Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2016/916 E. 2018/17949 K. 25.10.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/916
KARAR NO : 2018/17949
KARAR TARİHİ : 25.10.2018

MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

K A R A R

Davacı alacaklı vekili, borçlu şirketin faaliyet gösterdiği adreste haciz yapıldığını, hacze konu mahcuzların borçluya ait olduğunu,haciz mahallinde borçluya ait belgeler bulunduğunu belirterek davanın kabulü ile istihkak iddiasının reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı üçüncü kişi vekili, hacze konu mahcuzların müvekkili şirkete ait olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, bilirkişi raporu nazara alındığında hacze konu makinenin borçlu şirketle ilgisinin olmadığı anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiştir.
Hüküm, davacı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir
Dava, alacaklının İİK’nin 99. maddesine dayalı istihkak iddiasının reddi talebine ilişkindir.
Bu tür davaların dinlenebilmesi için ön koşul, malın üçüncü kişi elinde haczedilmesi üzerine üçüncü kişi tarafından haczedilen mal üzerinde mülkiyet veya rehin hakkı gibi sınırlı bir ayni hakka vs. dayanarak istihkak iddiasında bulunulmasıdır. İstihkak iddiası, …… kişilerde …… kişiyi temsile yetkili organlarca, gerçek kişilerde ise ya kendisi tarafından ya da bu kişiyi temsile yetkili kişilerce ileri sürülebilir. …… kişiyi veya gerçek kişiyi temsil yetkisi olmayan kişinin yaptığı iddia, geçerli bir istihkak iddiası sayılmaz.
Somut olayda, dava konusu 10.7.2014 tarihinde yapılan haciz sırasında 3. kişi yararına istihkak iddiasında bulunan …… Köse’nin üçüncü kişinin çalışanı olduğu, anılan şahsın, üçüncü kişi yararına istihkak iddiasında bulunmaya yetkili olmadığı sabittir. Davalı üçüncü kişi tarafından hacizden itibaren İİK’nin 96/3. maddesinde belirtilen 7 günlük süre içerisinde yapılmış bir istihkak iddiası da bulunmamaktadır.
Hal böyle olunca, 3.şahıs tarafından usulüne uygun yapılmış bir istihkak iddiası bulunmamaktadır. O halde davacı alacaklının İİK’nin 99.maddesi hükümlerine göre istihkak davası açmakta hukuki yararı bulunmadığından 6100 sayılı HMK’ nin 114/ h ve 115/2 maddeleri uyarınca dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerekirken davanın esastan reddine karar verilmesi doğru değilse de bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden 1086 sayılı HUMK’un 438/son maddesi uyarınca kararın gerekçesinin düzeltilmiş bu haliyle ONANMASINA, taraflarca İİK’nin 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 25.10.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.