Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2017/15819 E. 2019/8717 K. 08.10.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/15819
KARAR NO : 2019/8717
KARAR TARİHİ : 08.10.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Muhdesatın Tespiti

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup, hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 24/09/2019 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden gelmedi. Karşı taraftan davacı vekili Avukat … geldi. Duruşmaya başlanarak temyiz isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan ve hazır bulunanın sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek; dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Davalı vekili 05/03/2015 havale tarihli dilekçesi ile… 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 14/10/2014 tarihli ve 2013/374 Esas 2014/496 Karar sayılı hükmünü duruşma talepli olarak temyiz etmiş olup Dairenin 03/04/2017 tarihli ve 2015/3074 Esas, 2017/4895 Karar sayılı kararında sehven duruşma talebi değerlendirilmeden, temyiz incelemesi duruşmasız yapılarak, bahsi geçen kararın onanmasına karar verilmiştir.
Davalı vekili tarafından karar düzeltme talebinde bulunulması üzerine;
Davalı vekili tarafından duruşmalı temyiz istenmesine rağmen, duruşma isteminin sehven gözardı edilmesi sebebi ile Dairenin 03/04/2017 tarihli ve 2015/3074 Esas, 2017/4895 Karar sayılı duruşmasız olarak yapılan temyiz incelemesinin KALDIRILMASINA;
Yeniden duruşmalı olarak yapılan incelemede;
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup, hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 24/09/2019 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmiş, duruşma günü gelen olmamış, duruşmaya başlanarak temyiz isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra duruşmaya son verilerek dosya incelenmiştir. Dosyanın incelenmesi sonucu görülen eksikliklerin ikmali için dosyanın mahal mahkemesine iadesine karar verilmesini takiben eksiklik tamamlanmış olmakla dosya yeniden incelenmiştir.
Davacı vekili, ortaklığın giderilmesi davasına konu olan davalı ile vekil edeninin ½ hisse oranında malik olduğu 789 ada 7 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan 4-5 katlı binanın vekil edeni tarafından yapıldığını belirterek, binanın vekil edeni tarafından yapıldığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, dava konusu taşınmaz üzerindeki binanın davacı tarafından yapıldığını ve davacıya ait olduğunu, masrafın davacı tarafından yapıldığını kabul ettiklerini, taraflar arasındaki önceki davalarda da bu durumu kabul ettiklerini, davacının dava açmakta menfaati olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulüne, dava konusu 789 ada 7 parsel üzerindeki binanın mülkiyetinin davacı …’ya aidiyetinin tespitine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından esasa ve yargılama giderlerine hasren duruşma talepli olarak temyiz edilmiştir.
Dava muhdesatın tespiti isteğine ilişkindir.
1. Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Bilindiği üzere, bir şeye malik olan kimse, o şeyin bütünleyici parçalarına da malik olur (4721 sayılı TMK mad.684/1). Arazi üzerindeki mülkiyet, kullanılmasında yarar olduğu ölçüde, üstündeki hava ve altındaki arz katmanlarını da kapsar. Bu mülkiyet kapsamına, yasal sınırlamalar saklı kalmak üzere yapılar, bitkiler ve kaynaklar da girer (TMK mad.718). 22.12.1995 tarihli ve 1/3 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında da vurgulandığı gibi Eşya Hukukunda, muhdesattan, bir arazi üzerinde yapı ve tesisler ile bağ ve bahçe şeklinde dikilen ağaçları anlamak gerekir. Muhdesat, sahibine arazi mülkiyetinden ayrı, bağımsız bir mülkiyet veya sınırlı bir ayni hak sağlamaz. Muhdesat sahibinin hakkı, sadece şahsi bir haktır (TMK mad. 722, 724. ve729). Taşınmaz üzerindeki bina, ağaç gibi bütünleyici parça niteliğindeki muhdesatların taşınmazın arzından ayrı bir mülkiyetinin varlığından söz edilemez. Açıklanan ilke ve esaslara göre, kural olarak muhdesatın mülkiyetinin arz malikinden başkasına aidiyetinin tespiti istenemez.
Muhdesatın tespiti isteğiyle açılan bu tür davalarda, güncel hukuki yararın mevcut olması ve iddianın kanıtlanması durumunda, muhdesatın mülkiyetinin tespiti değil, muhdesatın davacı tarafça meydana getirildiğinin tespitine karar verilmesi gerekir.
Hal böyle olunca, davaya konu muhdesatın davacı tarafından meydana getirildiğinin tespitine karar verilmesi gerekirken, muhdesatın mülkiyetinin davacıya ait olduğunun tespitine karar verilmesi doğru olmamıştır.
Ne var ki; bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hükmün HUMK’un 438/7 maddesi gereğince düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
SONUÇ: Davalı vekili tarafından duruşmalı temyiz istenilmesine rağmen, duruşma isteminin sehven gözardı edilmesi sebebi ile Dairenin 03/04/2017 tarihli ve 2015/3074 Esas, 2017/4895 Karar sayılı duruşmasız olarak yapılan temyiz incelemesinin KALDIRILMASINA; davalı vekilinin temyiz itirazlarının (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle kabulü ile yerel mahkeme hükmünün 1.bendindeki ”….mülkiyetinin davacı …’ya aidiyetinin….” kelimelerinin hüküm fıkrasından çıkartılmasına, yerine “…davacı tarafından meydana getirildiğinin…” kelimelerinin eklenmesine, 6100 sayılı HMK’nin Geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK’un 438/7. fıkrası gereğince düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının (1) nolu bentte yazılı nedenlerle reddine, taraflarca HUMK’un 440/1. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 08/10/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.