Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2018/15177 E. 2018/20416 K. 18.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/15177
KARAR NO : 2018/20416
KARAR TARİHİ : 18.12.2018

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

KARAR

Davacı vekili, davacının dava konusu 154 parsel sayılı taşınmazda yer alan 8 nolu bağımsız bölümün maliki olduğunu, davalının haksız işgalci olduğunu ve herhangi bir bedel ödemeden taşınmazda oturduğunu, taşınmaza esaslı onarım gerektirecek şekilde hasar verdiğini belirterek fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 34.680,00 TL işgal tazminatı, 5.320,00 TL hasar bedeli olmak üzere 40.000,00 TL’nin yasal faiziyle davalıdan tahsiline, davalının el atmasının önlenmesi ve dava konusu daireden tahliyesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davalının, davacıdan 10.000,00 TL alacağı olduğunu, dava konusu daireye 5.320,00 TL zarar verildiği iddiasının doğru olmadığını, davalının 10.000,00 TL alacağının davacıdan alınarak davalıya verilmesini taleple, davacı tarafından istenen işgal tazminatının haksız ve hukuka aykırı olduğunu ve fahiş olduğunu beyanla davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece; Davanın kısmen kabul ve kısmen reddine, kendisini vekille temsil ettiren davacı yararına yürürlükteki avukatlık asgari ücreti tarifesi uyarınca 15.632,80 TL vekalet ücreti takdiri ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine,aynı nedenle davanın red edilen kısmı yönünden, 1.934,40 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, el atmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.
1. Davalı vekilinin aşağıdaki bendin dışında kalan sair temyiz itirazları dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre yerinde görülmemiştir.
2. Davalı vekilinin vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazlarına gelince; hemen belirtilmelidir ki; iddianın içeriği ve ileri sürülüş biçiminden, davanın taşınmaz malın aynına ilişkin olduğu ve konusunu oluşturan hakkın …….. ile değerlendirilmesinin mümkün bulunduğu; böyle bir davada, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 413. ve 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 16. maddeleri uyarınca dava değerinin ve buna göre alınacak harcın, el atılan yerin değeri ile talep edilen ecrimisil toplamından ibaret olacağı kuşkusuzdur (4.3.1953 tarihli ve 10/2 sayılı İBK).
Kural olarak; dava lehine sonuçlanan taraf yargılama safhasında vekil ile temsil edilmiş ise davada haksız çıkan taraf aleyhine hüküm tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre hesaplanacak vekalet ücreti takdir edilir. Ne var ki, somut olayda dava değeri yargılama sırasında belirlenmiş ise de, mahkemece eksik alınan peşin harç tamamlatılmadığı gibi, taraflar da bu hususta talepte bulunmamış ve yargılamaya dava dilekçesinde dava değeri olarak gösterilen 40.000,00 TL üzerinden alınan harç ile devam olunmuştur. Bu durumda davacı vekili, dava dilekçesinde gösterilen değer üzerinden açılan davayı takip etmiş ve bu miktara göre avukatlık ücretine hak kazanmıştır. Eksik harcın hüküm ile tamamlanmış olması avukatlık ücreti yönünden sonucu değiştirmez. Mahkemece dava dilekçesinde gösterilen değer üzerinden davacılar lehine avukatlık ücretine hükmedilmesi gerekirken, yargılama aşamasında harç ikmal edilmediği halde keşif sonucu bilirkişi raporunda belirlenen değer üzerinden vekalet ücretinin hesaplanması doğru değildir.
Davalı vekilinin temyiz itirazları bu yönden yerinde olup hükmün bu nedenle bozulması gerekmekteyse de; bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, aşağıdaki şekilde hükmün düzeltilerek onanması yoluna gidilmiştir (HMK mad. 370).
SONUÇ: Davalı vekilinin temyiz itirazının yukarıda açıklanan nedenlerle kabulü ile, hükmün 7. bendindeki “15.632,80 TL’’ rakamının çıkarılarak yerine “2.865,50 TL” rakamının eklenmesine; hükmün düzeltilmiş bu şekliyle 1086 sayılı HUMK’un 438/7 maddesi uyarınca ONANMASINA, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının yukarıda (1) nolu bentte yazılı nedenlerle reddine, taraflarca HUMK’un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 18.12.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.