Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2017/844 E. 2017/4133 K. 23.03.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/844
KARAR NO : 2017/4133
KARAR TARİHİ : 23.03.2017

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı … Abanalı vekili ile … ve … tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
KARAR

Dava dilekçesinde, vakfedenler…l ve …’ın öldüklerini, adı geçenlerin terekesinin tespiti ile taşınmazların tapu kayıtlarına vakıf şerhi işlenmesi istenilmiş; mahkemece, vakfedenlerin terekesinde yer alan taşınmazların tapu kayıtlarına vakıf şerhinin işlenmesine karar verilmesi üzerine; hüküm, bir kısım davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
Dava….Noterliğinin 11/10/1985 gün…..yevmiye numaralı düzenleme şeklinde noter senedi ile kurulan ve mahkeme kararı ile tescil edilen …’nın senedinde vakfedilen taşınmazların tespiti ile tapu kayıtlarına vakıf şerhi konulması istemine ilişkindir.
1-Vakfedenlerin terekesine dahil 389 ada 304 parsel sayılı taşınmaz dışında kalanlar yönünden yapılan inceleme sonucu; dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine, takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davalılar Fatma ve Sıdıka’nın bütün, davalı … vekilinin ise aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2-Dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesinden; vakfedenler ….. Noterliğinin 11/10/1985 gün 32162 yevmiye numaralı düzenleme şeklinde noter senedi ile …’nı kurdukları, senedin 1.maddesinde; İsmail Asan ve …’dan birinin vefatı halinde ölenin terekesine dahil olan her türlü taşınır ve taşınmaz mallar, paralar, tahviller, ticari değer taşıyan her türlü haklar, malzeme ve eşyalar doğrudan doğruya sağ kalan eşe; her ikisinin vefatı halinde de hiçbir merasim ve muamele yapılmasına lüzum olmaksızın doğrudan doğruya, kurulmuş bulunan vakfa intikal edeceği ve tescil işlemlerinin ifa ve ikmal edileceği belirtilmiş olup, vakfa özgülenen malvarlığı ölüme bağlı tasarruf şeklinde düzenlenmiştir. Yani vakfedenlerin terekesine dahil olan malvarlığı ilk önce sağ kalan eşe, onun da ölümü ile vakfa intikal edecektir.
Ölüme bağlı tasarruf kavramı, kısaca, mirasbırakanın ölümünden sonra sonuç doğurmak üzere yaptığı hukuki işlemleri ifade eder. Ölüme bağlı tasarruf, kişiye sıkı sıkıya bağlı haklardan olduğundan, iradi veya yasal temsilci tarafından bu tip tasarruflarda bulunulamaz; bu hak doğrudan doğruya kişinin kendisi tarafından kullanılmalıdır.
Vakfedenlerden İsmail 02.01.2001 tarihinde, … ise 25.12.2008 tarihinde vefat etmişlerdir. Nurten ölmeden önce 2004 yılında yaptığı vasiyet ile 389 ada 304 parsel sayılı taşınmazı davalılardan Tijen’e bıraktığı, iş bu vasiyetin tenfizi için …. 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/760 esas sayılı dosyası üzerinden dava açıldığı anlaşılmaktadır. Mahkemece, vakfiyenin birinci maddesi gereği terekeye dahil malların vakfa intikal etmesinden önce yine bir ölüme bağlı tasarruf şekli olan vasiyetname ile taşınmazların vakfa özgülendiği ileri sürülüp bu konuda dava açıldığına ve bu davada verilecek kararın eldeki davayı etkileyeceğinden,….2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/760 esas sayılı dosyasında görülen vasiyetnamenin tenfizi davasının sonuçlanmasının ve kesinleşmesinin beklenmesi, sözü edilen davaya ait dosyanın bekletici mesele sayılması, tarafların iddia ve savunmalarının bundan sonra değerlendirilmesi gerekmektedir. Davalı yanın bu yöne ilişkin savunmaları göz önüne alınmaksızın yazılı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmesi doğru değildir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) nolu bentte gösterilen nedenlerle davalı … vekilinin yazılı temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün 6100 sayılı HMK’nun Geçici 3. maddesi yollaması ile HUMK’nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, diğer temyiz itirazlarının yukarıda (1) bentte gösterilen nedenle reddine, taraflarca HUMK’un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin alınan temyiz harcının davalı … Abanalı’ya iadesine, 29,20 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 2,20 TL’nin temyiz edenlerden davalı … ve Sıdıka Sinoplu’dan alınmasına, 23.03.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.