Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2018/11000 E. 2018/18637 K. 14.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/11000
KARAR NO : 2018/18637
KARAR TARİHİ : 14.11.2018

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, asıl davanın …. …. …. nedeniyle reddine, karşı davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davacı-karşı davalı vekili ve davalı-karşı davacı vekili tarafından ayrı ayrı temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

KARAR
Davacı-karşı davalı; 544 parsel sayılı taşınmazın 14/02/2013 tarihinde …. …. Bankası tarafından icra kanalı ile satın alındığını, taşınmazın geri alınmasına yönelik teklifin banka tarafından kabul edilmesi üzerine gerekli teminatın yatırılıp satış bedelinin de …. …. Şubesine yatırılarak bloke edilmesine rağmen taşınmazın 03.09.2013 tarihinde davalıya satıldığını, satışa yönelik …. …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2013/507 Esası üzerinden satışın iptali ve ihalenin feshi davasının açıldığını, açılan davaya rağmen davalının 3091 Sayılı …. …. …. …. …. Önlenmesi Hakkında Kanun uyarınca 03/01/2014 tarihinde …. …. Kaymakamlığı’na başvuruda bulunduğunu, başvurunun yasal sürede yapılmadığı gibi zilyetliğinin davalıda olmadığını, satışın yapıldığı andan itibaren taşınmazın kendi kontrolünde olduğunun da davalı tarafından bilindiğini belirterek taşınmaza yapılan el atmanın önlenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı-karşı davacı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde; dava konusu taşınmazın (tapuda kayıtlı) değeri 247.000,00 TL olup dava harcının bu bedel üzerinden yatırılması gerektiğini, daha önce davacının mülkiyetinde olan taşınmazın dava dışı …. …. A.Ş’nin mülkiyetine geçtikten sonra banka tarafından yapılan ihale sonucu müvekkiline satıldığını ve 20.09.2013 tarihinde tapu işlemlerinin tamamlandığını, davacının …. …. AŞ’nin taşınmazı müvekkile değil de kendisine satması gerektiğinden bahisle …. …. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/507 Esas sayılı dava dosyası ile ihalenin feshi davası açtığını, ancak bu davanın da müvekkilinin taşınmaz üzerindeki tasarrufuna engel bir durum oluşturmadığını, taşınmazın tasarruf yetkisinin 20/09/2013 tarihi itibari ile müvekkiline geçtiğini, davacıya gerekli ihtarın yapılmasına rağmen taşınmazı sürüp ekmek sureti ile müdahalede bulunduğunu belirterek davacının dava konusu taşınmaza yapmış olduğu haksız müdahalesinin engellenmesine, taşınmazın taraflarına teslimine ve taşınmazın bir yıllık icar bedelinin tespiti ile fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile 1.000,00 TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, “… davacı …, taşınmazı halen kendisinin kullandığını ikrar etmiş ve açtığı davadan vazgeçtiğini beyan etmiştir. Davacının ikrarı doğrultusunda dava konusu taşınmazda keşif yapılarak davacının taşınmazı kullandığı döneme ait ecrimisil bedelinin bilirkişilerce tespit edildiği görülmüş olup, banka tarafından özel kişi olan davalıya satılan taşınmazın satışında her hangi bir yasaya aykırılık bulunmamakta olup, taşınmazın ………. maliki davalı olduğundan, davacı tarafından taşınmaza el atılması hukuka uygun olmadığı..” gerekçesiyle
A) Davacı-karşı davalının açtığı davanın fergat nedeni ile REDDİNE;
1)Dava nedeni ile alınması gereken 27,70 TL harcın peşin alınan 85,40 TL harçtan mahsubu ile bakiye 57,70 TL harcın istek halinde ve karar kesinleştiğinde davacı-karşı davalıya iadesine,
2)Davacı-karşı davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
B) Davalı- karşı davacının açtığı davanın KABULÜNE;
1)2.930,50 TL nin 17/12/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davacı-karşı davalıdan alınarak davalı- karşı davacıya verilmesine,
2)Davacı- karşı davalının dava konusu …. …. ilçesi, …. …. …. …. , gerenlik mevki 544 parselde bulunan taşınmaza müdahalesinin önlenmesine,
3)Dava nedeni ile alınması gereken 200,15 TL harcın peşin alınan 4.235,25 TL harçtan mahsubu ile bakiye 4.035,10 TL’nin karar kesinleştiğinde ve istek halinde davalı -karşı davacıya iadesine,
4)Davalı-karşı davacı vekili kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan yürürlükteki …. …. ‘si gereğince 1.500,00 TL maktu vekalet ……….inin davacı-karşı davalıdan alınarak davacı-karşı davalı vekiline verilmesine,” karar verilmiş, hüküm davacı-karşı davalı ile davalı-karşı davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, elatmanın önlenmesi(asıl dava), mülkiyete dayalı elatmanın önlenmesi ve ecrimisil (karşı dava) isteklerine ilişkindir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden davaya konu edilen taşınmazın davalı adına kayıtlı olduğu anlaşılmaktadır.
