Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2018/1228 E. 2019/6888 K. 03.07.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/1228
KARAR NO : 2019/6888
KARAR TARİHİ : 03.07.2019

MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
DAVACI (Üçüncü Kişi) : …
DAVALI (Alacaklı) : …,
DAVALI (Borçlular) :
DAVA TÜRÜ : İstihkak

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş olup hükmün davacı üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

K A R A R

Davacı üçüncü kişi vekili, haczedilen menkullerin müvekkiline ait olduğunu açıklayarak davanın kabulü ile haczin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı alacaklı vekili, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, 06/05/2014 tarihli oturumda takipsiz bırakılarak, HMK’nın 150/1 maddesi uyarınca işlemden kaldırılmasına karar verilmiş olan dosyanın 07/05/2014 tarihinde yenilendiği, ancak yenilenmesinden sonra yapılan celselere davacı vekilinin sürekli olarak mazeret dilekçesi gönderdiğinden, 24.03.2015 tarihli celsede mazeretinin reddine karar verildiği, buna göre 24/03/2015 tarihli oturumda davacı tarafça yeniden takipsiz bırakıldığı gerekçesi ile davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş, karar davacı üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, üçüncü kişinin İİK’nın 96. vd. maddelerine dayalı istihkak iddiasına ilişkindir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun “Tarafların Duruşmaya Gelmemesi, Sonuçları ve Davanın Açılmamış Sayılması” başlığını taşıyan 150. maddesinin 2. fıkrasında “Usulüne uygun şekilde davet edilmiş olan taraflardan biri duruşmaya gelir, diğeri gelmezse, gelen tarafın talebi üzerine, yargılamaya gelmeyen tarafın yokluğunda devam edilir veya dosya işlemden kaldırılır. Geçerli bir özrü olmaksızın duruşmaya gelmeyen taraf, yokluğunda yapılan işlemlere itiraz edemez.” hükmüne, 320. maddesinin 4. fıkrasında; “Basit yargılama usulüne tabi davalarda, işlemden kaldırılmasına karar verilmiş olan dosya, yenilenmesinden sonra takipsiz bırakılırsa, dava açılmamış sayılır” hükmüne yer verilmiştir.
6100 sayılı Kanun’un “Hukuki Dinlenilme” başlıklı 27. maddesi, Anayasa’nın hak arama hürriyetini düzenleyen 36. maddesi, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin adil yargılanma hakkına ilişkin 6. maddesi nazara alındığında, davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahiptirler. Yargılama ile ilgili bilgi sahibi olunmasını, açıklama ve ispat hakkını mahkemenin açıklamaları dikkate alarak değerlendirmesini içeren bu hakkın ve yargılamanın aleniliği ilkelerinin gerçekleşmesinin en önemli aracı duruşma yapılmasıdır. Duruşma günü celseye katılma imkanı olmayan taraf buna ilişkin mazeretini bildirip, belgeleyerek duruşmanın ertelenmesini isteme olanağına sahiptir. O halde, 6100 sayılı Kanun’un 150. maddesi kapsamında duruşma tayin edilerek, usulüne uygun şekilde davet edilmiş olan taraflardan yalnız biri duruşmaya katılırsa gelmeyen tarafın geçerli mazeret gönderip göndermediği incelenerek; mazeretin kabulü ya da reddine göre dosyanın işlemden kaldırılıp kaldırılmayacağına karar verilecektir.
Somut olayda, davacı vekili 06.05.2014 tarihli mazeret dilekçesini ve mazeretini belgelendirecek belgeleri 06.05.2014 tarih, saat 9:18’de e-imza ile imzalayarak UYAP-avukat portalından mahkemeye göndermiş, havalesiz ancak ıslak imzalı mazeret dilekçesi dosya içerisinde de yer almaktadır. Ne var ki Mahkemece, 06.05.2014 tarihli oturumda davacı vekilinin mazeret dilekçesine değinilmediği gibi mazeretin reddi veya kabulü hakkında da karar verilmemiş olup, davalı taraf da davayı takip etmediklerini belittiğinden dosyanın HMK’nın 150. maddesi uyarınca işlemden kaldırılmasına karar verilmiştir. Bu durumda, mazeretin kabulü ya da reddine dair değerlendirme yapmaksızın dosyanın işlemden kaldırılması ve sonrasında davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğunda kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı üçüncü kişi vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün İİK’nın 366 ve HUMK’un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflarca İİK’nın 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 03.07.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.