Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2017/13258 E. 2018/19282 K. 27.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/13258
KARAR NO : 2018/19282
KARAR TARİHİ : 27.11.2018

MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonucunda Mahkemece verilen davanın kabulüne dair kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 04.04.2017 gün ve … Esas, 2017/4983 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmişti. Davacı vekili tarafından süresinde kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R

Davacı … vekili, davacı ve davalı adına 1/2’şer hisseli olarak tescil edilen 6 nolu mesken alımı için davacı adına çekilen banka kredisinin boşanma dava tarihinden sonra ödenen bedelin tespiti ile davalı adına edinilen 1940 parsel sayılı taşınmaz yönünden de alacağının belirlenerek, 6 nolu meskenin kişisel mal olarak tespitini, bunun mümkün olmaması halinde her iki taşınmazdaki alacağının tahsilini talep etmiş, dava değeri fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 40.000,00 TL olarak bildirilmiştir.
Davalı … vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulüne, 40.000,00 TL katılım payı alacağının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulmasına karar verilmiş, davalı vekili tarafından 6 nolu meskene yönelik temyiz itirazı Daire’nin 04.04.2017 tarih 2015/13624 Esas ve 2017/4983 Karar sayılı ilamıyla kabul edilerek davaya konu edilen 6 nolu mesken yönünden boşanma dava tarihinden sonra ödenen kredi taksitlerine ilişkin isteğin sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak davası niteliğinde olduğu, davacının iddiasının genel hükümlere dayalı (TBK mad. 77 vd.) olup, mal rejiminin tasfiyesi kapsamında bir talep niteliğinde olmadığı, Mahkemece, 6 nolu bağımsız bölüme yönelik görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı bulunduğu açıklanarak, hükmün bu yönden bozulmasına karar verilmiştir. Davacı vekilince karar düzeltme isteğinde bulunulmuştur.
1.Dosya kapsamına, dava evrakı ile yargılama tutanakları içeriğine, Yargıtay ilamında açıklanan gerektirici nedenlere ve HUMK’un 440.maddesinde yazılı hallerden hiçbirisine uymayan davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan karar düzeltme istekleri yerinde görülmemiştir.
2. Davacı vekilinin diğer karar düzeltme isteklerine gelince;
Davacı taraf; dava dilekçesinde iki taşınmazdan alacak talep etmiş; dava değerini fazlaya ilişkin haklarını saklı tutularak 40.000,00 TL olarak bildirmiştir. Hükme esas alınan 23.01.2015 tarihli hesap raporunda davacının alacağı 1940 parsel sayılı arsa yönünden 1.629,95TL, 6 nolu mesken yönünden 40.422,82 TL olarak belirlenmiştir. Mahkemece, davacı tarafa talep miktarları açıklattırılmaksızın yazılı şekilde 40.000,00 TL alacağa hükmedilip fazlaya ilişkin hakların saklı tutulmasına karar verilmiştir.
Dava konusu 1940 parsele ilişkin talep, katılma alacağı niteliğinde olup, talep miktarı belirlenmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olmuştur. Mahkemece, yapılacak iş, davacı tarafa dava konusu iki taşınmaza yönelik talep miktarının ne olduğunun ayrı ayrı açıklattırılması, 1940 parsel yönünden katılma alacağı talebi hakkında hüküm kurulup, 6 no mesken yönünden ise Daire’nin önceki bozma ilamında açıklanan gerekçelerle talep tefrik edilerek ayrı esasa kaydedilip görevsizlik kararı verilmesi olmalıdır.
SONUÇ: Davacı vekilinin karar düzeltme isteklerinin bu yönden kabulü ile Dairenin 04.04.2017 tarih … Esas ve 2017/4983 Karar sayılı bozma ilamına eklenmek üzere hükmün 1940 parsel hissesi yönünden yukarıda (2) nolu bentte açıklanan nedenle de BOZULMASINA, davacı vekilinin sair karar düzeltme isteklerinin (1) nolu bentte yazılı nedenlerle reddine, peşin harcın istek halinde karar düzeltme isteyene iadesine, 27.11.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.