Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2017/7943 E. 2018/17281 K. 15.10.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/7943
KARAR NO : 2018/17281
KARAR TARİHİ : 15.10.2018

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

K A R A R

Dava dilekçesinde, aslı vakıf olan taşınmazın tapu kaydının iptali ile vakfı adına tescili, taşınmazın mutasarrıfları adına atanan kayyımlık kararının kaldırılması ve birleşen dava da ise mutasarrıfların gaipliklerine karar verilmesi istenmiş, mahkemece gaiplik davasının konusuz kalması sebebi ile karar verilmesine yer olmadığına, kayyımlık kararının kaldırılması ve mahlulen tescil taleplerinin bedele dönüşmesi nedeniyle alacak olarak ortaklığın giderilmesi sonucu gaipler hesabına bloke edilen ana para ve faizlerinin davacı … Genel Müdürlüğüne ödenmesine karar verilmiş, hüküm davalı-kayyım vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine, takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan davalı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2- Temyiz nedenleri ile temyiz edenin sıfatına göre diğer temyiz itirazları yönünden;
5737 sayılı …… Yasası’nın 3. maddesine göre mazbut ……, bu kanun uyarınca Genel Müdürlükçe (…… Genel Müdürlüğü) yönetilecek ve temsil edilecek …… ile mülga 743 sayılı Türk Kanunu Medenisinin yürürlük tarihinden önce kurulmuş ve 2762 sayılı …… Kanunu gereğince …… Genel Müdürlüğünce yönetilen …… olarak tanımlanmıştır. Vakfın, …… Genel Müdürlüğü tarafından yönetilmesi var olan tüzel kişiliğine olumsuz bir etki doğurmamaktadır. …… Genel Müdürlüğü kanundan dolayı mazbut vakfın yönetimin kanuni temsil suretiyle yürütmekte olup, hak ve borçlar tüzel kişiliği olan mazbut vakıf adına doğacaktır. Dolayısı ile aslı vakıf olan taşınmazın satılması nedeni ile doğan alacağın vakfı adına ödenmesi gerekirken kanuni temsilci davacıya ödenmesine karar verilmesi doğru değil ise de bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden temyiz edilen hükmün üçüncü fıkrasının HUMK’un 438/7 (HMK 370) maddesi uyarınca düzeltilerek onanması gerekmiştir.

SONUÇ:Yukarıda (2) nolu bentte açıklanan sebeplerle, hükmün üçüncü fıkrasında yer alan “faizleri ile birlikte” ibaresinden sonra gelmek üzere “………Vakfı’na ödenmek üzere” ibaresi eklenmek suretiyle mahkeme hükmünün 6100 sayılı HMK’nin Geçici 3. maddesi yollaması ile HMK’nİn 304. maddesi (1086 sayılı HUMK’un 438/7. fıkrası) gereğince düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, diğer temyiz itirazlarının yukarıda (1) numaralı bentte gösterilen nedenle reddine, taraflarca HUMK’un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 15.10.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.