1-Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre; davacı-karşı davalının temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2-Davalı-karşı davacı vekilinin vekalet ……….i, harç ve yargılama giderlerine yönelik temyiz itirazlarına gelince;
2-a)Davacı-karşı davalı asıl dava dilekçesinde dava değerini 5000 TL olarak göstermiş olup davanın …. …. …. nedeniyle reddine karar verilmiştir.
21.12.2011 tarihli, 28149 sayılı ………. Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Avukatlık Asgari ………. Tarifesinin 6/1 maddesi: “Anlaşmazlık, davanın konusuz kalması, …. …. …. , kabul ve sulh nedenleriyle; delillerin toplanmasına ilişkin ara kararı gereğinin yerine getirilmesinden önce giderilirse, Tarife hükümleriyle belirlenen ……….lerin yarısına, karar gereğinin yerine getirilmesinden sonra giderilirse tamamına hükmolunur…” hükmünü içermektedir.
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari ………. Tarifesi’nin 13. maddesi gereğince, Tarifenin İkinci Kısmının İkinci Bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ……….i, davanın görüldüğü mahkeme için Tarifenin ………. Kısmında belirtilen maktu ……….lerin altında kalmamak kaydıyla (……………….. maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile onuncu maddenin son fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla) Tarifenin ………. kısmına göre belirlenir. Ancak hükmedilen ………. kabul veya reddedilen miktarı geçemez.
Davanın …. …. …. nedeniyle reddine karar verildiğine göre yargılamada kendisini vekil ile temsil ettiren davalı-karşı davacı lehine, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari ………. Tarifesi gereğince vekalet ……….i takdiri gerekirken, asıl davada bu yönde hüküm kurulmaması,
b) Davalı-karşı davacı karşı dava dilekçesinde dava değerini elatmanın önlenmesi yönünden 247.000,00 TL, ecrimisil yönünden ise 1.000,00 TL olarak göstermiş olup yargılama aşamasında ıslah dilekçesi ile ecrimisil talebini 2.930,50 TL olarak belirlemiştir.
Bu şekilde toplam 249.930,50 TL üzerinden peşin ve ıslah harcının ikmal edildiği anlaşılmaktadır.
Hemen belirtilmelidir ki; iddianın içeriği ve ileri sürülüş biçiminden davanın taşınmaz malın aynına ilişkin olduğu ve konusunu oluşturan hakkın para ile değerlendirilmesinin mümkün bulunduğu açıktır. Bu tür davalarda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 120. maddesi ve 492 sayılı Harçlar Kanununun 16.maddesi uyarınca dava değerinin elatılan yerin değeri ile talep edilen ecrimisil değerinin toplamından (4.3.1953 tarih 10/2 sayılı ………. Kararı) ibaret olacağı ve belirlenen bu değer üzerinden 492 sayılı Harçlar Kanununun 26, 27, 28, 30 ve 32 maddelerinde öngörüldüğü şekilde işlemlerin yerine getirilerek gerekli olan harcın alınacağı tartışmasızdır.
Somut olayda, davanın kabulüne karar verildiğine göre davalı-karşı davacının yatırmış olduğu peşin ve ıslah harçlarının, toplam dava değeri üzerinden hesaplanacak harç bedelinden mahsubu ile geri kalan kısmın davacı-karşı davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına karar verilmesi gerekirken mahkemece “ Dava nedeni ile alınması gereken 200,15 TL harcın peşin alınan 4.235,25 TL harçtan mahsubu ile bakiye 4.035,10 TL’nin karar kesinleştiğinde ve istek halinde davalı -karşı davacıya iadesine,” şeklinde karar verilmiş olunması,
c) Davalı-karşı davacı tarafından yatırılan peşin ve ıslah harçları toplamının (hükümde belirtilmesi gerekli) yargılama giderleri fıkrasında gösterilerek dosya kapsamında davalı-karşı davacının var ise yapmış olduğu diğer yargılama giderleri de belirlendikten sonra davacı-karşı davalıdan alınarak davalı-karşı davacı tarafa verilmesine karar verilmesi gerekirken, karşı davada bu yönde hüküm kurulmaması,
d) Yukarıda ifade edildiği üzere davalı-karşı davacı tarafından toplam dava değeri üzerinden harç ikmal edilmiştir. Buna göre dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Harçlar Yasası ve buna bağlı bir sayılı tarife gereğince nispi harcın karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari ………. Tarifesi uyarınca davalı-karşı davacı yararına nispi vekalet ……….inin hesaplanması gerekirken Mahkemece, davalı-karşı davacı aleyhine yazılı olduğu üzere maktu vekalet ……….ine karar verilmesi doğru olmamış, hükmün bu yönleriyle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Davalı-karşı davacı vekilinin temyiz itirazları yukarıda 2/a,b,c,d bentlerinde açıklanan nedenlerle yerinde olduğundan kabulüyle, usul ve yasaya uygun bulunmayan hükmün 6100 sayılı HMK’nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, davacı-karşı davalının temyiz itirazlarının (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle reddine, taraflarca HUMK’un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 55,40 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 144,75 TL’nin davacı-karşı davalıdan alınmasına, peşin harcın istek halinde davalı-karşı davacıya iadesine, 14.11.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.