Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2017/5632 E. 2018/12376 K. 09.05.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/5632
KARAR NO : 2018/12376
KARAR TARİHİ : 09.05.2018

MAHKEMESİ :…… Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : İtirazın Kaldırılması ve Tahliye

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davalının kısmi itirazının kaldırılmasına, takibin devamına ve temerrüt gerçekleşmediğinden tahliye isteminin reddine karar verilmiş olup, hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

KARAR

Davacı alacaklı 21.09.2012 başlangıç tarihli yazılı …… akdine dayanarak 03.07.2014 tarihinde haciz ve tahliye talepli olarak başlattığı …… takibi ile 2014 yılı …… ayı bakiye …… alacağı ile ……, …… ayları …… alacağı toplamı 14.389,00 USD’nin faiziyle tahsilini talep etmiş, ödeme emri davalı borçluya 07.07.2014 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı borçlu 11.07.2014 tarihli itiraz dilekçesinde, yetkili …… müdürlüğü … olduğundan …… müdürlüğünün yetkisine itiraz ettiklerini, ödeme emrinde borç 14.883,63 USD olarak belirtilmiş ise de, müvekkilinin alacaklı şirkete borcunun 6.673,00 TL olduğunu, ihtarnamenin borçlu müvekkili şirkete tebliğinden önce müvekkili şirket tarafından eski malik ……ya veren ……… ve Tic. A.Ş.ye 13.610,00 TL ödeme yapılmış olduğunu, nitekim müvekkilinin 02.04.2013 tarihinde 6.805,00 TL, yine tebliğden önce 12.04.2013 tarihinde de 6.805,00 TL ödeme yaptığının dekontlarla sabit olduğunu, ihtarnamenin müvekkiline tebliğinden önce müvekkilinin yapmış olduğu ödemelerin dikkate alınmadığını, buna göre müvekkilinin alacaklıya 14.883,63 USD borcu bulunmadığını bildirerek ödeme emrine, faiz oranına, işlemiş faize ve borcun 6.673,00 TL dışında kalan kısmına itiraz etmiştir. Ödeme emrine davalı borçlu tarafından itiraz edilmesi üzerine, davacı alacaklı …… mahkemesine başvurarak kısmi itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuştur.
Mahkemece, …… sözleşmesinde garanti edilen asgari aylık …… bedelinin yapılan hesaplama sonucunda 4.204,82 USD olduğu, bilirkişi kök raporunda açıklandığı üzere, 03.07.2014 takip tarihi itibariyle alacaklının toplam 4.786,81 USD karşılığı 10.320,83-TL …… alacağı için takip yapabileceği, ……cı borçlunun gerek ilgili …… ayını belirterek yaptığı ödeme ve gerekse …… dosyasına yaptığı ödeme dikkate alındığında takip konusu aylar …… bedeli ana paralarının itirazın kaldırılması istenmeden önce tamamen 08.08.2014 tarihinde ödendiği, alacaklıya 2.229,61-USD karşılığı 4.852,17-TL fazla ödeme yapıldığı, usul ve yasaya uygun bulunan bilirkişi raporları doğrultusunda davalının kısmi itirazının kaldırılmasına ve takibin 3.647,83-TL üzerinden devamına, fazla kısmın iptaline, takip sonrası yapılan ödemelerin …… Müdürlüğünce yapılacak kapak hesabında nazara alınmasına, kabul edilen (3.647,83-TL) miktarın %20’si oranında davacı yararına …… inkar tazminatına hükmedilmesine, red edilen (9.602,19 USD) miktarın %20’si oranında davacı yararına …… inkar tazminatına hükmedilmesine, tahliye yönünden; davacı tarafından davalı ……cı aleyhine ödenmeyen 2014 yılı Şubat ayı bakiyesi ile Mart, Nisan, Mayıs ayı …… bedellerinin tahsili için tahliye talepli …… takibi yapıldığı, Örnek-13 ödeme emrinin davalı borçluya 07/07/2014 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlunun takip konusu yapılabilecek 4.786,81-USD …… alacağının TL karşılığını 08.08.2014 tarihinde bir kısmını …… dosyasına, bir kısmını da haricen alacaklının banka hesabına ödemek suretiyle takip konusu tüm …… alacaklarını ödediği saptanmış olmakla; bu durumda temerrüt gerçekleşmediğinden tahliye isteminin reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, …… alacağının tahsili için başlatılan takibe itirazın kaldırılması ve tahliye istemlerine ilişkindir.
