Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2018/14112 E. 2019/2490 K. 11.03.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/14112
KARAR NO : 2019/2490
KARAR TARİHİ : 11.03.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonucunda Mahkemece verilen davanın kabulüne dair kararın bir kısım davalılar vekili Avukat …, davalı … vekili Avukat …, davalı … Hazine vekili, bir kısım davalılar vekili Avukat …, davalı … vekili Avukat …. tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairenin 07.06.2016 tarihli ve 2015/5045 Esas, 2016/9993 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmişti. Davalı Hazine vekili, bir kısım davalılar vekili Avukat …, davacı vekili tarafından süresinde kararın düzeltilmesi istenmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı vekili, dava konusu 88 parsel sayılı taşınmazın 1/3’ünün ölü Hacı … oğlu … Efendi oğlu … mirasçıları, 1/3’ünün ölü Hacı … oğlu … Efendi kızı … mirasçıları ve 1/3’ünün ise ölü Hacı … oğlu … Efendi kızı… mirasçıları adına kayıtlı olduğunu, …, … ve…nin 20 yıldan fazla zamandır ölü olduğunu davacının zilyetliğinin kadastrodan öncesinde dahi olduğunu, zilyetliğin 20 yılı aşkın süredir bulunduğundan ve mirasçılar da bu zamana kadar intikal yaptırmadığından TMK’nin 713/2. maddesindeki “ölüm “hukuki sebebine dayanarak tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir.
Bir kısım davalılar, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Davalı Hazine vekili; davanın reddi ile dava konusu taşınmazın TMK’nin 713/6 maddesi gereği hazine adına tescilini talep etmiştir.
Mahkemece ilk kararda Anayasa Mahkemesinin iptal kararı dikkate alınarak ölüm nedeniyle kazanım mümkün olmadığından davanın reddine karar verilmiştir. Davacı vekili, bir kısım davalılar vekili ve davalı Hazine vekilinin hükmü temyizi üzerine Yargıtayca yapılan inceleme sonucunda kazanılmış hak gözetilerek TMK’nin 713/2. maddesi bakımından Anayasa Mahkemesinin iptal kararı öncesinde kazanma koşullarının oluşup oluşmadığı tapu kaydının değerini yitirip yitirmediği değerlendirme yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. Bozma sonrasında mahkemece davanın kabulüne, davaya konu 88 nolu parselin ölü Hacı … oğlu … Efendi oğlu … mirasçıları, kızı … mirasçıları ve kızı… mirasçıları adına olan tapu kaydının iptali ile TMK’nin 713/2.maddesi uyarınca davacı adına tapuya tesciline karar verilmiş olup hüküm, davalılar ölü Hacı … oğlu … Efendi oğlu … mirasçıları … ve arkadaşları, davalılar ölü Hacı … oğlu … Efendi kızı… mirasçıları … ve arkadaşları, davalılar ölü Hacı … oğlu … Efendi kızı … mirasçıları … ve arkadaşları ile davalı Hazine vekili tarafından ayrı ayrı temyiz edilmiştir. Dairemizce 07.06.2016 tarihli ve 2015/5045 Esas, 2016/9993 Karar sayılı ilamı ile ölü Hacı … oğlu … Efendi oğlu … mirasçılarının bozma ilamının 1.bendinde dava konusu 88 parsel sayılı taşınmazın tapuya tescil tarihi olan 24.01.1967 günü itibariyle pay maliki ölü Hacı … oğlu … Efendi oğlu … mirasçıları … …’in 21.01.1973 tarihinde, ……ın 19.11.1976 tarihinde ölmüş olduğu, anılan parselin tapuya tescil tarihinde ölü Hacı … oğlu … Efendi oğlu …’ın başkaca mirasçısı bulunmadığı, davanın açıldığı 13.10.2006 tarihine kadar TMK’nin 713/2. fıkrasında yer alan 20 yıllık süresinin dolduğu anlaşılmaktadır. Bu süre içerisinde tapu kaydınının intikal görmediği, dosya arasındaki kayıtlara sabittir. Tüm dosya kapsamı, keşif tutanağı, keşifte dinlenen yerel bilirkişi ve tanık beyanları ile tüm bilgi ve belgeler birlikte değerlendirildiğinde, TMK’nin 713/1-2. fıkralarında yer alan kazanma koşulları ve süresinin davacı yararına gerçekleştiği gerekçesiyle temyiz itirazlarının reddine, ölü Hacı … oğlu … Efendi kızı… mirasçıları kızı … mirasçılarının temyiz itirazlarının kabulüyle kararın bozulmasına karar verilmiştir. Hüküm davalı Hazine vekili, bir kısım davalılar vekili Av. … ve davacı vekili tarafından süresinde ayrı ayrı karar düzeltmeye getirilmiştir.
