Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2018/13968 E. 2018/19626 K. 04.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/13968
KARAR NO : 2018/19626
KARAR TARİHİ : 04.12.2018

MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine, alacak isteğinin kabulüne karar verilmiş olup, hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtayca incelenmesi davalı … vekili, duruşmasız olarak bir kısım davalılar ile davalılar……..mirasçıları vekili tarafından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 04.12.2018 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden …….. Erol ve müşterekleri vekili Av. … ve karşı taraftan … vekili Av. … geldiler. Duruşmaya başlanarak temyiz isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan ve hazır bulunanların sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek; dosya incelendi, gereği düşünüldü:

KARAR

Davacı … vekili, davacı ile …’ın 1977 yılında evlendiklerini, 26.08.2010 tarihinde …’ın vefatı ile geriye mirasçısı olarak davacı eşi ile davalıların kaldığını, evlilik birliği içinde edinilmiş mal olarak muris adına kayıtlı bir adet taşınmaz ve araç bulunduğunu, bu mallar yönünden hem edinilmiş mallara katılma rejimi gereği 1/2’si üzerinde, hem de mirasçı olması nedeniyle kalan 1/2 üzerinde davacının hakkı bulunduğunu açıklayarak, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla taşınmaz ve aracın 3/4 hisselerinin davacı adına tescilini talep etmiş, harca esas değer 30.000,00 TL olarak bildirilmiş, 13.05.2013 tarihli dilekçe ile 9195 ada 6 parselde kayıtlı taşınmazın 19/382 hissesinin ve…….. plakalı aracın 3/4 hisselerinin davacı adına tescili, bu mümkün olmadığı takdirde değerlerinin yarısının yasal faiziyle terekeden tahsili istenmiştir. 13.03.2014 tarihinde harcını yatırdıkları ıslah dilekçesiyle, taşınmazın aile konutu olması nedeniyle TMK’nin 240. maddesi gözetilerek tamamının, bu talep yerinde görülmediği takdirde taşınmazın ve aracın 3/4 hissesinin davacı adına tescili, bu talep de yerinde görülmez ise katılma alacağı olarak 173.500,00 TL’nin davalıdan tahsili istenmiştir.
Davalılar … ve …….. Sağlam vekili ile davalılar …, …, …, …, …, … davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davacının dava konusu taşınmazda katılma alacağına karşılık mülkiyet hakkı tanınması taşınmazın tamamının davacı adına kayıt ve tescili, dava konusu taşınmaz ile dava konusu aracın 3/4 er hissesinin davacı adına kayıt ve tescili taleplerinin ayrı ayrı reddine, davacının katılma alacağı 218,367,50 TL olarak belirlenmiş ise de taleple bağlı kalınarak 173.750,00 TL ‘nin murisin terekesinden tahsiline karar verilmiştir. Hüküm, davalı … vekili, davalı … mirasçıları, davalı … mirasçıları, davalılar … ile …’in vekili tarafından temyiz edilmiş, mahkemece davalı … vekilinin başvurusu 01.07.2015 tarihli ek kararla reddedilmiş, ek karar da davalı … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, davalı … vekilince yapılan temyiz başvurusu hakkında temyiz harcı yatırılmadığından temyiz isteminden vazgeçmiş sayılmasına dair ek karar verilmiş ise de 25.01.1985 gün 5/1 sayılı Yargıtay…….. Kurulu Kararı ve 6100 sayılı HMK’nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla uygulanması gereken HUMK’un 434/3. maddesi gereğince temyiz karar harcı ile temyiz başvuru harcını yatırması için usulüne uygun şekilde davalı taraf adına muhtıra çıkarılmaksızın verilen 01.07.2015 tarihli ek karar yok hükmünde olduğundan kaldırılmasına oy birliği ile karar verildikten sonra temyiz itirazlarının incelenmesine geçildi;
Maddi olayları ileri sürmek taraflara, hukuki nitelendirme yapmak ve uygulanacak kanun maddelerini belirlemek hakime aittir (6100 Sayılı HMK mad. 33). İddianın ileri sürülüş şekline göre dava, mal rejminin ölüm nedeniyle sona ermesinden dolayı sağ eş tarafından, diğer mirasçılara karşı açılan tapu ve trafik kayıtlarının iptal ve tescil, olmadığı takdirde katılma alacağı isteğine ilişkindir.
Dava dilekçesinde tasfiyesi istenen mallar, eşler arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu 11.04.2005 tarihinde muris adına tescil edilen 9195 ada 6 parsele kayıtlı 19/382 arsa paylı mesken ile 08.01.2007 tarihinde muris adına tescil edilen…….. plakalı araçtır. Ne var ki; hükme esas alınan raporlar incelendiğinde dava konusu olmadığı halde murisin …….. banka hesabındaki parasının davacı lehine hesaplamaya dahil edildiği; ayrıca davacı tarafın katılma alacağı isteğinde bulunduğu mesken yerine dava konusu olmayan, 02.04.1997 tarihinde muris adına tescil edilen 9196 ada 16 parselde kayıtlı 30/542 arsa paylı meskende keşif yapılarak, bu meskenin değeri üzerinden davacı lehine katılma alacağı hesaplandığı anlaşılmaktadır. Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlı olup, ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez (HMK mad. 26). Islah yolu ile talep genişletilebilirse de davaya yeni talep (dava) eklenemez. Mahkemece, dava konusu 9195 ada 6 parselde 19/382 arsa paylı mesken yönünden keşif yapılarak, deliller değerlendirilip, sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekirken, talep dışına çıkılarak yazılı şekilde dava konusu olmadığı anlaşılan mallardan dolayı davacı lehine alacağa hükmedilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
Bununla birlikte davacı mirasçı sağ eşin mal rejiminin tasfiyesi nedeniyle talep ettiği ve terekeye ait borç sayılan alacak miktarından, davanın mirasçılar arasında görülmesi nedeniyle, davacı da dahil bütün mirasçılar miras payları oranında sorumlu olup, hüküm altına alınan tereke borcundan davacının da miras payı oranında sorumlu olduğu göz önünde bulundurularak temyiz eden davalıların sorumlu olduğu miktarın hüküm fıkrasında gösterilmesi gerekirken yazılı şekilde alacağın tamamının murisin terekesinden tahsiline karar verilmesi de doğru değildir. Bu aşamada, hükmün başkaca yönleri incelenmeksizin açıklanan nedenlerle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı … vekili, davalılar … ile … vekili ile davalı … Özens mirasçıları ve davalı … mirasçılarının yazılı temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün 6100 sayılı HMK’nin Geçici 3. maddesi yollaması ile HUMK’un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, Yargıtay duruşmasının yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca 1.630,00 TL Avukatlık Ücreti’nin……..’dan alınarak Yargıtay duruşmasında avukat marifetiyle temsil olunan …….. ve diğerlerine verilmesine, taraflarca HUMK’un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edenlere ayrı ayrı iadesine, 04.12.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.