Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2017/11609 E. 2019/83 K. 07.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/11609
KARAR NO : 2019/83
KARAR TARİHİ : 07.01.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Alacak

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup hükmün davacı vekili ve davalı taraflarından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

KARAR

Davacı vekili, davalının … 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/447 Esas sayılı ilamına dayanarak başlattığı … 1. İcra Müdürlüğünün 2010/20369 Esas sayılı icra takibi nedeniyle tahsil edilen 12.240,19 TL’nin ödeme tarihinden itibaren faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, takibe esas alınan … 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/447 Esas sayılı ilamının kesinleştiğini, davacı tarafından açılan yargılamanın yenilenmesi talebinin de reddedildiğini, tahsil edilen bedelin iadesinin mümkün olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, davacı vekili ve davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, ileri sürülüş biçimine göre istirdat davasıdır.
1-Davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
6100 sayılı HMK’ye 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK’un 14.07.2004 tarih, 5219 sayılı Kanunla değişik 427.maddesi uyarınca, karar tarihinde davanın reddine karar verilen kısım temyiz kesinlik sınırının altında kalmaktadır.
Temyiz kabiliyeti olmayan kararlara karşı temyiz isteği yönünden mahkemece bir karar verilebileceği gibi 01.06.1990 gün ve 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtayda da bir karar verilebilir.
2- a) Davalının temyiz itirazlarına gelince; aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
b) Dosyaya sunulan uzman bilirkişi raporunda, daha önce aynı bilirkişi tarafından düzenlenen … 8. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2011/523 Esas sayılı dosyaya sunulan rapor esas alınmış ise de, söz konusu raporun dosya arasına alınmaması, bilirkişi tarafından hesaplamanın neye dayandığının belirtilmemesi nedeniyle denetime elverişli olmayan bilirkişi raporuna dayanarak hüküm verilmesi doğru görülmemiştir.

SONUÇ: Yukarıda 1 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz talebinin miktar itibariyle reddine, 2-b) bentte açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulüyle, 6100 sayılı HMK’nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla HUMK’un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 2-a) bentte açıklanan nedenlerle sair temyiz itirazlarının REDDİNE, taraflarca HUMK’un 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 29,20 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 15,20 TL’nin davacıdan alınmasına, peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine 07/01/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.