Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2017/9932 E. 2020/3099 K. 08.06.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/9932
KARAR NO : 2020/3099
KARAR TARİHİ : 08.06.2020

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Muhdesatın Tespiti

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
KARAR
Dava dilekçesinde, kısıtlı …’ın Almanya’dan aldığı malulen emeklilik parasıyla mülkiyeti tespit ettikleri taşınmazların yapıldığını, kısıtlının vasisi muris Süleyman’ın bu paraları kullanarak satın aldığı yerleri kendi adına tescil ettirdiğini, davalarının kabulü ile dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan yapıyı kendilerinin yaptığını ileri sürerek muhtesatın aidiyetine karar verilmesi istenmiştir.
Davalılar vekilleri, davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu … ili, … ilçesi, 195 ada, 3 parsel sayılı taşınmazın üzerinde bulunan binanın davacı tarafından yapıldığına karar verilmiştir. Davanın kabulüne dair mahkeme kararı davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, ortaklığın giderilmesi davasına konu taşınmaz üzerindeki yapının davacı tarafından meydana getirildiğinin tespiti (muhtesatın tespiti) istemine ilişkindir.
Bilindiği üzere, bir davanın görülebilmesi için öncelikle davada taraf teşkilinin sağlanması gereklidir. Öğretide ve uygulamada kararlılık kazanan görüşlere göre; muhdesat tespiti davalarında, ortaklığın giderilmesi davasının yargılaması sırasında muhdesatın davacı tarafça meydana getirildiğini açıkça kabul edenler dışında kalan ve muhdesatın üzerinde bulunduğu taşınmazda paydaş olan tüm tapu maliklerinin ya da mirasçılarının davada taraf olmaları gerekmektedir.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden, üzerindeki yapının tespiti istenilen taşınmazın tapuda … ili, … ilçesi, … adlarına paylı mülkiyeti şeklinde kayıtlı, 125/1824 hissesinin …, …, …, … adlarına elbirliği mülkiyeti şeklinde tarla vasfı ile kayıtlı olup, taşınmazda pay sahibi maliki olan gözüken …taraf gösterilmediği aşamalarda da davaya dahil edilmediği tespit edilmiştir.
Hal böyle olunca, ortaklığın giderilmesi davasında muhdesat iddiasını açıkça kabul edenler dışında kalan tapu kayıt malikleri ya da mirasçıları arasında zorunlu dava arkadaşlığının bulunduğu gözetilerek, bu çerçevede ortaklığın giderilmesi dosyası getirtilerek, davacıların muhdesat iddiasını açıkça kabul beyanı yoksa tapuda pay sahibi diğer kayıt maliklerinin davaya dahil edilmesi konusunda davacı tarafa süre ve imkan tanınması, taraf teşkili tamamlandıktan ve deliller toplandıktan sonra, dosya içeriğine ve toplanacak delillere göre uyuşmazlığın esası hakkında karar verilmesi gerekirken, mahkemece bu husus dikkate alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulüne, usul ve yasaya aykırı olan hükmün 6100 sayılı HMK’nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair yönlerin incelenmesine şimdilik yer olmadığına, taraflarca HUMK’un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 08.06.2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.