Dava; TMK’nin 713/2. fıkrasında yer alan; “ … maliki 20 yıl önce ölmüş …” hukuki sebebine dayalı olarak TMK’nin 713/1-2. fıkraları gereğince açılan tapu iptali ve tescil davasıdır.
1.Davalı Hazine vekilinin ve davacı vekilinin karar düzeltme taleplerinin; dosya muhtevasına, dava evrakı ile tutanaklar münderecatına ve yargıtay ilamında açıklanan gerektirici sebeplere göre yerinde olmayan ve HUMK’un 440. maddesinde yazılı hallerden hiç birisine uymayana karar düzeltme isteminin reddine;
2.Bir kısım davalılar olan ölü Hacı … oğlu … Efendi oğlu … mirasçıları vekilinin karar düzeltme taleplerinin kabulü ile 07.06.2016 tarihli ve 2015/5045 Esas, 2016/9993 Karar sayılı ilamın 1 nolu bendinin kaldırılması gerekmiştir. Şöyle ki; dava konusu 88 parsel 24.01.1967 tarihinde 1/3 hisse ile ölü Hacı … oğlu … Efendi oğlu … mirasçıları adına kayıtlıdır. Her ne kadar ölü Hacı … oğlu … Efendi oğlu … 06.11.1328 tarihinde vefat etmişse de geriye mirasçı olarak Hüeyin … ve … mirasçı olarak bırakmıştır. … … ise 21.01.1973, ……da 19.11.1976 tarihinde vefat etmişlerse de her ikisi de mirasçı bırakmaya devam etmiştir. Görüldüğü üzere söz konusu pay maliki ölü Hacı … oğlu … Efendi oğlu … olmayıp ölü Hacı … oğlu … Efendi oğlu … mirasçılarıdır. Mirasçılar arasındaki ilişki elbirliği hükmüne tabi olup ölü Hacı … oğlu … Efendi oğlu …’ın tüm mirasçılarının mülkiyetinde olduğunun kabulü gerekir. Elbirliği mülkiyetinde mirasçılardan bir kısmı taşınmazı kendi nam ve hesabına değil tereke adına başka bir anlatımla tüm mirasçılar adına tasarruf edeceğinden bu tür tescillerde miras bırakanın yanı “…”ın ölü olması taşınmazın TMK’nin 713/2. maddesi uyarınca iptal ve tescil edileceği sonucunu doğurmaz. Yargıtayın ve Dairemizin sapmaksızın uygulamaları da bu yöndedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan 2. bentte açıklanan ve karar düzeltmeye gelen bir kısım davalılar olan ölü Hacı … oğlu … Efendi oğlu … mirasçıları vekilinin karar düzeltme talebinin kabulü ile Dairemizin 07.06.2016 tarihli ve 2015/5045 Esas, 2016/9993 Karar sayılı ilamın 1 nolu bendinin kaldırılmasına, yerel mahkeme hükmünün açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK’nin Geçici 3.maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’nin 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, davacı vekilinin ve davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle REDDİNE, takdiren 370,00’er TL para cezasının karar düzeltme isteyen davacıdan ve davalı … Hazinesinden ayrı ayrı alınmasına, peşin harcın bir kısım davalılara ve davacıya iadesine, 2588 sayılı Kanunla eklenen 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 13/j maddesi uyarınca Hazineden harç alınmasına mahal olmadığına 11.03.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.