Taraflar arasında 21.09.2012 başlangıç tarihli, 5 yıl süreli …… sözleşmesinin varlığı hususunda uyuşmazlık yoktur. Hükme esas alınan bilirkişi raporu ile; davalı tarafından alacaklının banka hesabına 10.04.2014 tarihinde “Şubat ayı …… bedeli” açıklaması ile 8.000 TL, 03.06.2014 tarihinde …… ayı …… bedeli açıklaması ile 8.850 TL, 06.06.2014 tarihinde …… ayı …… bedeli açıklaması ile 8.500 TL ve 08.08.2014 tarihinde …… ayı …… bedeli açıklaması ile 8.500 TL ödeme yapıldığı, ayrıca 08.08.2014 tarihinde takibe konu …… dosyasına 6.673,00 TL ödeme yapılmakla, toplamda 40.523,00 TL karşılığı 19.048,93 USD ödeme yapıldığı, takip tarihi olan 03.07.2014 tarihi itibariyle eksik ödenen 4.786,81 USD karşılığı 10.320,83 TL için takip yapılabileceği, davalının 14.389,00 USD için takip başlattığı dikkate alındığında, 9.602,19 USD fazla talep ettiği, takip konusu yapılabilecek 4.786,81 USD …… alacağının TL karşılığının 08.08.2014 tarihinde bir kısmının …… dosyasına, bir kısmının da haricen alacaklının banka hesabına ödenmek suretiyle takip konusu …… alacakları ve işlemiş faizi ödenmiş olmakla alacaklının borçlunun itirazın kaldırılmasını istemekle hukuki yararı kalmadığı, eksik ödenen 4.786,81 USD için işlemiş faizin 28,06 USD olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirilmiş, mahkemece bilirkişi raporu usul ve yasaya uygun bulunarak hükme esas alınmıştır.
1-Davacı vekilinin tahliyeye ilişkin temyiz itirazları yönünden;
Ödeme emri kendisine tebliğ edilen borçlunun temerrütten kurtulabilmesi için takibe konu miktarın tamamını yasal 30 günlük süre içerisinde ödemesi gerekir. Süresinden sonra yapılan ödemeler kabul edilirken ihtirazı kayıt konulmamış olması gerçekleşen temerrüt olgusunu ortadan kaldırmaz.
Takibe konu borç miktarını gösterir ödeme emri davalı borçluya 07.07.2014 tarihinde tebliğ edilmiş olup, takip konusu miktarın bir kısmının yasal 30 günlük süre içinde ödendiği, bir kısmının da 30 günlük ödeme süresi geçtikten sonra 08.08.2014 tarihinde ödenmiş olduğu hususu dosya kapsamındaki ödeme belgelerinden anlaşılmaktadır. Esasen bu husus mahkemenin de kabulündedir. Bu durumda mahkemece temerrüt olgusunun gerçekleşmiş olması nedeniyle tahliyeye karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile talebin reddine karar verilmesi doğru değildir.
2-Davacı vekilinin faiz alacağına ilişkin temyiz itirazları yönünden;
Takipte dayanılan ve karara esas alınan 21.09.2012 başlangıç tarihli …… sözleşmesinin 12.maddesi ile; “……cının sözleşme çerçevesinde ödeme yükümlülüklerinin ifasında gecikmesi, ……layan lehine bir aylık mevduat için geçerli Libor + %3 gecikme faizinin tahakkuk etmesine neden olur” düzenlemesine yer verilmiştir. Somut olayımızda …… bedelinin ödenmesinde temerrüde düşülmesi halinde bir aylık Libor+%3 oranında gecikme faizi ödeneceği kararlaştırılmıştır. Bu şart geçerli olup tarafları bağlar. Bu durumda “aylık Libor+%3” faiz oranı üzerinden hesaplama yapılarak bu miktar faiz alacağı yönünden itirazın kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken, hataen “yıllık Libor+%3” faiz oranı üzerinden hesaplama yapılarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
3-Davacının hükmedilen alacak ve …… inkar tazminatının “TL” olarak tahsiline ilişkin temyiz itirazlarına gelince;
Takipte dayanak yapılan ve karara esas alınan 21.09.2012 başlangıç tarihli …… sözleşmesi ile ……lananın …… bedelinin m2 birim fiyatı 69,53 USD olarak kararlaştırılmıştır. Davacı da takip talebinde bu düzenlemeye dayanarak toplam 14.389,00 USD’nin faiziyle tahsili talebinde bulunmuştur. Davacı alacaklı tarafça dayanak sözleşme uyarınca “Dolar” üzerinden takip başlatılmasına rağmen, mahkemece …… bedeli “TL”ye çevrilerek itirazın kaldırılmasına karar verilmiş, yine davacı yararına “TL” üzerinden …… inkar tazminatına hükmedilmiştir. Ancak davalı yararına reddedilen kısım üzerinden “Dolar” olarak …… inkar tazminatına hükmedilmiş, bu şekilde davacı aleyhine bir durum yaratılmıştır. O halde, mahkemece sözleşmede belirlenen ve takip ile talep edilen para cinsi göz önünde bulundurularak itirazının kaldırılmasına ve taraflar lehine …… inkar tazminatına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde çelişki yaratılarak karar verilmesi doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda (1), (2) ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca kararın BOZULMASINA, taraflarca İİK’nun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 09.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.