Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2017/12539 E. 2019/6186 K. 19.06.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/12539
KARAR NO : 2019/6186
KARAR TARİHİ : 19.06.2019

MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : İstihkak

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonucunda Mahkemece verilen davanın kabulüne dair kararın davacı üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairenin 15.02.2017 tarihli ve 2015/1270 Esas, 2017/1830 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmişti. Davacı üçüncü kişi vekili tarafından süresinde kararın düzeltilmesi istenmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
KARAR
Davacı alacaklılar vekili, borçlu şirkete ait tüm malların taşındığını öğrendikleri adreste haciz yapıldığını, 20/06/2013 tarihinde yapılan haciz sırasında muvazaalı şekilde kurulan üçüncü kişi şirket adına istihkak iddiasında bulunulduğunu açıklayarak, üçüncü kişinin istihkak iddiasının reddine karar verilmesine talep ve dava etmiştir.
Davalı üçüncü kişi vekili, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece; üçüncü kişi şirket ortaklarından …’nın borçlu şirketin eski çalışanlarından olduğu, borçlu şirketin adresine haciz için gidildiğinde borçlu şirketin adresten taşındığının belirlendiği, borçlu şirketin alacaklılardan mal kaçırmak amacıyla muvazaalı işlemler yaptığı, karinenin aksinin davalı üçüncü kişi tarafından ispatlanamadığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalı üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dairemizin 15.2.2017 tarihli ve 2015/ 1270 Esas, 2017/1830 Karar sayılı ilamı ile hükmün onanmasına karar verilmiş olup onama kararına karşı davalı üçüncü kişi vekili, tarafından karar düzeltme talebinde bulunulması üzerine dosya yeniden incelenmiştir.
Dava, alacaklının İİK’nin 99. maddesine dayalı istihkak iddiasının reddi talebine ilişkindir.
Dava konusu edilen 20.6.2013 tarihli haciz tutanağında haciz yapılan yer belirtilmemiş, açık adres yazılmamıştır. Ancak haciz tutanağının içeriğinde, borçlunun çevre yoluna taşındığı beyan edildiğinden gidilen adresten ayrılarak çevre yolu üzerindeki Linens Mobilyaya gidildiği ve gidilen adreste vergi levhasının üçüncü kişi adına olduğu belirtilmiştir. Bununla birlikte, haciz tutanağının ilk sayfasının alt kısmında ise tam olarak okunamamakla birlikte alacaklı vekilince gelinen adres, “…’ olarak gösterilmiş ise de, Belediyenin vermiş olduğu “Çevreyolu 01400 Karayolu üzeri …” olduğu beyan edilmiştir. Bu durumda, Mahkemece, davanın esasına yönelik bir karar verilmeden önce, haciz tutanağının içeriğinde yer verilen adreslerin herhangi birinde mi yoksa başka bir adreste mi haciz yapıldığının belirlenmesi sureti ile, haciz adresinin netleştirilmesi, haczin yapıldığı yerin borçlu şirkete ödeme emri tebliğ edilen adres veya üçüncü kişinin adresi olup olmadığı gerektiğinde yerinde yapılacak inceleme ile hacze katılan icra memurunun tanıklığı ile belirlenerek, mülkiyet karinesinin kimin yararına olduğunun tespiti ve sunulan delillerin de buna göre değerlendirilmesi, gerektiği, ondan sonra dava dosyasında bulunan diğer deliller birlikte değerlendirilerek, oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve araştırma sonucu davanın reddine karar verilmesi nedeni ile hükmün bozulması gerekirken onandığı anlaşıldığından karar düzeltme talebinin kabulüne karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı üçüncü kişi vekilinin karar düzeltme itirazlarının kabulü ile Dairemize ait 15.2.2017 tarihli ve 2015/ 1270 Esas, 2017/1830 Karar sayılı onama kararının kaldırılarak Yerel Mahkeme hükmünün İİK’nin 366 ve 6100 sayılı HMK’nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’un 428. maddesi uyarınca
BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde karar düzeltme isteyene iadesine, 19.06.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.