YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/6243
KARAR NO : 2017/12524
KARAR TARİHİ : 10.10.2017
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün vasi adayı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
KARAR
Vasi adayı …, oğlu olan …’un vesayet altına alınmasını talep etmiş. Mahkemece; TMK 336/2’ye göre ana veya babadan biri ölünce velayetin sağ kalana geçtiği, TMK 342/1’e göre velinin yasal temsilci olduğu, bu sebeple dava dilekçesinde gösterilen çocuğa da yasal temsilcinin davacı anne olduğu, 4721 sayılı TMK madde 404’e göre kısıtlı adayının velayet altında bulunmayan konumunda olmadığı anlaşılarak davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm, süresi içerisinde vasi adayı tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verimiş ise de bu görüşe katılmak mümkün değildir. TMK 404/1. maddesine göre velayet altında bulunmayan her küçük vesayet altına alınır. Kural bu olmakla birlikte TMK 419. maddesinde “Vesayet makamı, gecikmeksizin vasi atamakla yükümlüdür. Gerek duyulduğunda henüz ergin olmayanların da kısıtlanmasına karar verilebilir; ancak, kısıtlama kararı ergin olduktan sonra sonuç doğurur.” düzenlenmiştir. Küçükler hakkında kısıtlama kararı verilmesi mümkün olup, verilecek kısıtlama kararı küçük ergin olduğunda yürürlüğe girecektir. Somut uyuşmazlıkta dosya kapsamında toplanan deliller çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın reddi hatalı olup bozma nedeni yapılmıştır.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın açıklanan nedenlerle vasi adayının yazılı temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün 6100 sayılı HMK’nun Geçici 3. maddesi yollaması ile HUMK’nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, HUMK’nun 440/III-1, 2, 3 ve 4. bentleri gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna,
10.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.