Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2016/6138 E. 2019/1106 K. 06.02.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/6138
KARAR NO : 2019/1106
KARAR TARİHİ : 06.02.2019

MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

DAVA TÜRÜ : İstihkak

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın esas hakkında hüküm tesisine mahal bulunmadığına karar verilmiş olup hükmün davacı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

KARAR

Davacı alacaklı vekili, 15/06/2016 tarihinde gerçekleştirilen haciz esnasında … İcra Hukuk Mahkemesinin 2014/113 Esas sayılı dosyası ile borçluya ait olduğu tespit edilen menkul malların haczedildiğini öne sürerek davanın kabulü ile üçüncü kişinin istihkak iddiasının reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı üçüncü kişi usulüne uygun tebligata rağmen yasal süresi içinde cevaplarını bildirmediği gibi duruşmaya da katılmamıştır.
Mahkemece, dava dilekçesinin, başvuru harcı ile peşin harcın dörtte biri alınmadan esasa kaydedildiği, bu durumda 492 sayılı Yasa’nın 30. maddesinin uygulanarak harç tamamlatma yoluna gidilmesinin mümkün olmadığı, zira, anılan hükmün, başlangıçta anılan harcın, davanın devamı sırasında belirlenen değere göre alınması gereken harçtan eksik olduğunun anlaşılması haline münhasır olduğu gerekçesi ile usulüne uygun olarak açılmış bir dava bulunmadığından, esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davacı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, İİK’nin 99. maddesine dayalı alacaklının istihkak iddiasının reddi talebine ilişkindir.
Harçlar Yasası’nın 27-28. maddelerine göre; harca tabi davalarda, dava açılırken davacıdan bir başvurma harcı ve nispi harca tabi davalarda nispi karar ve ilam harcının dörtte biri peşin olarak alınır. Dava açılırken, harcın eksik alınmış olması halinde, mahkemece davaya devam olunabilmesi için harcın Harçlar Kanunu’nun 30 ve 33. maddeleri uyarınca tamamlanması yoluna gidilir ve davacıya eksik harcı yatırması için süre verilir. Şayet verilen süreye rağmen eksik harç ikmal edilmez ise dosya işlemden kaldırılır ve HMK’nin 150. maddesi uyarınca süresinde tamamlanarak yenilenmez ise açılmamış sayılmasına karar verilir.
Yine aynı Kanunun “Harç Ödenmeyen İşlemler” başlığını taşıyan 32. maddesinde ise, “Yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemler yapılmaz. Ancak, ilgilisi tarafından ödenmeyen harçları diğer taraf öderse işleme devam olunmakla beraber bu para muhakeme neticesinde ayrıca bir isteğe hacet kalmaksızın hükümde nazara alınır.” hükmü getirilmiştir.
Kural olarak yargı harçlarının davanın açıldığı sırada ödenmesi gerekir. Harcı ödenmeyen dava dilekçesinin kabul edilip, mahkeme esas defterine kaydının yapılması halinde bahsi geçen Kanun’un 30. ve 32. maddeleri gereğince ödenmesi gereken harç miktarının belirlenerek uygun bir sürede ödenmesi talep edilmelidir.
Davacı tarafından uygun süre içinde (takip eden celseye kadar) harç yatırılmadığı takdirde, Harçlar Kanunu’nun 30. maddesi gereğince davaya devam edilmez. O takdirde HMK’nin 150. maddesi gereğince dosyanın işlemden kaldırılmasına, HMK’nin 150/5. maddesi gereğince üç ay içinde yenilenmeyen davanın açılmamış sayılmasına karar verilmelidir.
İstihkak davaları İİK’nin 97 maddesi gereği genel hükümlere göre görülür ve 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 16. maddesi ile (1) sayılı tarifedeki nispi esas üzerinden harca tabidir. Hal böyle olunca, maktu başvuru harcı ve alacak tutarı ile haczedilen dava konusu mahcuzların değerinden hangisi az ise o değer üzerinden hesaplanacak nispi karar ve ilam harcının 1/4’ü anılan Kanun’un 28. maddesi uyarınca peşin olarak ödenmedikçe, davaya devam edilmesi olanağı bulunmamaktadır.
O halde, yapılan bu açıklamalar doğrultusunda, Mahkemece öncelikle davacının yatırması gereken başvuru harcı ile peşin harcın hesaplanıp belirlenen miktarın mahkeme veznesine yatırması için gerekli süre verilerek, harç eksiği ikmal edildikten sonra yargılamaya devam edilmek suretiyle karar verilmesi gerekirken, bu yönler gözardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün İİK’nin 366. ve 6100 sayılı HMK’nin Geçici 3. maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca İİK’nin 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyzi edene iadesine, 06.02.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.