dinlenen tanıklar, davacı tarafın kullanımında bulunan taşınmazdan taşındıktan sonra taşınmazı kiraya vermek suretiyle tasarruf etmek istedigini ancak davalı …’ın engellediğini beyan ettiğine ve taşınmazda harici taksim yapıldığı hususu da duraksamasız ispatlanamadığına göre, Mahkemece, işin esasının incelenerek, toplanmış ve toplanacak deliller neticesinde oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı ve yerinde olmayan gerekçeler ile davanın davalı … yönünden tümden reddine karar verilmesi doğru olmamıştır.
SONUÇ: Davacı vekilinin temyiz itirazları yukarıda (3) nolu bentte açıklanan nedenle yerinde olduğundan kabulüyle, usul ve yasaya uygun bulunmayan hükmün 6100 sayılı HMK’nin Geçici 3.maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının 1 ve 2 nolu bentlerde açıklanan nedenlerle REDDİNE, taraflarca HUMK’un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine 18.12.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.