Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2018/14568 E. 2018/18988 K. 21.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/14568
KARAR NO : 2018/18988
KARAR TARİHİ : 21.11.2018

MAHKEMESİ : Sulh Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

K A R A R

Davacılar vekili,… Sulh Hukuk Mahkemesinin … D.İş Esas sayılı dosyası ile durum ve verimleri tespit edilen kestane ağaçlarının Muris … ’ten taraflara intikal ettiğini, belirtilen kestane ağaçlarının dava dışı üçüncü kişiler adına kayıtlı taşınmazlar üzerinde bulunduğunu, davalının kestane ağaçlarının 2009 ve 2010 yıllarına ait mahsulleri toplamasına rağmen müvekkillerine paylarına düşen kısmı vermediğini belirterek, her bir davacı için 700 TL olmak üzere toplam 2.100,00 TL bedelin yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili,davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davacılar ve davalının ortak murisi … ’ten dava konusu taşınmazlar üzerinde yer alan 39 adet kestane ağacının taraflara intikal ettiğini, 2009 ve 2010 yıllarında kestane ağaçlarının mahsullerinin davalı tarafından toplanmasına rağmen davacılara herhangi bir pay verilmediği gerekçesiyle davanın kabulü ile 3.390,45 TL’nin 2.100,00 TL’sinin dava tarihinden itibaren, 1.290,45 TL’sinin ise ıslah tarihi olan 05.05.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacılara verilmesine karar verilmiştir. Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava; ecrimisil istemine ilişkindir.
1. Dosya muhtevasına dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine, takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Davalı vekilinin sair temyiz temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; Muris … ’ün 22.10.2009 tarihinde vefat ettiği, geriye davacılar …, … ve … ile davalı …’ün kaldığı, her bir mirasçının da ¼ paya sahip olduğu anlaşılmaktadır.
Somut olayda, mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporu doğrultusunda (05.05.2014 tarihinde ıslah edilen) toplam 3.390,45 TL’nin 2.100,00 TL’sinin dava tarihinden itibaren, 1.290,45 TL’sinin ise ıslah tarihi olan 05.05.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacılara verilmesine karar verilmiş ise de kabul hükmü kurulan toplam gelir miktarı içinde davalının da ¼ oranında miras payının bulunduğu gözetilmemiştir.
Hal böyle olunca, mahkemece, bilirkişi tarafından belirlenen değerden davalının miras payına denk gelen kısmın mahsup edilerek geri kalan kısma yönelik kabul kararı verilmesi gerekirken, yazılı şekilde tespit edilen bedelin tamamının davacılara verilmesi yönünde karar verilmesi doğru değildir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) nolu bentte gösterilen nedenlerle davalı vekilinin yazılı temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün 6100 sayılı HMK’nin Geçici 3. maddesi yollaması ile HUMK’un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, diğer temyiz itirazlarının yukarıda (1) nolu bentte gösterilen nedenle reddine, HUMK’un 440/III-1, 2, 3 ve 4. bentleri gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna,
peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 21.11.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.