Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2018/10219 E. 2019/11457 K. 17.12.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/10219
KARAR NO : 2019/11457
KARAR TARİHİ : 17.12.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, elatmanın önlenmesi talebinin kabulüne, ecrimisil talebinin ise reddine karar verilmiş olup hükmün davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

K A R A R

Davacı vekili, dava konusu 1585 ada 6 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan 7 nolu bağımsız bölümün müvekkil şirket tarafından 21.05.2013 tarihinde satın alınmasına rağmen taşınmazın davalı ve ailesi tarafından işgal edildiğini belirterek müdahalesinin men’i ile 21.05.2013 tarihinden itibaren belirlenecek ecrimisil bedelinin davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, çekişmeli taşınmazın davalının işgalinde olduğu, davalıya ihtarat yapılmadığı ve eldeki dava ile niza çıkarıldığı gerekçeleriyle davacının meni müdahale talebinin kabulü ile davalının dava konusu Kahramanmaraş İli Merkez Şeyhadil Mahallesi 1585 ada 6 parselde bulunan 3.kat 7 nolu bağımsız bölüme davalı tarafından yapılan müdahalenin men’ine, davalının işgalinin haksız işgal olmadığı kanaatine varılarak ecrimisil talebinin reddine dair verilen karar, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, çapa bağlı elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.
1. Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Davalının sair temyiz itirazına gelince;
Elatmanın önlenmesi istekli davalarda dava değeri elatılan yerin değeri olup davacı dava dilekçesinde taşınmaz değeri olarak 33.000 TL’yi göstermiştir. Mahkemece bu değer üzerinden hesaplanacak toplam nispi harçtan peşin alınan miktarın mahsubu ile eksik kalan kısmın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına karar verilmesi gerekirken “Peşin alınan 580,65 TL harçtan alınması gerekli 225,40.TL harcın mahsubu ile bakiye 355,25 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,” şeklinde karar verilmesi doğru değil ise de; anılan hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından, Mahkeme kararının düzeltilerek onanması uygun görülmüştür (HUMK mad. 438/7, HMK mad. 370/2).
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte yazılı nedenlerle davalının sair temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddine, (2) numaralı bentte yazılı nedenlerle davalının temyiz itirazlarının kabulü ile kararın 2. bendinin 2. cümlesinin (“Peşin alınan 580,65 TL harçtan alınması gerekli 225,40.TL harcın mahsubu ile bakiye 355,25 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,”) çıkarılarak yerine “Alınması gerekli 2.254,23 TL nispi harçtan peşin alınan 580,65 TL harcın mahsubu ile eksik 1.673,58 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,” ibarelerinin eklenmesine, 6100 sayılı HMK’nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’un 438/7. maddesi uyarınca hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, taraflarca HUMK’un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 17/12/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.